- 754 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
HUZUR EVİ 24
Huzurevine dönme zamanı gelmişti. Otelden ayrılıp otobüse bindiler ve huzur evini bulunduğu şehre doğru hareket ettiler. Dönüş çok sakin geçiyordu, ikisi de konuşmuyorlardı. Yaren başını Rıdvan’ın omzuna koydu ve bundan sonrasını düşünüyordu ne olacaktı. Rıdvan da aynı şeyleri düşünüyordu. Bundan sonra çok şey olacaktı, sevdiği kadını bırakmayacaktı. Huzurevinde nasıl olacağını bilmiyordu. Her ikisi de şimdilik gizli tutmaya konuşmamaya karar vermişlerdi. Zamanı gelince elbet de ki söyleyeceklerdi ama şimdi değil. Her ikisi de bunları düşünüyor ama birbirilerine söylemiyorlardı.
Sapanca dan arsa bakmışlar ama istedikleri arsaya güçleri yetmiyordu. Paralarının yettiği de göle ve merkeze çok uzaktı. Arsalar istediklerinden çok büyük olduklarından paraları yetmiyordu. Onlara küçük bir ev ve küçük bir bahçe olsun yeterliydi. Gölün oralardaki küçük evlere paraları yetiyordu ve daha vakitleri vardı birkaç ay sonraya kadar bekleyebilirlerdi. Emlakçı haftaya eline arsa ve ev satılmak için geleceğini söyledi. Rıdvan telefon numarasını vermiş ve bir yer çıkarsa muhakkak aramalarını söylemişti. Haber gelir gelmez hemen Sapanca ya gideceklerdi.
Yaren kolundaki saate baktı saat 13:30 du öğlen olmuştu. Otobüs şehre gelmişti, buradan da huzurevine gitmek için dolmuşa binmeleri gerekiyordu. Rıdvan öğle yemeği yemeyi önerdi. Yaren de kabul etti. Denize karşı güzel bir restorana oturdular ve sessizce yemeklerini yiyorlardı.
Sessizliği Rıdvan bozdu, ‘’Çok güzel üç gün geçirdim, hayatımın en güzel üç günüydü ve çok mutlu oldum’’, dedi. Yaren evet anlamında başını salladı, sanki konuşsa sesi çıkmayacak yada çocuk gibi ağlayacaktı. Rıdvan konuşmaya devam etti sesi sanki çok uzaklardan geliyor gibi boğuk çıkıyordu. ‘’ Ben bu mutlu günlerin orada kalmasını istemiyorum. Ben bu yaştan sonra mutlu olmak istiyorum ve anladım ki sensiz mutlu olamam’’, dedi. Yaren öksürdü sanki boğazına düğümlenen gözyaşlarını Rıdvan görmeden öksürükle bir nefeste dışarı atmak istiyordu. Usulca nefes aldı, ‘’Bende’’ dedi. Yine boğazına gözyaşları düğümlenmişti. Bu sefer öksürerek sözlerine devam etse boğazındaki gözyaşları sicim gibi yağan yağmur misali yanaklarından süzülecekti.
Oysa Yaren ağlamak istemiyordu, sustu. Rıdvan konuşmasına devam etti, ‘’Seni seviyorum bu yaşta bunu söylemek kolay değil hatta bu yaşta aşkı kabullenmek kolay değil sende aynı şeyleri düşünüyorsun biliyorum’’, Yaren evet anlamında yine başını salladı ve önündeki yemeği didiklemeye devam etti. Rıdvan konuşurken sanki nefessiz kalıyormuşçasına durup nefes alıyordu. Yine kocaman bir nefes aldı ve sözlerine devam etti, ‘’Evlen benimle’’, dedi ve sustu.
Yaren’in yemeğini didiklediği çatal elinden tabağa düştü. Düşerken de oldukça fazla sesçıkardı ve yan masalarda oturanlar dönüp onlara baktılar. Rıdvan bu kez Yaren’in çatalı düşürdüğü elini tuttu ve yine ‘’Evlen benimle’’, dedi. Yaren ne olduğunu anlayamamış, Rıdvan’ın yüzüne bakıyordu. Gözlerini kırpıştırdı, derin bir nefes aldı ve nefesini içinde bir müddet tuttu. ‘’Evlenirim hem de seninle evlenmeyi çok isterim’’, dedi. Rıdvan oturduğu yerden kalktı, Yaren de kalktı ve birbirilerine hiç ayrılmamak üzere sarıldılar. Her ikisi de birbirilerinin omuzlarına gözyaşlarını bıraktı.
Ne kadar sarılarak durdular bilmiyorlardı. Kendilerinden geçmişler sadece birbirilerinin alp atışlarının ortak ritmini dinliyorlardı. Dışarıdan bir ses duydular, kendi dünyalarındayken bu ses herkesin yaşadığı dünyaya döndürdü. ‘’ Yakışıklı abim alasın bu güzel bayana çiçek’’, elinde br sepet çiçekle yanlarında bekleyen bir çiçekçiydi. Rıdvan ve Yaren afallamış olarak çiçekçiye baktılar. Gözyaşlarını ellerinin tersiyle silerek gülmeye başladılar. Rıdvan sepetteki bütün gülleri, karanfilleri, papatyaları aldı ve Yaren’in kucağına doldurdu. Çiçekçiye parasını verdi, o da’’Allah sizi mutlu etsin abim ablam çok teşekkür ederim’’ dedi ve gitti.
