Bencil kimse devamlı kendi çıkarını düşündüğü için başkalarını düşünmeye ayıracak vakti yoktur.
ANSIZIN
ANSIZIN
@ansizin
VİP ÜYE

Ölüm Hanı

23 Mayıs 2012 Çarşamba
Yorum

Ölüm Hanı

54

Yorum

12

Beğeni

0,0

Puan

9530

Okunma

Okuduğunuz yazı 23.5.2012 tarihinde günün yazısı olarak seçilmiştir.
Ölüm Hanı

Ölüm Hanı

Geçenlerde amcamlar bize uğradı. Yengem ve neredeyse benim boyuma gelmiş çocukları ile sohbet ederken, 17 Ocak 1990 tarihinde yaşadığımız bir olay üzerine konu açıldı. Konu ile ilgili olayın geçtiği zamana ait basında çıkan haberleri görmek için hemen internetin başına geçip 1990 yılına ait gazete arşivlerine ulaştık. Ve anılarımız canlandı.



Tarih 17/01/1990




O zamanlar Yenikapı’da iki katlı bir evin giriş katında oturuyoruz. Maddi sıkıntıdan mı dersiniz, o an ki yaşam sıkıntısından mı bilemiyorum, annemin evi basan farelerden kurtulmak için odaların kenarlarına her gün koyduğu fare zehirleri ve uyandığımızda her gün karşılaştığımız tahtalıköyü boylamış farelerden tutun da, üst kattan sürekli üzerimize damlayan ev aklımdan çıkmıyor. Ama evimiz konum itibari ile iş yerine yakın bir yerdeydi.

O zamanlar okula gitmediğimden evde canım sıkıldığında babamın dükkânına giderdim. Ev ile iş yeri arasında uzak bir mesafe olmamasından dolayı annemden izin almaya bile gerek yoktu.

Babamın dükkânının bulunduğu sokağa geldim. Sokağın hemen başında olan Nadir İş Hanı’na geldim. İş hanının hemen bodrum katında lokantalar vardı. Karadeniz Pidecisi’nin yaptığı çorbanın tadı hâlâ dimağımda, unutulacak gibi değil.

Kapının hemen girişinde üst üste yığılmış kumaş parçaları ve üst üste yığılmış yığıntılar arasında oturan, çalışan işçilerin arasından geçip beşinci kattaki babamın dükkânına gittim. Giriş kapısının hemen karşısında yüksekçe bir masa. Masanın öbür tarafında yüzleri kapıya dönük makineciler ve karşılarında onlara iş yetiştiren ortacılar kapıdan giren beni, fark etmemişlerdi bile. Göz ucuyla babamı olduğum yerde aradım. Ama yoktu. Amcamı hemen yan tarafta masanın karşısında otururken gördüm ve yanına doğru yürüdüm. Amcamın yanına gittiğimde, soğuk limonata istediğimi söyledim.

Amcam, diafona doğru yürüyüp o beyaz kutu ve üzerinde kırmızı butonu olan sihirli düğmeye basıp :

“Bize iki tane soğuk limonata” dedi.


O sırada handan sesler ve bağrışmalar yükselmeye başladı. Olanları anlamak için amcam ve ben sesin olduğu yöne doğru yürüdük. Alt katta adamın biri, kendisinden küçük iki kişiye bağırıyordu.

Amcam:
“Ne oluyor ” diye sorduğunda bağıran adamın bu iki kişinin babası olduğunu anladık.

Çocuklarını köye götürmek için köyden geldiğini söyledi. Çocuklar ise taşı toprağı altın bu şehrin büyüsüne artık kapılmış olacaklardı ki gitmemeye kararlıydı. Babasının gözünden dökülen yaşlar içimize içimize işliyordu. Çocuklar ise vurdumduymaz bir şekilde arkalarını dönüp işlerine devam ettiler.

Nihayet hanın çaycısı limonatalarımızı getirmişti.
Amcam, bana gelen limonatayı adama uzatarak sol elini omzuna koydu:
“ Olsun burada işlerinde gücündeler, bırak gençler çalışsınlar ”diyerek moral vermeye çalışsa da yaşlı adam tatmin olmadı ve limonatayı yarım bırakarak handan uzaklaştı.

O an ne denebilirdi ki. Sustuk.


