yýlký atlarý kýzýl ve ince
karanlýðý delip geçtiler önce
eþkermesin diye sevdasý
ayaklarýna sürgün yollar büyüttü Ýpar
kaybetti ellerini
kekik kokusuna büründü gece
çiçeklere serilirken haziran yaðmuru
ayýn altýnda bir yalnýzlýk uykusu
Gði Daðý’nýn gögsünde
çiðnenen firari bir gönül duygusu
cümlesiz bir ünlem gibi
kanayan sesinde uyandý Ýpar
avuçlarýnda tutuklu bir iftira
topladý ýssýzlara kirlenen baharýný
yanaðý eylül sarýsý
saçlarýnda güz
rüzgar koktu Ýpar’ýn gül iþlemeli yazgýsý
üþüdü gök tengri
koyaklara doldu hüzzam
hükümsüzdü artýk
þaha kalkmadan dörtnala koþan atlar
kan aktý toynaklarýndan
soldu çadýrlarýn içinde gök gözlü kýzlar
saatler gece geçerken acýyý
ay zirveye kurdu sofrasýný
çarptý daðlara yýrtýldý rüzgar
apansýz ulurken çakallar
Eðri Göl’de kiþnedi taylar
döküldü künyesindeki þakayýklar
düþtü Ýpar’ýn yüreði upuzun uykulara
öpüp kanatlarýndan kuþlarýný saldý Giði
gül çürüttü þafaðýndan
ölüm uçtu sevdalara
yamalý bohça gibi örtüldü üstüne daðlar
17.06.19/ Antalya
Sýtký Özkaya