- 1341 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Yaşam Duygular Gibidir!
Bazı bölümleri anlatılan, bazı bölümler anlatılamayan ve/ya bazı bölümleri gözler önünde duran yaşam uzun soluklu bir süreçtir. Bu yaşamın bir bölümü de sevgili gibi kalbimizde saklıdır. Her bir kaç yılda kendimizle ilgili hasretler duyumsarız. Sanki kendiniz için bir sevgili özlemlisiyiz. Geçmişlerde yaptıklarımız ve içinde bulunduğumuz zaman dilimdeki yaşamla ilgili düşüncelerimiz bir sepet dolusu algılı duyumsamalarla dopdoludur. Bunların bir bölümü sepetten düştüğünde önemsenmeyen bir bölümü de asla düşmesini istemediğimiz, tarafımızdan özenle korunan ve hep sepette kalmasını istediğimiz bir inci gibidir.
İnsan bir süreliğine de olsa kendisiyle baş başa kalıp iki yılda birde olsa genel sağlık durumunu tetkik ettirmesi yıldızlara vuslat köprüsü kurma isteği gibidir. Zira bu gönlümüzün kendimizle ilgili hasret günlüğünde kendimizi unutmadığımızın bir işaretidir.
Yaşanan yaşamın kendisiyle barışık olmadığımız sürece sanki kendisi ile dost/ları arasına giren hasret uçurumunu aşma istemi özlenen olur. Yapmasını istediği ancak yapamadığı birçok eylemin özlemleriyle dopdolu durur. Onun için asla kendimizi alışa gelmiş yaşam devinimleri arasında unutmamamız gereklidir. Çünkü duygularımız vardır anlatılmayan sevgilerimiz vardır kalbimize sığmayan ve tüm bu güzelim düşüncelere zenginlik kazandırmak adına asla kendimizi sağlıklı yaşam adına varsa yapılması gerekenleri yaparak zinde ve güzelliklerle örülü ruh halimiz ile sevdiklerimizle olmak hep bize yakışan olacaktır.
Yaşam sevdalı tüm bireyler kendine ve sevdiklerine ait birliktelikleri kaybedecek kadar zengin değillerdir. Bu anlamda hiç kimse önce sağlığını sonra dost/larını ve sevdik/lerini asla ötelememelidir. Zira gönül istençlerinde isteneni dünyanın bir ucunda olsa da insanın onu kucaklayabilecek kadar kolları uzun ve duyguları derinlikli olur. Onun için gelinen noktadaki sağlıklı durumla mavi gök altında dost/ları bazen minik bir kuş, bazen var olan, bazen var olmayan sevgili, kimi zamanda saksıda bir çiçektir. Onun için bizler sağlığımıza, özlemlerimizle dost/larımızın sözlerine yüreğimizdeki sevgiyle yüreklerindeki sevgiye duyduğumuz özlemle rüzgârın kemanını çaldığı, damlaların cama vurduğu bir pencere önünde yazdığım bu satırların içerdiği tüm sağlık ve gönüllerindeki güzellikler gerçek olduğunda sevdalılar bir birinin nazarında muteber olurlar.
Bedri Demirpençe
YORUMLAR
Öncelikle fotoğrafı çok beğendim...Bazen içimizdeki çocuk ortaya çıkar ve dolu dolu yaşayın arada çocuk gibi şen olun der....
Ben de fotoğrafı yaramaz çocuklara benzettim ve aklıma ağaca çıkıp dut toplayıp yediğim günler geldi..
Yazıyı çok beğendim...Özellikle'' onun için bizler sağlığımıza, özlemlerimizle dost/larımızın sözlerine yüreğimizdeki sevgiyle yüreklerindeki sevgiye duyduğumuz özlemle rüzgârın kemanını çaldığı, damlaların cama vurduğu bir pencere önünde yazdığım bu satırların içerdiği tüm sağlık ve gönüllerindeki güzellikler gerçek olduğunda sevdalılar bir birinin nazarında muteber olurlar.''cümlesini...
Mutlu ve sağlıklı günler diliyorum, sevgilerimle...
Bedri Demirpençe
Sahifece yazıyı okuduğunuz, değerlendirdiğiniz ve içinden beğeninizle bir cümleyi satırlarınıza taşımanıza çok teşekkür ediyorum.
Saygılarımla
Ben fonda ki resme takıldım aman aman dikkat edinde düşmeyin oradan;))) güzel yazmışsınız keşke yazılan hissedilen ve istenenlerlede eylemler örtüşebilse... söylemek çok kolayda malesef biz insanların yapması çok zor söylediklerinizi..
"Yaşam sevdalı tüm bireyler kendine ve sevdiklerine ait birliktelikleri kaybedecek kadar zengin değillerdir" demişsiniz en çok ta burayı sevdim yazıda.. ama malesef birtakım insanlar kendilerini öyle zengin sanıyorlar ki ve kaf dağında oluyor burunları.. o yüzden onları o zenginlikleriyle başbaşa bırakmak lazım diyorum ben.. kaf dağının ardında mutlu mesut yaşasınlar diye... saygımla..
Bedri Demirpençe
"Yaşam sevdalı tüm bireyler kendine ve sevdiklerine ait birliktelikleri kaybedecek kadar zengin değillerdir" tümcesinin yarattığı zenginlik li duruş ve masalları süsleyen Kaf dağına uzayacak kadar burun sahiplerini tanımıyorum )) .
Yine de yazıda beğeninizi kazanan bir satırın olmasını belirtmenize sevindim. Teşekkür ederim.
Saygılarımla