Üst kata dükkâna çıktık. Yoğun iş temposunda amcam işinin başına geçti. Ben de elime makas alarak oyalanıyor babamı bekliyordum. Bir şeylerle uğraşırken zaman o kadar çabuk geçiyordu ki. İnsan anlam veremiyor. Hafif uyku mahmurluğuna yenik düşen başımı tam yığılan kumaşların üzerine koyacak iken iş hanının hemen karşısında bulunan hotelden bizim cama doğru biri taş atmaya başladı. Bir anda yerinden irkilerek kalktım ve ne olduğunu anlayamadım. Sırtı cama dönük olan makinacı hotelin penceresinden taş atan adamın hareketlerinden anlaşılacağı gibi aşağı bakmasını istedi.

Makinacı pencereyi açıp aşağı bakması ve bize dönmesi günün en uzun zamanı gibiydi. Ağzından tek cümle çıktı:

“ Yanıyoruz! ”

Amcam bir hamle de beni sağ eli ile kucağına alıp aşağıya doğru inmeye çalıştı. Yangının çıkış yeri aşağıdan olacaktı ki aşağıdan gelen duman ve ateşler arasından kaçamadık.

Bir anda duraksayıp:” Çatıya çıkalım ”dedi. Çatıya çıktığımızda ise çatı katına çıkan kapının kilitli olduğundan dolayı kimse çıkamıyordu. Kapının demir olmasından dolayı da kırılması imkânsızdı. Amcam ile tekrar beşinci kata geldiğimizde bizim iş yerinin hemen yan tarafında bulunan dükkâna girdik. Kafasını camdan uzattı. Aşağıda, itfaiyeciler gelmiş ve branda açmışlardı. Herkes brandaya doğru atlamaya çalışırken biri brandaya değil de yere çakılarak hayatını kaybetmişti.

O an amcamın söylediği tek şey geldi aklıma:
“ Ya burada yanarak öleceğiz; ya da aşağıya atlamayı deneyerek yaşayacağız.”


İlk önce beni aşağıya brandaların olduğu yere dikkatli bir şekilde fırlattı, brandanın üzerine düşmemle birlikte bir el tuttuğu gibi beni hemen karşıdaki eczaneye doğru götürdü.
Eczanede hemen masanın üzeri temizlendi ve beni masaya uzattılar. Daha sonra kaldırıp su içirdiler. Sonra yine masaya uzattılar ve yine kaldırdılar. Bu sefer de bir dilim portakal ve bir küp şekeri verdiler, yedim. Sonra gözlerimin içine bakıp: “iyisin ”dediler ve bıraktılar.


Eczaneden hemen çıktım. Binada olanları dışarıdan izliyordum. Amcamın beşinci kattan iple aşağı inmesini izliyordum ki üçüncü katta ipin kopmasıyla birlikte amcamın düşüşünü gördüm. Gözlerimin önünden kayıp giden zaman gibi ölümleri izliyordum. Amcamı olduğu yerden kaldırıp ambulansa bindirdiler.

Bizim elemanlardan biri ölmemek için kendisine itfaiye merdiveni uzatılsın diye tüm bedenini pencereden sarkıtmış bekliyordu. Geçenlerde gördüm,elinin yarısı o yangında yanmıştı. Her şey gibi yangın, ona da acı hatırasını bırakmıştı.


Handa babasıyla kavga eden iki gencin çığlıkları kulaklarımdan hiç gitmiyor. Babalarının, onları götürmek için döktüğü gözyaşları aklımdan hiç çıkmıyor.

Meraklı kalabalık gibi bende olanları izlerken annemi kalabalık arasında buldum.
Ve eteğine sarılarak : ”Üzülme anne babam iş yerinde yok ”diyebildim.

Belki o ana kadar gözlerimden dökülmeyen yaşlar annemin hüzün ve mutlulukla karışmış, dişlerini birbirine vuran ses tonu ile dökülmeye başladı. Gözyaşlarımı kazağıma silerken, kendini yerlere vuran bir adam takıldı gözlerime. O adamın yanına gittim. Çocuklarını almak için gelen ama çocukları gitmemek için direnen babanın yanına gittim.


O babanın ağzından dökülen cümle kanımı dondurdu .

“ Sizi canlı götürmeye geldim, ölünüzü mü götüreceğim” oldu.



Tüylerimin diken diken olduğu bir an. Bayılmışım. Gözlerimi açtığımda her şeyin bir rüya olabileceği ümidine kapılmışken yanı başımda bacakları alçıya alınmış amcamı gördüm. Yaşadıklarım, gördüklerim hepsi gerçek ve unutulmaz bir acıymış. Yangın böyle bir anı bırakmıştı.


O yangında gazetelerin dediğine göre 16 kişi öldü. Ama bize göre tüm insanlık ölmüştü. Yangından kurtulan tek çocukmuşum bunu zamanla öğrendim. Ve o yangında burnu bile kanamadan kurtulan tek kişiymişim.



