Mona

Bana bir þarký söyle Mona.
Öyle bir þarký ki;
Kendi güftesine çarpan esrik notalar,
bir eczanýn
cam tozlarýna çarptýðý gibi
ayný mavi kürenin alevinde
o þarkýyla beraber bizi de yaksýnlar.

Bana bir þiir yaz Mona.
Hiç bir kafiyesi birbirine uymayan.
Ne virgül,
ne ünlem,
ne de bir soru iþareti.
Harfleri bile birbirine karýþsýnlar.
Bu kez boþ ver.
Nokta bile koyma sonuna.
Bu þiirin
bütün harfleri özgür kalsýnlar.

Bana bir tablo çiz Mona.
Ýçinde renksiz bir yaz,
sararmýþ bir sonbahar,
kara bir kýþ
ve çiçeksiz bir ilkbahar olan.
Öyle bir tablo ki;
Her açýsý
ayrý bir acýyý anýmsatan.
Öyle bir tablo ki;
Kendi çerçevesinin içinde
kendi bile kaybolan.

En az benden koy paletine Mona.
Sen kardýkça benim rengim solsun.
Ve tuvalde unuttuðun her fýrça izi,
çýkmaz sokaðýnýn sonu gibi
çarpýp duvarýna
yere damlayan yüzüm olsun...
Sen rengimi biliyorsun.

Bana bir yol göster Mona.
Parkeleri elmas döþeli.
Öyle bir yol ki;
Daha önce hiç kimsenin geçemediði
ve dört bir yaný demir dikeni.
Her adým atýþýmda parçalansýn etlerim.
Ve sonra,
yüreðine dokunup
damarlarýnda dolaþan kandan
arýnsýn bedenim.

Bana bir masal anlat Mona.
Analar bu masalda,
daha ilk nefeste ciðerlerini yýrtarcasýna hava soluyan
ve kendi sonlarýna aðlayan
günahsýz bebekler doðurmasýnlar.
Ve sonra,
doðurduklarý bebeklerin
göbek baðlarýnýn
mezar taþlarý ile kesildiðini bile bile,
kendi tebessümlerini
bebek çýðlýklarýna katmasýnlar.

Bana,
çamurdan bir kýrlangýç yuvasý yap Mona.
Kesilmemiþ göbek baðýmla,
hiç aðlamadan
ve günahla tanýþmadan
sessizce uyumak istiyorum... @_ahad____

Sosyal Medyada Paylaşın: