/ Her aþýk biraz gazi
ve biraz da ölü…/
bir boy farkla girdi aþka gönlüm
senin yüreksizlik daðýttýðýn köþelerde
son metreleriydi yüz nefeste koþtuðum
aþkta gazi koþusunun
sýrtýmda baldýranlý bir kýrbaç lekesi
kaburgamý tadan diþleriyle taþýyor çürüðünü
göðsümün güvercin barýnaðýna
acýdýkça yankýlanýyor kýymýklý sesim
iki omuz arasýndaki mesafede
atlarýn koynunda oynaþýyor akþam
yaban çiçekleri silkiniyor asice
feryadým bir sevgiliyle gölgeleniyor
bir kapý gýcýrtýsýnýn aralýðýnda
bir sevgiliyle bir kez daha
kaç ürkek tay dönüyor yalnýzlýktan
nal izlerini göðüslerine taþýyarak
zamanýn ya da zamansýzlýðýn ýslak yelesinde
çok baþka okunuyor melodram
kuzeyin hüznünde açýyor bir çift aðlamaklý göz
oysa bu daðlar doðrulmayý seviyor güneyden
aðlamayý belki kuzey yeli yerine
çýrpýnmayý kanayan taze av gibi
bir sevgili gibi içimde bir kez daha
parlak ve simli bir benlik gibi
ve aþk gibi kiþisiyle özgün, gerçek
baþkalarýndan ödünç alýnamayan þey
özentinin asitli yaðmurlarýnda
tenimizi týrmalýyor kýskançlýðýn çelik eli
kimliðimizi ýslatýyor bu eski saðanak
vehim altlarýna gizlensek dahi
piþmanlýk kalýyor hayat çizgilerinden geriye
her yanýmýz aþkta handikap
her yanýmýz gazi
her yanýmýz ölü gibi biraz.