Gazetede bu haberleri tekrar okuyunca amcamla göz göze geldik.
Yine sustuk.

O yaşlı amcanın gözyaşları geldi aklımıza. O sözleri geldi.


Ölümün bir an yakamıza yapıştığı an geldi.





Nadir Han / 17 Ocak 1990







-------------------------------------

Hürriyet Gazetesinin haberi:



İş hanında yangın: 16 ölü

İstanbul Kumkapı’da, trikotaj, iplikçi, derici ve plastik atölyelerinin bulunduğu Nadir Han’daki yangının sigara izmariti veya elektrik kontağından çıktığı sanılıyor.
Ölenlerin çoğunun atölyelerde çıraklık yapan çocuklar olduğu anlaşıldı. 9 kişi de ağır yaralandı...
Saat 16.30’da başlayan yangının büyümesine, atölyelerde bulunan yanıcı maddeler sebep oldu ve yoğun duman faciaya yol açtı. İstanbul’daki binlerce binada olduğu gibi Kadir Han’da da yangına karşı hiçbir önlem bulunmayışı, can kaybının artmasına sebep oldu...
Üst katlarda çalışan işçilerin, 2’nci katta çıkan yangından kurtulmak için terasa koştukları, ancak buradaki kapı kilitli olduğu için sıkışıp kaldıkları anlaşıldı. Cesetler, birbirlerine sarılmış halde bulundu...
Kumkapı, Balipaşa Yokuşu, Arayıcı Sokak 3 numaradaki Nadir Han’ın ikinci katında dün saat 16.30’da, sigara izmariti veya elektrik kontağından çıktığı sanılan yangının kurbanlarından çoğu çocuklar oldu.
Üst kattaki işçiler, aşağı inemedikleri için tersa kaçmak istedi. Fakat teras kapısı kilitli çıkınca, sıkışan işçiler, boğularak can verdi. Oteller, birbirlerine tanimış halde bulundu. Olaydan 9 kişi de ağır yaralı olarak kurtuldu.


(Hürriyet)
Tarih: 17/01/1990


Haberin Sayfası:
www.teknolojikkazalar.org/show_article/46548a7913741

İlgili Fotoğraflar:
[tag]i mg src=www.edebiyatdefteri.com/tasarim/yangin/1.jpg[/tag]
[tag]i mg src=www.edebiyatdefteri.com/tasarim/yangin/4.jpg[/tag]
[tag]i mg src=www.edebiyatdefteri.com/tasarim/yangin/2.jpg[/tag]

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Ölüm hanı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Ölüm hanı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Ölüm Hanı yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
hüzünleradası, @huzunleradasi
8.8.2024 14:19:03
Mucizelere inanmamak olası mı, değerli yöneticim
Nur tanesi
Nur tanesi, @nurtanesi1
23.7.2024 14:50:20
Elem verici olay nefesini tutarak okudum. Çok geçmiş olsun,yangının hiçbir türünü kimseye yaşatmasın Rabbim
Gülüm Çamlısoy
Gülüm Çamlısoy, @gulum-camlisoy
21.12.2021 18:58:50
Mucizelere inanmamak olası mı, değerli yöneticim?

Okudum ve nefesimi tuttum sustum da...

Duygu yoğunluğu bazen insan sıkıntılarla cebelleşirken bir elin ona uzanması.


Hep de hissettiğim bu hele ki aranızda olduğum ilk günden bu yana farklı duygular farklı yönler eşlik ederken.

Kurtuluşun da kendisi acı dolu bir anının ardından.


Geç kalmışlığım adına af ola.


Hep hep saygımlasınız ve de sonsuz selamlarımla
Billur T. Phelps
Billur T. Phelps, @billurt-phelps
21.12.2021 18:34:18
Burada yazılarınız olduğunu bilmiyordum, tesadüfen rastladım.

Hem de böyle acı bir anıya... Korkunç bir durum ve sanki hatırlıyorum gazete haberlerini.

Allah kimseyi böyle bir durumla karşı karşıya bıraktırmasın...

:(

Hüznümün Hüznü
Hüznümün Hüznü, @huznumun-huznu
17.5.2020 17:48:25
...

