Renkleri solmayan zarif kelimeleri
Güneþ yükselirken ruhumun arasýna býraktýlar
Hiç kuþkum yok
Bal gibi korkuyor saçlarým bugün
Ele avuca sýðmayan çocuksu hallerim
Ne cesaret ne hayâl gücü
Bana belli etmiyorlar ama
Gökyüzünün saldýrýsýna uðradým
Akþamýn geceye deðdiði anda
Nâzenin diliyle þafaðýn sabahý çaðýrdýðýnda
Hah hah ha!
Hayýr, hayýr narsist deðilim
Doðmuþum; aðlamaktan korkmadan
Çok eskiden beri böbürlenmeden
Yaðmurlarda incitmediðim gazeller
Pirüpak öperim kalabalýðýn içinde topraðý
Ve, bir ömür sürecek süt beyazý kendimi seviþimi
Öyle saf, öyle inançlýyým ki,
Avuçlarýmda bir tutam nûn dûalarý
Sebât makâmýnda insanlýðý kavrayan
Nefs perdesinde yok olur siyah bulutlar
Burunlarý küçülür göbekli insanlarýn
Çocuklarýn hikâyesinde açýlan þeydâ olurum
Bugün yüreðimin ummanýna
Babaannemden izler buldukça
Uçuk pembeler, sihirli maviler, kýrmýzýlar damýtýlýr
Penceremde büyür eski zaman masallarý
Susmaz ille de kendim olmak isteyen haykýrýþlarým
Kaçmadan doðadan, doðaldan ve hayattan
Ýyice tutuluyorum sana ey Karadenizli kadýn...
Ümmühan YILDIZ
-Kendimle Söyleþilerim-