ün
ÜSTLÜK
ÜS(T)LÜK
Þimdikilere sorsan bilemezler adýný,
Ayýrýrdý eskiden genç kýzlardan kadýný.
Hangi þehre gitseler giyinip siyah etek
Dökülürdü örtüler baþtan bellerine dek.
Aðýrca görünürdü üstüne bürünenler;
Sadefte inci gibi dururdu beyaz tenler.
Kaç yüz yýllýk tarihten sürüp gelmiþ o güne;
Onun da yeri vardý, gidilmezdi düðüne.
Üniformaydý tam da kadýnlarýn baþýnda,
Onlarýn yoldaþýydý, ekmeðinde aþýnda.
Bir iz taþýrdý hepsi tarladan, bahçelerden;
Zeytin kekik duyulurdu üstlerindeki terden.
Bazen üstüne serip annesi bebeklerin,
Uyuturdu altýnda, ýtýrlý çiçeklerin.
Uhrevi hazlarýný koklayýnca üstlükten;
Helal sütle lokmayý tanýrlardý küçükten.
Derken devran deðiþti, alt üst oldu zamanlar,
Rüzgar gibi estiler, melek yüzlü o canlar.
Ahrete kuþ misali uçarken sonsuzlukta,
Giydiler üstlükleri o yalnýz yolculukta.
Cennete doðru giden mübarek ayaklardan,
Dualar kaldý geri tertemiz dudaklardan.
Zerrece haberi yok maziden küçüklerin,
Bir efsanesi kaldý, ipekli üstlüklerin.
…..
Geçenlerde pazarda gördüm hangi devirden,
Üstlük demeye þahit gerekti yaðlý kirden.
Bir seyyar satýcýnýn mallarýnýn altýnda
Sefilce bir yok oluþ baþlamýþ hayatýnda.
Satýlýk filan deðil bohça imiþ sadece,
Hiç kimse sormuyormuþ, elde kalmýþ öylece.
Üstlüðün mahzunluðu yaktý bütün sinemi,
Görür gibi olmuþtum, annem, halam, ninemi…
Ýyi ki yaþadýnýz ahretin çiçekleri;
Fakat bize koydunuz nice derin kederi.
Geriye bir bakýnca, kaybolup sönmüþ zaman;
Taþ devrinden mi düþtük, diye düþünür insan.
Hatýramda uyuyan bir üstlüklü yâr durur;
Silemez hayalini, ne rüzgâr ne de yaðmur…
Ünver PAZARLI
Sosyal Medyada Paylaşın:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.