Baht-ı Siyah tarafından 6/3/2020 7:36:19 PM zamanında düzenlenmiştir.
kadir korkmazoğlu
kadir korkmazoğlu, @kadir-korkmazoglu
11.10.2019 13:02:43
sayın site sahibi sayfamı silin verdiğiniz ceza iyi geldi bana lakin ben artık bir şey paylaşmak yada şiir yazmak istemiyorum teşekkür ederim her şey için

ben hayatımda kimseye ceza vermedim ilk defa siz bana ceza verdiniz eyvallah her şey için teşekkür ederim :) sayfamı sildiğiniz gün ALLAH dilediğinizi versin size


cezalar insana iyi şeyler öğretir , teşekkür ederim site sahibi...
Zin Viyan
Zin Viyan, @zinviyan
25.5.2018 09:38:44
Yangından kurtulmuş biri olarak , yazdıklarınızı okumak, gerçek manada herşeyi baştan ve tekrar hatırlattı...
kaleminize sağlık. Acı da olsa, hatirlayabilmek, unutmamak güzeldir.
Bülent Taşkın
Bülent Taşkın, @bulenttaskin
23.12.2015 09:46:05
Olayları sanki yaşamış gibi oldum o korkuyu o telaşı bağrışmaları düşünüyorumda...yüreğine sağlık arkadaşım.
türkan canikli, @turkancanikli
27.8.2015 03:35:25
biz bilemeyizde çok üzücü durum allah ölümü bile güzel eylesin ateş düştüğü yeri yakar kelimesi boşa değil allah rahmet eylesin yazınız güzeldi yüreginize sağlık .
İsabella
İsabella, @isabella342
10.5.2015 23:10:47
Çok duygusaldı :(
Fatma Oral
Fatma Oral, @fatmaoral
22.3.2015 22:49:44
İnsan bazen olacakların önüne geçemiyor. Ölüm kim bilir nerede yakalar! Başka acılar ve başka acı hatıralar bir daha olmasın. Çok etkileyici bir yazı olmuş
Yaşar İnatçı
Yaşar İnatçı, @yasarinatci
6.3.2015 14:22:25
kaderin öz halkaları gibi bir kalem heyecan korku üzüntü ,olum ve yaşamak bır arada yüreğinize sağlık kısaca 3 şey aklıma getirdi üstadım hayatımızından olmazsa olmazlardan 3 şey bunlar . 1 sabır 2 şukur 3 sev-gıyı menfaatsiz sevmek seygıyi Sevgililerimle tebrıklerrrr.
inziva
inziva, @huysuz-
15.1.2015 19:49:20
hani derler ya "hırsız beğendiğini yangınsa önüne geleni alırmış"diye.bu söylemin gerçekliğini bir daha ispatlayan yaşanmışlık.
sağ kalanların sevincinde kalan acılar ölenlerin acısından az mıdır sanki!ve sevdiklerini kaybedenlerden..
!.sean.!
!.sean.!, @sean
16.10.2013 00:07:54
:(
İNCİ CANİNSAN
İNCİ CANİNSAN, @incicaninsan
25.8.2012 20:23:17
Habib bey... Yaşadığınız bu olayı büyük bir heyecanla okudum..hüzünlendim tıkandım adeta..Hele iki oğlunu yangında kaybeden yaşlı beyefendinin, sizi canlı götürmeye gelmiştim, ölünüzümü götürecektim diye feryadı beni çok etkiledi siz kimbilir nasıl etkilenmişsiniz dir..Amcanızın öldüğünü sandığım bir anda bacaklarının alçıya alınmış olduğunu okuyunca rahatladım sanki benim ailemden biri gibi merakla okudum..Bu unutulmayacak acı bir anı sizin için..Allah bir daha göstermesin...
Saygılarımla...
GİZEMLİ ŞAİİR
GİZEMLİ ŞAİİR, @gizemlisaiir
9.7.2012 19:04:50
gayet anlamlı ve hüzünlü bir yazı olmuş habib dost ALLAH RAHMET EYLESİN MEKANLARI CENNET OLSUN AMİM SAĞLICAKLA KALINIZ
m.efe
m.efe, @m-efe
20.6.2012 14:26:46
:((
ağla yüreğim
ağla yüreğim, @aglayuregim
19.6.2012 11:40:02
YAZINIZI HARFİ HARFİNE OKUDUM VE ÇOK ÜZÜLDÜM SİZE BÜYÜK GEÇMİŞ OLSUN AMA BİR BABANIN EVLATLARINI KÖYE GÖTÜRMEK İÇİN GELDİĞİ VE EVLATLARINI RAZI EDEMEDİĞİ İÇİN AYRICA BUNUN KARŞILIĞINDA CANLI BEDENİ YERİNE CANSIZ BEDENLERİNİ GETİRMEK ÇOK ÜZÜCÜ TAM BİR YÜREK ACISI SİZDE HATIRALARINIZDAN DERİN ACI İZ BIRAKMIŞ RABBİM SİZİ BABANIZI AMCANIZI SEVDİKLERİNİZE BAĞIŞLAMIŞ ÇOK ŞÜKÜRKÜ HAYATTASINIZ VE BİZLERE BURADA BÖYLE GÜZEL OKUNASI ŞİİRLER YORUMLAR YAZILAR MAKALELER .....YAZMAK NASİP ETTİ SİZİN SAYENİZDE SİZİN ÇALIŞMA YAŞAMA AZMİNİZİ GÖNÜLDEN KUTLARIM TEŞEKKÜR EDERİM ANILARINIZI BİZLERLE PAYLAŞTIĞINIZ İÇİN SAYIN MÜDÜRÜM:)) HAYIRLI GÜNLER DİLERİM SİNOPTAN SEVGİ VE SELMLAR
hülya hicran
hülya hicran, @hulyahicran
9.6.2012 20:26:14
Hatıralar iz bırakır (ah o sevmediğim yaratıklar)Rabbim yaratmış amma bende onlardan çok çektim
çok komşunun kocası kapan kuruyor yakalanıyordular atıyorduk yeniden kuruluyordu adam arkasını dönmeden evine gitmeten çat yine yakalanıyorlardı onların korkusundan iğrenmekten tımarhaneye düşecektim nerdeyse o günler geldi aklıma bende çocukken bir yangından kurtarılmışım
ama sizinki içler açıcı delmişte geçmiş Rabbim herkese hayırlı ölüm versin
rahmetli olan o zamanın çocuklarına rahmet diliyorum
Remziye ÇELİK
Remziye ÇELİK, @remziyecelik
27.5.2012 00:21:09
soluksuz okumuya çalıştım okurken gözlerim yaşardı ama gözyaşlarım dışa değil içime aktı çocuk yaşta yaşadığınız bu olayın izleri silinir mi hayır yaşadıkça hafızanızda kalaçak ve her aklınıza geldiğinde canınızı bir daha yakaçak iki kuruş uğruna iş yeri güvensizliği hiç bir can güvenliği olmayan ve hale devam eden sorunlar kaç can veya almadan sakat bırakaçak bilmiyorum habib bey elinize yüreğinize sağlık demek zor olsa da bizlere yaşayarak okutunuz yazınızı facem de paylaşıyorum izninizle saygılar.
ELİF ZORLU
ELİF ZORLU, @elifzorlu
25.5.2012 17:01:08
İnanılmaz derecede etkilendim. Acının fotoğrafı resmedilir mi ya da acı kelimelerde fotoğraflanır mı? Ve ben de sustum. Allah can verirse hayat var yoksa hayat da yok. Allah başka acılar vermesin.
FARQİN2101
FARQİN2101, @farqin2101
25.5.2012 02:30:48
Aslında yazdığınız; ülkemizde hala bile insana verilmeyen önemi anlatıyor. İnsan bu ülkede ucuz ki; önlemler alınmıyor. Kayıplar en aza indirilmiyor. İstemesek de malesef böyle olaylar yine olacaklar. Can kayıbı olmaması dileklerimle. Acı ama anlamlı, duygulu bir yazıydı. Paylaşım için teşekkürler. Saygılarımla
sahra
sahra, @sahra
24.5.2012 11:54:36
10 puan verdi
..


sahra tarafından 12/10/2016 12:33:08 AM zamanında düzenlenmiştir.
Neva Ney
Neva Ney, @neva-ney
24.5.2012 11:03:40
Olayı yaşayan ve tanık olanlar için ne büyük bir travma! Okuyucuyu böylesine derinden sarsan bu acı hatıra kuşkusuz ki silin(e)mez izler bırakmıştır han sakinleri üzerinde...
Bu han yangını bana -İnsanlık Ayıbı -Madımak Katliamını hatırlattı! Temmuz sıcağında diri diri yanan 35 canı 35 aydını hatırlattı...
Değerli ANSIZIN,
İzin verirsen nezdinde otuz beş aydınımızı saygı ve minnet duyguları ile anıyorum. Nurlar içinde yatsınlar..

İlyada odyssiea(N.D) tarafından 5/24/2012 11:04:19 AM zamanında düzenlenmiştir.
Nermin Kaçar
Nermin Kaçar, @nerminkacar
24.5.2012 11:00:06
olay kadar etkileyici bir yazıydı. Allah korusun. Teşelkkürler Habip Bey. Paylaşım için. Saygılar. Tebrik ediyorum günün seçkisini ve yazarını.
gül peri
gül peri, @gulperi
24.5.2012 10:18:05


Sabah sabah içim yandı.oradaki yangının alevlerini ve ölenlerin çığlıklarını içimde hissettim.
Bir dakika sora ne olacağımızı kimse bilmez.

Allah görünür görünmez kazalardan hepimizi korusun.
Faciayı bizzat yaşamışsınız ve bizlere de yaşattınız.Öyle güzel sade ve akıcı bir üslupla yazmışsınız ki

Gerçekten kurtuluşunuz bir mucize olmuş.
Allah sizi sevenlerinize bağışlamış.Yanarak ölenler içimi çok acıttı.Allah rahmet eylesin.Mekanları cennet
olsun inşallah.

Bu vesileyle sizin ve annenizin mübarek regaip kandilini kutluyor.Selam sevgilerimi gönderiyorum.
nâ-gehân
nâ-gehân, @n-gehn
24.5.2012 10:11:31


Dileğimiz odur ki böylesi musibetlerden Rabbim bizi ırak eylesin.

Lâkin biliriz ve bilinir ki; Bir musibet esnasında Rabbe yakarış ve himayesine giriş elbette başımıza gelmiş gelecek musibetlerden bizi emin kılar, tahribatını en aza indirir.

*
*
*

Rabbim her çocuğu muhafaza etsin hiçbir çocuğun gözlerinde böylesi bir yara “ anı “ diye kazınmasın.


OlgunOnur
OlgunOnur, @olgunonur2
24.5.2012 09:35:50
Hayatla ölümün arasında bizim tahmin edemeyeceğimiz kadar ince bir bağ/ip vardır.
Bir bakarsınız bazen pıt diye kopuverir.
Farkında bile olmayız.
Öylesi bir anı yaşamaktı anlatılan. Ama güzeldi, akıcıydı...

Angie
Angie, @semaenci
24.5.2012 07:50:36

:((((
Soluksuz okundu. :( Can pazarı gibi.
Bir çocuğun gözlerinden...
Ki 21 yıl sonra sorgulanan çok şey.

sertuğ
sertuğ, @sertug
24.5.2012 07:31:33
Böylesi elim bir olayda,hayatını kaybeden tüm kardeşlerimize, bu mübarek günde,cenabı hak'tan sonsuz rahmet diliyorum.
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
24.5.2012 03:42:20
İnanılmaz derecede etkilendim. Acının fotoğrafı resmedilir mi ya da acı kelimelerde fotoğraflanır mı? Ve ben de sustum. Allah can verirse hayat var yoksa hayat da yok. Allah başka acılar vermesin.
Davidoff
Davidoff, @davidoff
24.5.2012 02:01:56
Yazıyı okurken;

Önce kalemi o yaşta bir çocuğun parmaklarına verdim. Ondan yaşadıklarını yazmasını istedim. İstemedi.
- Neden dedim.

Sustu, başını öne eğdi.
Okumasını istedim. Susmaya devam eder sandım.

- Sen hiç diri diri yanmamak için yüksek bir yerden itildin mi ? Dedi

Ne diyeceğimi bilemedim. Sustum. Başımı öne eğdim.


**

*
Mehtap Yıldız
Mehtap Yıldız, @mehtaphumeyraguldalli
24.5.2012 01:42:09
çocuklar daha çok acıtır hep

içimiz gibi
(( Seçil Nimet ))
(( Seçil Nimet )), @--secilnimet--
24.5.2012 01:34:08

Yürekler acısı...
Mevlâm korusun...
Yaşadım sanki o günü, tebrikler...
Önder Kızılkan
Önder Kızılkan, @kiyidakiadam
24.5.2012 01:15:38
:(
Allah tekrarlarını yaşatmasın
Esmize - Perihan Kılıç
Esmize - Perihan Kılıç, @esmize-perihankilic
24.5.2012 00:42:00
Allah kaza bela vermesin istenmese de maalesef yaşanıyor bire bir ölümlere tanık olmak sanırım çok büyük bir acıyı içine gömme kabiliyetini gerektirir ve dediğiniz gibi hiç ummadık bir anda bir iz bir ses bir olay bir hatıra size o olayı tekrar tekrar hatırlatacaktır.ya çocuklarını almaya gelen baba Azrailin daha önce bu işe niyetlendiğini bilseydi...

zor tanık olmak, yaşamak ve tekrar tekrar yaşamak adı ihmal olsun izmarit olsun elektrik kontağı olsun ölüm her kılığa giriyor ve bildiğim kadarıyla suda boğulan ve ateşte yanarak ölen şehittir.. ölüm zordur bazı ölümler çok daha zor o sebepten der ki o güzel peygamber "hiç bir canlıyı suda boğmayın ateşte yakmayın" mekanları cennet olsun dilerim ölenlerin de ...sizin de gördüğünüz göreceğiniz tek acı bu olsun Allah acılarla sınamasın hiç birimizi sevgiler selamlar
RefikaDoğan
RefikaDoğan, @refikadogan
24.5.2012 00:29:46
Evet, gerçek yaşamdan bir kesit paylaşılanlar. Öyle bir kesit ki; bir yanı hayata daha bir anlamlı tutundururken diğer yanı kanamalı...

