Ömür dediðimiz þey bir yaprak dökümüdür, Yeþeren ve tomurcuktan bir çýnara dönüþen...
Kimler kondu gölgesine Kimler aðladý güldü, Kimler allarý giyinip Karalara büründü? Hey gidinin ömrü hey hey! Bir yaprak dökümü kadar, Mevsimlik bir þey…
Ýlk yeþerti ne zaman, Ne zamandý, tomurcuktan çýnara dönüþmesi?
Ilgýt esen seher yeli dallarýný kýrdý mý? Sevildi mi sevdi mi, Hiç baþýný eðdi mi? Dokundu mu yandý mý? Bir baþýna kaldý, Dertlere dayandý mý?
Yürek yangýnlardayken Yalnýzlýða dost olan, Yýldýzlara öykünüp Gecelere küs olan… Bulutlara aðlayan Heder ömrüm garip ömrüm, Bölük pörçük geçen ömrüm Vakit þimdi sonbahar!
Aç þu viran baðrýmý bak, Neler var neler! Sahipsiz mezarlar, Tabutsuz ölüler, Duasýz sevgiler...
Döküldü yapraklarým birer birer... Önce anamla babam Sonra yâr... Oðul var Kýzým var Âh ile zâr… Yürek yangýnýmda vakit sonbahar...
Tanrý’ m beni býrakma, Döþüm baðrým kar! Eller býraksa da sana gereksinmem var! Sende saðalttým yaramý sende dirilttim, Geliþim sebebi sensin, gidiþim sana...
Bir türkü yankýlanýr ta uzaklardan " Kýrmýzý gülün hazaný Aðaçlar döker gazeli Karayaðýzýn güzeli..."