bir kadeh daha içsem ölmem ya
ölemem zaten ben þu aldýðým tada acýrým
kýyamam da güzelliðe
ölmem ya kýrmýzý yanaklarým olur fena mý
masamdaki elmalara benzesem
dilimlenmiþ mi dilimlenmemiþ mi
dilimlenmemiþ tabi caným, kocaman kýrmýzý
“yani sen elmayý seviyorsun diye elmanýn da seni sevmesi þart mý?”*
ne güzel söylenmiþ bak
elmaysan kurtuluþun çok demek ki
elmaysan sevmeye de bilirsin
severim ben çok
herkesi
iyiliklerini çýkarmaya koþuveririm hemen
bir elmanýn iki yarýsý bir bakmýþsýn ben
bir elmanýn bir yarýsý bir bakmýþsýn yine ben
ah içeyim ben içeyim
bir elma kadar bile hayrým yokmuþ kendime
düþünmem ki kendimi
içimdeki mutluluðu süzüveririm baþkalarýna
hayýrým yok kimseye
hayata yeni evetlerini çýkarmaya gidiveririm
bir elma kadar duruþum yokmuþ
ah elma deðilim ki sevmem þart olmasýn
severim ben çok severim
sevilirdim de eskimesem
bir elma kadar ömrüm yokmuþ
zaten kalan da zehirden elma deðil miymiþ
içeyim ben içeyim
demek “bütün iþ Tahir ile Zühre olabilmekte”* deðil
"yani yürekte"* deðil
benim iþim elma olabilmekteymiþ
* Nazým Hikmet