Kýrýk aynadan yansýyan binlerce görüntüde, Parçalana parçalana çoðalýyordu kadýn. Ellerini hiçbir insan elinin deðmediði, Uçurumlarla dolu yüzünün atlasýnda gezdirir, Baþtan sona okurdu tüm hayat hikâyesini. Yakýlmýþ ormanlarýn karanlýk sularýydý, Ýlk doðumla gelen çýðlýðýn. Damarlarýndan sýzan Söz ve paslý kandý birbirine karýþan. Dünyasýný düþüren bir çocuðun korkusu ile Belleðini gasp ederek arýyordu kendini. Bütün sokaklarý, denizleri, bulutlarý Çoktan yitirmiþti. Tek bir ipliðin sökülmesi ile nasýl sökülürse bir kazak, Öyle çözülmüþtü hayatý. Ýçinin karanlýðý büyür her gece, Bedeninden çýkar yutar gecenin karanlýðýný. Sözcüklerden duvarlar örer, Ýçindeki boþluða...
Parmak uçlarý dokundu, mutsuzluðun tarihi olan, Alnýnýn, kendine acýyan hüzünlü çizgilerine. Bu çizgilere kimleri gömmemiþti ki… Acý dolu bir hýþýrtý ile aralandý kirpikleri, Gözleri düþ ölüsü, cam kýrýklarý ile kirlenmiþ. Kimler boðulmamýþtý ki o derin karanlýk sularda…
KADIN kendini yýkayacak gözlerin susuzluðunda Aynanýn dökülmüþ sýrlarýna sordu: -“Peki, niçin Onu gömemiyorum bu karanlýk sulara?” Sosyal Medyada Paylaşın:
Argosun Gözleri Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.