- 620 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Mukayese.
Mukayese.
Bir damlada göremediğimiz bir deniz gizli olduğu gibi,
Koca dünyamızda,
Parçası olduğu, büyüklüğünü kavrayamadığımız bu âlem,
Denize nispet edilse,
O denizde bir damla
Veya sınırları tespit edilemeyen çölde küçücük bir kum taneciği kadar bile değildir.
Her şeye mukayese edildiği nesneye göre,
Büyük - Küçük,
Zor - Kolay,
Ağır - Hafif,
Güzel veya çirkin denilebilir.
Mukayesesi mümkün olmayanın mahiyeti bilinemez.
Çünkü Akıl sınırlıdır.
Sınırsızı kavrayamaz,
Kavrayamadığını anlayamaz.
Anlayamadığını anlatamaz.
Ancak sınırsız diye mahiyeti meçhul bir tarif yapar.
İnkârcılar inanmadıklarını değil,
Kavrayamadıklarını, anlayamadıklarını, anlatamadıklarını inkâr ediyorlardır.
Oysa Anlayanı ve anlaşılanı yaratan,
Yaratmış olduğu akıl, his ve duygusu içine kendisini sıkıştırıp mahkûm edermi?
İnsan için en şerefli vazife!
Kadınlar âleminin sultanı Rabia-i Adviye gibi,
Ey yaratılmışların, zatını akla tanıtmak için yaratıldığı,
bilinmesi, tanınması, izzeti ile sayılması,
nimeti ile sevilmesi,
azameti ile korkulması gereken Zat-ı Akdes,
“SENİ ANLAYAMAMAK ANLAMAKTIR” manasına gelen
“MA AREFNAKE HAKKE MARİFETİKE YA MARUF” diyerek,
Azameti kibriyasının karşısında saygı ve muhabbet ile eğilmektir.
Necdet EREM.
Meltem Esintisi 040 Mukayese
YORUMLAR
Güzel Cümlelerden Oluşan Güzel Bir Yazıydı.
Anlatım Harika.
Cümle Yapısı Sağlam.
Mana En Güzel Bir Şekilde Yansıtılmış.
Var Olun Daima.
Sizi Okuyacağız.
Saygılarımla.
Necdet EREM
Sağlık, huzur ve mutluluk dolu uzun ve bereketli bir yaşam dilerim.
Selam ve dua ile.