Geçmişte kalan /kalmasını umduğum bu olay dolayısıyla size "geçmiş olsun" dileklerimle sağlıklı uzun yaşamlar; yiten vatandaşlarımıza da rahmet diliyor, kutluyorum güne düşen yürek sesinizi, değerli dost...
7TEPE
7TEPE, @7tepe
23.5.2012 23:19:44
:( ne dicemi bilemedim...
Sepkin Coşkun
Sepkin Coşkun, @sepkinco351kun
23.5.2012 22:10:59
2 puan verdi
Yaşamdan bir kesit, ne kadar acı, o kadar gerçek.
Böylesi haberleri duyunca ve de okuyunca çok üzülüyoruz evet, ama ne kadar üzülsek de, ateş düştüğü yeri yakar sözü bir kez daha kanıtladı doğruluğunu.
.
Şu hayatta insanı çabucak büyüten ve olgunlaştıran acı derler ki bu çok doğru.

Hepimizin hayatında unutamadığımız karabasanlar vardır, ama bir şekilde acılarımızla yaşama tutunuruz işte, bu da insana özgü bir sabır olsa gerek.

Diğer yandan düşünürüm de kendi kendime hiç bir anlam veremem, zaten elimizde olmayan nedenlerle üzülür kahroluruz mesela, deprem, sel ( yangın)?! fırtına vs doğanın gösterdiği afetler bunlar. Elimizden bir şey gelmiyor diyelim.

Peki ya diğer yandan neden savaşlar oluyor? habire kapitalizm uğruna insanlığı yoksullaştırıp küçük yaşta binbir eziyetle çalıştırılan çocuklar, para karşılığı satılan kadınlar vs bunları neden yaşamak zorundayız ki? bazı ülkeler biraz daha güçlensin diye mi? Güçlensin de biraz daha insanlığın zihniyetine egemen olsun diye mi?

Doğada yaşayan canlılar içinde en acımasızı insandır bence ki bir gün öleceğini bile bile bütün bu acılara hem maruz kalıyor hem de maruz bırakıyor.yazık.

Bu olayla pek ilgisi yoktu belki yazdıklarımın ama içimden geldi yazdım işte.

Biz şimdi ne kadar da geçmiş olsun desek de, geçmemiş işte, her kes kendi acısını yaşıyor bir yerlerde çok yazık.

Gözlerim doldu okurken, ne demeli bilmem ki, Allah sabır versin. Ve gelmiş geçmiş olsun, umarım bir daha ne yanar ne de yakılırız.
Cömert Yılmaz
Cömert Yılmaz, @comert-yilmaz
23.5.2012 21:59:42
10 puan verdi



bazen
yaşadıklarına/yaşadığına inanamadığın anlar olur hayatın içinde
aklına geldikçe yutkunursun, sadece bakışların anlatır her şeyi

öyle bir an işte...


ve yine ölümden yana nasibini almış çocuklarımız

yanıp giderken, geride kalanların ciğerine bıraktıkları ateş
kolay kolay sönmez

anısı
hâlâ bıçak gibi saplanırken insanın döşüne...


hayatta kalanlara geçmiş olsun
yaşamını yitirenlere de rahmet diliyorum...


*


-babalar ve anneler
en çok çocukları için yaşamak isterler

çocuklar ise
onları, cennetlerine götürmek için
ölüme koşarak giderler...-



dağıldı yaşlı yüreğim...







Cömert Yılmaz tarafından 5/23/2012 10:00:48 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sev_tap
Sev_tap, @sev-tap
23.5.2012 21:37:44
10 puan verdi
tutuldum bennn:( sözün bittiği yer...tanrım kimselere yaşatmasın böyle acılar...
ECRİN CİHAD
ECRİN CİHAD, @ecrincihad
23.5.2012 19:56:20
10 puan verdi
Benim için zamanın durduğunu sandım bir an.
Sanki o anda ben oradaymısım gibi hissettim kendimi.Ölenlere Allah rahmet eylesin.Umarım kimsenin basına gelmez böyle bir olay....
canibo
canibo, @canibo
23.5.2012 19:13:52
2 puan verdi
Tüğlerim diken diken oldu okurken bu nasıl birşeydi

Allah rahmet etsin ölenleri sizede uzun ömür versin
soulmate
soulmate, @de-soulmate
23.5.2012 18:40:34


soluk soluğa okudum
ve nefesimi tuttuğum andı

“ Sizi canlı götürmeye geldim, ölünüzü mü götüreceğim” oldu.

burnumun direği sızladı, ne acı..


