- 502 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Hiyerarşi
Hiyerarşi
“Makamların, rütbelerin önem sırası; astlık ve üstlük düzeni; aşama gösterilerek yapılan sınıflama; aşama sırası.” Lügatten
İnsanlar kendi aralarında hak ve hukuk konusunda eşit sayılırlar. Bu eşitlik ilke olarak kabul edilir! Uygulamada “Hiyerarşi” hep vardır.
Toplumsal alanda güçlü olan en üste çıkar, sonra sırasıyla en üsttekinin kayırdıkları ve önemsedikleri kendiliğinden yerini alır! Bu nedenle zayıf olanlar, hiyerarşi içinde kendilerine yer edinmek için daimi yukarıdakinin gözüne girmek için çabalamak ve yalakalık yapmak zorunda kalırlar. Bu göze girme o kadar kutsanır ki (bazı toplumlarda) ibadet şeklinde yerleşebilir!
Toplumsal hiyerarşi klasik olarak; zirvede kral-kraliçe, alt tabakalarda ise onların güvendiği ya da makam verdikleri şeklinde devam eder. En altta köleler ve cariyeler vardır!
İsimler zamanla değişse de temsili makamlar değişmiyor. “Kral ve diktatör” yerine “Başkan ve lider” denilse de temsil ettiği makam aynı makam olur genelde…
Manevi açıdan inanç alanındaki hiyerarşiye bakıldığında; sıralamanın kutsal öğretiler üzerinden şekillendiği görülür. Zirvede “İlah” vardır (La ilahe illallah / İlah yok Allah var), sonrasında melekler (insanın yaratılması ve meleklerin insana secdesi ile sıralama değişiyor; “İnsan”, ikinci sıraya son peygamber olan insanın orjin prototipi ve onun ümmeti ve diğer peygamberler) yerleşiyor. Meleklerden sonra enerji formu varlıklar (cin türü), sonra hayvan (insan dahi esfele atılmasıyla hayvan bedenle Dünya’ya gelir), sonra bitki, toprak…
Günümüzde manevi hiyerarşi şöyle görünüyor; başta “Allah”, sonra peygamber, sonra da (ara makamlar henüz hayatta olmadığından somut tesir etmez) tarikat ve cemaat önderleri veya ilahiyatçılar ve onlardan icazet alanlar şeklinde! Mehdi ve İsa beklentisi de bu önderler içinden birinin en başa geçirilmesi için kullanılıyor. Yani bu liderlerin de başına geçmek isteyenler var!
“Tevazu” perdesi altında, riyakarlık yaparak bir yerlere tutunmak da başka bir durum! “Tevazu” insanların baştakilere koşulsuz itaatini sağlama almak için özellikle abartıldı! Bu yolla insanların kendi öz kişiliğini başkalarına peşkeş çekmesi sağlandı. Potansiyel hırsızlığı bu şekilde yapıldı!
Son tahlilde; hiyerarşi doğru algılandığında akla yol açar, kolaylık sağlar ama orada takılı kalmamalıyız. “Zerre küllün aynasıdır” evrensel hiyerarşi çok farklı işliyor, bildik sıralama Dünya boyutuna has bir anlayış. Aslında her cüz bütün kadar kıymetli. Cüz (parça) dahi yoktur, anlamak için öyle söylenir. Tamamı tek bütündür. İnsanlar arasında birileri daha yukarda olsun diye yapılan sıralama evrensel sıralamayla uyuşmaz! Aldanmayalım, aldatmayalım…
Selametle;
Ahmet Bektaş
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.