- 667 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Tüylü Yılan / III
Dedektif Chloe bohem mahallesinde yeşil kapı ve mavi duvarlı müze evi gezerek kafasındaki düşüncelerden uzaklaşmak istedi. Müze evin bahçesinde oturup bir sigara yaktı.
“Çektiğim tüm fotoğraflar böyle güzel olsa, José Clemente Orozco, Diego Rivera’nın tablolarını yerinde görmek iyi geldi bana. Zamanım olsa Altıgen müzesini de görmek isterdim…”
Aklına Chao geldi. Son kez mavi eve baktı ve taksiye yöneldi.
“Mexico City Polis Teşkilatı lütfen...”
Chloe saat beş gibi gri kasvetli binanın önünde durdu. Ne yaptığından emin bir biçimde merdivenlerden yavaşça çıkıp danışmaya yöneldi.
“Baş komiser ile görüşmek istiyorum.” dedi ve çıkartıp kimliğini gösterdi.
Danışmadaki görevli polis memuru Chloe’nin polis kimliğine dikkatle baktıktan sonra.
“Bay Petro Armanda ile görüşmek mi istediniz...”
“Eğer komiser oysa evet.”
“Bakalım odasında mı?”
Görevli telefonu çevirdi.
“Kim diyelim Bayan.”
Kimliğini, adını okuması için bankonun üzerine koyup “Adım Chloe Ariellana.”
“Bayan Chloe, beşinci kat.”
“Teşekkür ederim.’’
Chloe asansöre yöneldiğinde kapıdaki görevli komiseri arıyordu.
Komiserin odasına yaklaştığı zaman üzerinde adı yazan deri kaplı kapıya baktı.
“Ne budalalık gösterisi, banal bir seçim.” dedi kendi kendine.
Başkomiser Petro Armanda masasından kalkarak Chloe’yi karşıladı. Eliyle koltuğu gösterdi.
“Buyurun lütfen size nasıl yardımcı olabilirim?’’
“Bu güzel kentinizi gezmişken bir arkadaşım hakkında…’’
Komiser Chloe’nin sözünü keserek.
“Bu arada size ne ikram edeyim?”
“Çok zamanınızı almak istemiyorum. Teşekkür ederim.”
“Peki, buyurun konu nedir o halde?”
“Bir dedektifiniz hakkında sizden bilgi alacaktım... Chao Alejo...”
Başkomiser iri kafasını yan tarafa düşürdü. Kaşlarını kaldırdı. Bakışlarını bir süre masanın ortasında sabitledi. Kuşkucu bir ses tonuyla
“Onu neden aradığınızı öğrenebilir miyim?”
“Soruşturmam için yardımına ihtiyacım var.”
“Ona soru sormak için buraya kadar gelmeniz gerekmiyordu.”
“Yapmayın Komiser, siz de biliyorsunuz ne zor bir adam olduğunu.” Bunu söylediğine kendisi de şaşırdı.
Komiser gülümsedi kafasını salladı. Memnun olmuş gibiydi.
“Bak bunu doğru söylediniz.”
Chloe içinden mırıldandı.
‘’Koca kafa nasıl da yemi yuttu …’’
Komiser devam etti.
“Birkaç sene önce bizimleydi. Çok zeki bir dedektif ama kafasına göre davranan bir adam. Ne yaptığını kesinlikle söylemez. Çok çatıştı bizimle, kuralları kendi koyar ona göre davranır. Hiç bir kuralı kabul etmeyen bir yapısı var. Onunla çalışmak çok zordur. Söz konusu Chao olunca uzunca düşünmek lazım.”
“Kendisine nasıl ulaşabilirim.”
“En son Londra’dan aradı beni, mesleğini bıraktığını söyledi. Birkaç kez aradım ama ulaşamadım. Dedim ya aklına estiği gibi davranan biri...”
Kısa bir sessizlikten sonra.
“Anladım, yine de ararsa sizi, onu görmek istediğimi iletin lütfen. Önemli bir konu hakkında bilgisine ihtiyacım var, numaram burada yazıyor.”
Komiser omuzlarını silkti “Ararsa memnuniyetle iletirim.” dedi.
Chloe gözlerini yine kısmıştı.
