o zemheri çocukluk
çift su verilmiþ býçaklarla deniyor aðzýný
boynu yaralý bir zürafa uzanýyor mezarýna
dostun adý o maverada nehirdir
içimin açýk býrakýlan penceresi
senin tarlanda Ekim bitmiþ
mavi atlas uzaklýk üzerinde sararmýþ güz rengi
benimkinde kan gülleri
göz kýrýðý ile sulanmýþ
o kamyon gittiði bütün kentlere götürdü seni
beni býraktý
dönüþünün yollarýna mum diktim
kulaç attýðýmýz kaderin sözüne sürme çektim
yanýyor akkor halinde
o kýlýcý öptüðün günden beri
payidar anýn avutuyor bizi
adýna aþk mektuplarý yazýyorum
yine imkansýzý seviyorsun
sözün bittiði yerde þeytanlar tef çalýyor
aþýk olduðun bütün kadýnlarý baðýþla
defigam etmek için koruyorum
kibrit çöpünden yaptýðýmýz çerçeveyi
o aylak opera gecesinde çektiðimiz kuðu susuþu resmi de
uðradýðýnca gülümsüyorum hayata
nadaslara saldýðýnca andýðým gibi
yanýtsýzlýðýmýn kan anýtý
senin ýslýðýnla yürüdü çocukluðum
gürledi alevden mýzýkasý
aranma
dokuz çýkacak seni uyutan kayýðýnýn kucaðý
onuncusu iþaret parmaðýmda saklý
özledim deme
tozur ömür mevsimim
sadakasýný ver aðlayan meleklerin
sussunlar
hatýralar ten kýymýðý
anýlarýma yaðmur yaðýyor yine
söyle
hayatýn sað tamponunda durur mu hala gülüþün
K.Y.