Yaren ellerinde çiçeklerle kalakalmıştı. Rıdvan’a baktı sonra masadaki yerlerine oturdular, ikisinin de gözleri parlıyordu. Huzurevine birlikte gidecekler ve arkadaşlarına bu güzel haberi vereceklerdi. Düğünü belki de Ahmetlerle birlikte yaparlardı. Emlakçıyı arayacaklar ve bir an önce ev bulmalarını isteyeceklerdi. Sonra ev bulununca ev alınacak, belki ev tadilat isteyecek. Sonra eşyalar alınacak, sonra düğün telaşı. Yaren bir of çekti, ‘’çok işimiz var’’, dedi.
Rıdvan durmadan gülüyordu, hatta gülmekten konuşamıyordu. Yaren, ‘’Neden gülüyorsun?’’ diye sordu. Rıdvan da’’Ya bir sakin ol siz kadınlar ne çok heyecan ve panik yapıyorsunuz. Olur, her şey merak etme eğer bu kadar panik yapacaksan evlenme teklifimi geri alayım’’, dedi. Yaren, ‘’Hayır geri alamazsın söz ağızdan çıktı bir kere beni alacaksın. Çok geç kaldın Rıdvan Bey başına kaldım’’, dedi. Rıdvan,’’Eee ne yapalım başa gelen çekilir bir genç kızın hayallerini yıkmak olmaz. Tabi buldun benim gibi yakışıklı çocuğu kaçırmak istemezsin’’, dedi. Artistik pozlar veriyordu elini çenesine götürüyor yada Kadir İnanır bakışı dediği bakış atıyordu. Sanki ikisi de çocuklamıştı.
Restorandan çıkıp huzurevinin yolunu tuttular. İkisi de çok heyecanlıydı. Huzurevine geldiler, elele merdivenlerden çıktılar. Birbirilerinin ellerini bırakmıyorlardı. Salona elele girdiler, görenler görmeyenleri dürtüyor birbirilerine gösteriyorlardı. Rıdvan yüksek sesle,’’Arkadaşlar biz evleniyoruz’’, dedi. Salonda çok yüksek sesle ‘’AAAA’’, diye uğultu koptu.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
16.5.2012
YORUMLAR
hep merak etmişimdir "neden erkekler teklif eder ?" diye
sanki bayanlar isteksiz ve gayretsizmiş gibi evlilik konusunda...
bir de "evet" derken ne zor derler...
biz iktidara geldiğimizde bunu değiştireceğiz..
yazınız güzeldi valla...
tebrik ederim.
saygı ile.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
-Evlenmek için az peşimde koşmadın evlen diye tutturmuştun
gibi sözleri söylemek için
ya -Ah benim aptal kafam sen bana evlen diye yalvardığında senin güzel sözlerine kandım
demek ki için
Erkek bıktığında ise çevresindekiler -ee oğlum kendin istedin evlencem diye tutturdun desinler diye
sayfama hoş geldiniz yorumunuz için teşekkürler
her zaman misafirim olmanızı beklerim
saygılar
efendim yazı çok güzel gidiyor allah mutluluklarını daim etsin diyelim saygılarımla selamlar
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
okuyan gözlerinize sağlık
teşekkürler
saygılar
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
bakalım okuduğun için teşekkürler yorum için teşekkürler
sevgiler
Biraz önce yazına yorum yazdım gönderemedim. Bir daha deniyorum. Yazın çok güzel ve duygusaldı. İnsan olduğumu ve yaşadığımı hissettirdi. Her yaşta sevgi,aşk aynıdır,sınır koyabilir
miyiz buna.. Devamını bekliyorum, düğünü, kınayı..
tebrikler Eray,
sevgilerimle..
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
okuduğun için teşekkürler
sevgiler
glenay
Daha önceleri de okumuştum bu öyküyü. Kaçırdığım var mı bakacağım,
sevgiler..
Çok güzeldi haklarında hayırlısı inşallah. Huzur evi mutluluk evi oldu sayende. Bakalım bundan sonra neler olacak. Sevgilerimle...
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
sevgiler
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
sevglier
son kısma kadar çok güzel fakat huzur evine vardıkları an çok kısa. biraz daha uzatıp birşeyler eklenebilirdi.veya daha sonraki günlerde bu açıklama yapılabilirdi.ordaki insanlara bir iki gün dedikodu yapma ve merak fırsatı vermeliydiniz.
ne dersiniz.Tebrikler kaleme.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
saygılar
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
selamlar sevgiler
Evlilikte keramet vardır...
Hadi hayırlısı.
Umarım bizleri de çağırırlar düğünlerine veya nikahlarına....
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
bizsiz düğün olur mu elbetteki gideceğiz
saygılar
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
ÇOK TEŞEKKÜRLER
SEVGİLER