/Ölümün bir an yakamıza yapıştığı an geldi./

belki susmak zamanı..
ve gözyaşım..

saygı dua ile...
glenay
glenay, @glenay
23.5.2012 18:34:45
10 puan verdi
Bütün ölenlere oğullarını almaya gelen babaya, çocuklara, herşeye üzüldüm. Yangın çok zor, Allah göstermesin.
Bir de çıkış olları kapanmışsa, insan can havliyle atar kendini..

tebrikler,

selâmlarımla..
SEVİLAY DİLBER
SEVİLAY DİLBER, @sevilaydilber
23.5.2012 18:05:21
yaşam bu...
bir saniye sonrasında olabilecekleri bilebilseydik...
ölümsüz olabilirmiydik acaba?
selamlar...
lacivertiğnedenlik
lacivertiğnedenlik, @lacivertignedenlik
23.5.2012 17:42:00
10 puan verdi
Kanım dondu ,ne üzücü ,çok üzücü..

.

Ömer Sabri KURŞUN
Ömer Sabri KURŞUN, @omersabrikursun
23.5.2012 17:17:10
Çok acı bir olay,Allah kimseye yaşatmasın kardeşim...
Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
23.5.2012 17:09:24
10 puan verdi
insanlığın öldüğü yer kıyamete açılan kapının anahtarıdır!...

tüylerim diken diken oldu...

susmak zamanı:(
Gülaz
Gülaz, @gulaz
23.5.2012 16:12:59
10 puan verdi
Söyleyecek tek bır kelime bulamamak buymuş demek, ne tarafından tutsan elinde dolu yanlışlar ve sancılar...

Teşekkür ederim kendi adıma ; çok şeyin farkındalığını yarattı bende yazınız.Unutuyoruz bazen faunus ta dura dura.

Saygılarımla
GC7
Aynur Engindeniz
Aynur Engindeniz, @aynurengindeniz
23.5.2012 16:08:59
Yazı zaten bu memleketin acı gerçeğiyle içimize işledi. Bari Habib Bey, o yanmış çocukların resmini eklemeseydiniz. Gerçekten sözler kifayetsiz kaldı dilimde.

Bütün bunlara nasıl tahammül etti bünyeniz. Ya biz bakar körlerin?
CemalettinGÜRPINAR
CemalettinGÜRPINAR, @cemalettingurpinar
23.5.2012 15:21:20
Yazıyı şöyle dinleyerek güzelce okudum fakat çok dugulandum hazin hazin yüreğim bürküldü hemde ne çok...

Olay çok etkileyici ve gerçek hayattan hemde can pazarı gibi... Habip Bey kardeşimizde konuyu çok ta güzel anlatılmıştı yazan yüreği ve kalemi var olsun, geçmiş olsun, birdaha böyle kazayla karşı karşıya kalmayınız inşaalah diyorum bende...

Allah cümlemizi görünüzr görünmez kazalardan korusun...

Selam ve saygılar sevgili dost...



CemalettinGÜRPINAR tarafından 5/23/2012 3:28:37 PM zamanında düzenlenmiştir.
sera.
sera., @sera-
23.5.2012 15:18:30
"Ecel geldi cihâna
Baş ağrısı bahâne.”

Kişinin doğduğunda yazılmış alın yazısı vardır. Bunu değiştirmek elinde mi?
Yaşanacaksa yaşanıyor kaçış yok. Bir olay birşey sebep işte yaşam-ölüme...

“Ölüm, ölene mi daha çok acı verir, arkasından ağlayana mı?” bilinmez ama, hiç kimse “Ölüme hazırım!” diyemiyor..

Ömründe, ölümünde hayırlısını nasip etsin Rabbim.
Yarabbi! Kaldıramayacağımız bir yükü yükleme omuzlarımıza.

Hani denir ya; yiyip içeceği tükenmemiş, daha görecek günü var diye..
Siz bu sebeple mucize eseri kurtulansınız demek. Allah sizi anne-babanıza sevenlerinize bağışlamış, iyi günlerinizi görsünler inşaAllah.

Yaşamları tükenenlerin mekanları cennet olsun:(

Saygıyla...

Şükran AY
Şükran AY, @sukranay
23.5.2012 15:13:45
10 puan verdi


Sizi canlı götürmeye geldim, ölünüzü mü götüreceğim”


sözün tükendiği yer :((((






© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.