* * *
Chloe Londra’ya geri döndü. Hotel Lilith’in önünden geçerken taksiyi durdurup indi. Gece yarısıydı. Yutkundu. Gözleri nemlendi. Otelin lobisine gidip pencere kenarına oturdu. Trafiğin gürültüsü akıp gidiyordu. Otelin üst katlarından eğlence sesleri geliyordu. Bir kadeh şarap istedi. Kafasındaki düşünceler sessizce içine aktı. Kimseye görünmeden Jack Suarez’in sonsuzlukta uyuduğu zemin kattaki gizli bölmeye gitmek istedi. Gözlerini kapattı. Zihninden geçen tüm kareler ruhunu incitti. Pencerenin altındaki süs havuzunu düşündü. Boğazı yanıyordu. Kalbine sancı girmişti. Oturduğu yerden kalkarken sendeledi. Yırtılırcasına aldığı solukla evine gitmek için yeniden doğruldu.
* * *
Chao açık kalmış televizyonun sesiyle uyandı.
“Yine mi?” dedi.
Kalktı televizyonu kapattı. Birkaç şınav çektikten sonra banyoya yöneldi. Sırtını kaynar suyun altına tuttu.Günlerdir kalbindeki öfke çoğalıyordu. Telefonun sesi düşüncelerinden bir an uzaklaşmasına neden oldu.
“Sabırlı ol.” diye seslendi.
Telefon susmuyordu.
Chao banyo perdesini hızla çekip yatak odasına yöneldi.
“Ne var?”
“Chloe adında bir dedektif seni arıyor. Güzel kadın. Böylelerinin bence sadece çocuk doğurmaları ve çocuklarına bakmaları gerekir.”
“Chloe adında birini tanımıyorum.”
“Tanışmanı istediğim için söylemedim. Kadın peşinde dostum.”
“Ben istemeden bulamaz dostum. Dert etme.”
Chao telefonu yatağın üzerine fırlattı. “Chloe...” dedi kendi kendine “Ben de peşimdeki tek kadının annem olduğunu sanıyordum...”
* * *
Kahvaltısını yaptı. Aynada sakallarını tararken mırıltılı konuşmaya başladı.
“Dikkat çekici kadın ha?.’’Sakallarına işaret parmağıyla iki kere dokunup Sakalını çenesinden alıp ağzına soktu. Aniden yerinden kalkıp yatak odasına geçti.Telefonunu ve silahını alıp kapıya yöneldi.
Aynadaki aksine “Suarezler’in solak piçinin kellesini koparma zamanı geldi.” dedikten sonra “Seninle de ilgileneceğim dedektif...” diyerek odanın kapısını çarparak çıktı.
64 model bordo Dodge Charger, Lilith Hotel’in sokağında bulduğu park yerine girdiğinde, arabanın üstü de yavaş yavaş kapanmaya başladı. Saatine baktı. Ricardo’nun otele girdiğini gördü. Gece yarısına kadar çıkmayacağından emindi. Tabut odalardan birinde fahişelerinden birini hastanelik edene kadar dövecekti.
“İktidarsız piç...” dedi Chao.
Arka koltuktan dizüstü bilgisayarını aldı. Otelin kablosuz ağına bağlanarak Chloe’yi araştırmaya başladı.
“Legal yollarla olmayacak...”dedikten sonra polis departmanının verilerine ulaşmak için bazı şifreler yazdı. İlk birkaç denemesi sonuç vermemesine rağmen porttaki açığı sonunda yakaladı.
Chloe’nin resmi karşısındaydı.
“Beni neden arıyorsun dedektif?” diye sordu ekrana bakıp.
* * *
Gece yarısı Ricardo Suarez sallanarak otelin kapısından çıktı. Arabasını arandı. Caddenin karşısına geçti.
“Bayım?” diye seslendi Chao.
Ricardo olduğu yerde durmakta zorlanarak sallandı. Chao’ya doğru dönerken otelin kapısından iki kişinin kucağında çıkartılan dayaktan ölmek üzere olmuş fahişenin çıkartıldığını gördü. Ricardo kendini işaret etti. Dudakları belli belirsiz “Ben mi?” diye sordu ve Chao’ya doğru yaklaştı.
Bagaj kapağını açıp bekleyen Chao’nun yanına gelen adamın başını kaportaya sertçe vuran Chao adamın bayılmasını sağladıktan sonra adamı bagaja koyup kapağı kilitledi.
Sakince park yerinden çıkan arabasını karanlığın içine sürdü.
...
YORUMLAR
lacivertiğnedenlik
.