Şair Yalancı Yeni Kayıp Mehmet'e Mektup

• 9 Nisan 2012 Pazartesi 20:40:44

ŞAİR YALANCI YENİ KAYIP MEHMET’E MEKTUP

Merhaba Mehmet nasılsın

Şimdi sana bir arkadaşımın hikayesini anlatacağım .Bu hikaye hayal ürünü kurgu bir de üstüne kahramanı şair.Eee şair yalancı.
Dedi ki bana ;ilk kitabımı mı büyük bir emekle büyük bir heyecanla acemiliğimize rağmen bazı yazıların başlarını bazı yazıların sonlarını bulamadan hazırladık bir arkadaşımla gece gündüz çalışarak.Sonunda yayınlattım.Daha ilk ay geçmeden sordum tabi nasıl gidiyor diye.Telefonda ki ses dedi ki bana
-tost mu bu iki dakikada pisin.
O zaman anladım beklemem gerek.Fuar falan çok önemli bir şey olmadı ben sana imzalayayım ben sana.Yine de kitap tam istediğim gibi.Bana gelen daha sonra da satın alıp sattığım insanlar nerde olsam beni buluyorlar.Hayretle memnuniyetlerini belirtiyorlar gözleri ışıl ışıl.Ben bile hayret ediyorum. Mumlunum yani.Satış rekorları bekliyorum.Ama yok.
Bir ara yayınevini arıyorum
Diyor ki;
-Bitti kitap sonra( birden toparlanıyor) Kalanları satıyoruz
Seviniyorum.Tabi bu sevincimin sonrası da var. Sonra her arayışım da kitap satılmıyor diyor.Yaa ben kafayı yiyeceğim.O telefon o şüphe. Tek istediğim dürüstlük diyor bu kitabın satışında bile önemli.
O şüphe baskın çıkıyor bin kere kendi kendime söyledim diyor .Dili sürtmüş olmalı satılmıyor işte.
Üniversite öğrencilerine sattık diyor.Bedenilerinin yanında bir notta iletmişler;Bu imla hatalarını bile bile mi? Yaptınız diye.İlginç bir yaklaşım kitabı tekrar tekrar inceledim.Bir defa daha kafayı yedim diyor.Gördüğüm bütün ünlülerle resim çektirdim kitabı verdim diyor.Beraber kitabı hazırladığım arkadaşa sordum.Bu kadar imla hatası nasıl olur.Bilgisayarda görmedi mi?Diyor yine de o kitabı çok seviyorum diye ekliyor.
Son gönlerde yine yayınevini aradığını söyledi.İlk kitaptan bir beklentim yok fidan bile bir senede meyve vermez diye belirtim diyor.Çok aramıyorum artık son aradığımda yanıtı yapıştırdı diyor.
-Satılmıyor işte kapı kapı dolaşıp mı? Satayım
Haa bir şey daha söyledi ben bu kitabı bu şekliyle tekrar basmam.Kitabı tanıdığım tanımadığım kitap değeri bilen herkese yolladım diyor.’Bu kitaba iyi bakın bir gün ünlü olduğumda bu baskı çok kıymetli olacak diye ekleyerek.(Bana bile vermedi hain)
Bu hikaye çok uzun Mehmet özete geçeyim
Ben iki yılda beş yüz adet satılmamış kitabın arasına gitmem diyor.Ve gülerek ekliyor.Dedemin mucizeleri bana mı? Geçti.Halil İbrahim bereketi mi? Girdi kitabıma.
Dahası da var yeni bir şiir kitabı çıkarmış bir yakınının ünlemli uyarısına rağmen.Kitabı çok yeni.Yine gülüyor.Bu kitap çıkınca o kitap kıymete bindi.O ilk kitabı istiyorlar.
-Bende yok karaborsa oldu diyormuş mahsustan
-O zaman karaborsadan bul getir diyorlarmış .Şaştım diyor.Ben ne yapacağım aslında o kitapta benim vazgeçemem diye ekliyor.
Sordum yeni kitabın nasıl gidiyor .Eski yayınevim de sordu.
-Meraklanma bu da satılmıyor dedim diyor.
Yine gülüyor
-Yeni kitabı bastırdım.Yüz adet onlarda çoğu bende lazım olunca isteyecekler.O yüz adete Halil İbrahim bereketi gelmese bari diyor.Gülerken ekliyor.Satılmasa ne olur ki ben artık o kitabı bastım.O kitap var artık yok olamaz ki.Yeter ki dürüst olduklarına inanayım.Kimseye sözüm yok dürüstlerdir.Olmasalar da kendi sorunları.Tabi anlayana.Diyor
Sen anladın mı? Mehmet .Öyle işte canımın içi ben o arkadaşın yalancısıyım.
Beni sorarsan yeni romana başladım.Sadece beş sayfa yazdım çok fena.Ne zaman bitecek zor zor. Mehmet bazen düşünüyorum da yaa arkadaş doğru söylüyorsa ben ne yapacağım abartıyordur abartıyordur .O şair Şair yalancı.
Aman bee Mehmet düşündüğüm şeye bak belki o zaman sıraya girerler basmak için kitabı.Bitsin de sonra düşünürüz.

Selamlar

Jale KESKİNKILIÇ
9-4-2012

Bu mektup kurgu hayal ürünüdür.