MERKEB-İ EKBER
Bir sahte gülücüðe indirip yelkenleri,
Kör limana sýðýnýr, yolumdan vazgeçerim.
Rengârenk gül diyerek toplarým dikenleri,
Yüreðimden baþlayýp kanla dolar her yerim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
Karþýlýk beklemeden hep kendimden vermiþim,
Mutluluk zannederek derde sine germiþim.
Sanki bir gün görüp de murada mý ermiþim?
Beyhude yorulmuþum boþa dökülmüþ terim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
Gecelerim bitmiyor, hiç doðmuyor güneþim,
Halimden anlamýyor ne evladým, ne eþim.
Binmeye çalýþýyor, can bildiðim kardeþim,
Çektiklerim yüzünden nasýr tutuyor derim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
Yalnýzlýk denizinde tümden kalmýþým naçar,
El baðý gül doluyken, bahçemde diken açar.
Dosta bir adým gitsem, benden on adým kaçar,
Eleme teslim olmuþ, hem ötem hem de berim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
Hakaretleri bile iltifattan saymýþým,
Doðru bildiðim yoldan serap için caymýþým.
Sonunda anladým ki âlemde fazlaymýþým,
Günden güne soluyor, gözlerimdeki ferim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
Suratým düþer yere ne yapsam da gülemem,
Kendim istesem bile bu gidiþle ölemem.
Ölçülerimi versem bulunur mu bilemem,
Þimdi param yok amma er ya da geç öderim,
Semerim olmasa da ben “Merkeb-i Ekber”im.
25.05.2010/Malatya
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.