Sevgili ben Hüzünkâr olduðum aþikâr Kaç nesil békes yaðdým eteklerime Kaç kez ahkâm kestim mýsra aralarýnda unuttum Biliyorum ki Alnýndan öptüðüm çocukluðum ana vataným Ben öldüm desem de Her sabah içimde pür telaþ kan kýzýlý gözleriyle Bir çocuk kirpiklerini aralar þefkatle
Sevgili ben Ömrümü hibe ettim isimsiz bir mezar taþýna Kendimin katiliyim anlayacaðýn Varsýn kendi zulmünü yaþasýn dünya deyi Zira, Umut etmekten yoruldum Merhameti esirgeyenin hatrýna Ne çok eksildik þefkatten merhametten aþktan ve umuttan yana Ölümcül öfkeliyim kendime
Ne bileyim , Alnýnda doðum ve ölümün çarþaf çarþaf yazýtý varken herkesin Neden kâbus sabahlar ve neden herkes bir çukurdan çýðlýk atmakta Kim kimi yaralýyor belli deðil üstelik Sonu ölüm olan bu yaþamla savaþmayý neden seçer ki insan!
Ah sevgili ben Dayandým gündüz ve gecenin harami sýzýsýna Veysel’in türküsünü mýrýldanýyorum Uzun ince bir yol hâli Bir serçenin pencere dibini mesken ediþi gibi Öyle özlüyorum imkânsýz olan ne varsayý.
Neyse iþte sevgili ben Kendimi gözlerinden sökmeliyim âlemin Vataný var iklimi yok sözlerimin At yelesine tutunan kýzýl harflerin hýrçýnlýðýyla Tanrý’dan özür diliyorum
Sevgili Ben Umuda olan inancýmýn gölgesinde Bir tutam gül beni Veysel aþkýna...
Hazal Karadað
Sosyal Medyada Paylaşın:
Hazal Karadağ Åžiirleri
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.