gidiþinin mavi renkli dudaklarý vardý.
belki sarýlmak isteði kadar sýcak ve tatlý bilmiyorum.
ben özgürlük türküleride bilirdim veda türküleride...
birde sevmenin çok az çeþidini...
bir kenti arkana alýp giderken
bana öyle bakma
vedalarý sevmem ben julia
seni sevmenin bilge zamanýnda yaþamýþým
aklýmdan geçerken yolunu kesmiþ eþkiya yüreðim
o yüzden bakamadým gözlerine.
yüzünün gülmeyi öðrenmeyen t/arafýndayým
hüznün bütün þartlarý hazýr
ve gidiþin boþluðumun aðzýný burnunu daðýttý julia
kurþun attý gözlerin
o zaman ölmeyi keþfetti bilincim
ve o yüzdendir ekmeðime þiir sürerim.
çakmak çaksan âþka julia
ben cayýr cayýr yanacaðým
nedendir bilmiyorum hala üþür çocukluðum
ve saç diplerimde anne eli özlemi.
ah julia
beynimin koridorlarinda arsýz bir tay koþuyor.
ölçeklenmiþ hayatýmýn sýnýrlarýnda çocuk ölüleri geziyor.
Ýsrafil nefessiz kalsa
ben þarkýmýzý üflesem sura
dans etse yýldýzlar
bu nasýl ütopya julia
kanarken içime doðru
ve bütün doðrularýn kesiþme noktasý yalancý
bir yalan daha icat edeceðim bunca talanýn içinde
büstünü dikeceðim göðsümün meydanýna
masallarýn en güzel kahramaný ilan edeceðim seni
kaf daðý imkansýzlýðý dipnotuyla anlatacam çocuklara.
bir serumun damarlarýma akýþýný izliyorum julia
ela gözlerine bayrak dikemeden,
çay içemeden,
ekmeði b/ölmeden gidiyorsun.
hani büyük aþklar ölünce biterdi.
gecenin dördünü bavuluna koyup
gidiyorsun.