KASABAMIZIN NAKİL ARACI

• 29 Mart 2012 Perşembe 10:29:13

KASABAMIZIN NAKİL ARACI

Bilirsiniz yaz ayları geldiğinde yabancı ülkelerde yaşayan insanlarımız akın akın ülkemize gelir. Kimisin kendi evine kimisi anne babasının, kimisi akrabaların evlerine gelirler ve o yaz neşe ve huzur içinde geçer sonra yine üzgün bir halde gurbetim yolunu tutarlardı. İşte yine bir gün böyle yine yabancı ülkelerde yaşayan halkımız kasabasına dönmeye başlamıştı. Bu arada bizim kasabada her sene gelen yaşlı bir amca vardı. Kendisi Fransa da kalır her yaz kasabamıza evine gelirdi. Bir gün çalıştığım kuruma geldi. Kasabanın reisi ile görüşmek isteğini söyledi. Kendisine yardımcı olduk ve reis ile görüşmek üzere odasına buyur ettik. Çay kahve faslından sonra yaşlı amca şöyle bir konuşma yaptı.
—Sayın reisim sizden bir ricam olacaktı. Ben diyorum ki kasabamıza bir tane cenaze yıka aracı alalım.
—Aslında iyi olur amcacığım ama biliyorsunuz ki belediyemizsin durumu pekiyi değil nasıl yapsak bilmemki
---Sayın reisim geçenlerde bir cenazemiz vardı kasabamız da baktım dışarıda kazanlar kurulmuş sular kaynıyor sonra acık bir yerde cenaze yıkandı kefenlendi bu bir yerde dini yönden de sakıncalı ben diyorum ki kasabamızın birçok Almancısı Fransacısı bilmen birçok zengin insanı var hepsinden yardım istesek…
— Aman amcacığım sonra bize ne ederler bak başkanın aldığı maaş yetmiyor birde para topluyor demezler mi?
—Olur, mu canım siz orasını bana bırakın
---Ben toplayım ama sizde aracı almak için bize yardım edin
---Orası kolay amcacığım hele bir siz yardım konusunu halledin elimizden geldiği kadar bizde yardım ederiz
---Peki, o zaman sayın reisim müsadenizle ben işe bir başlayım
---Buyur amca müsaade sizin kolay gelsin…
Yaşlı amca reis beyin odasından çıkar çıkmaz nazının geçtiği geçmediği kişilere durumu anlattı cami imamına da anlatırdı ve halkın yardımda bulunmasını sağlattı. Bizim reis yardım parasını beklemeden hemen gerekli yerleri aradı ve bir tane cenaze yıkama ve nakil aracı için anlaşmalar yaptı ücreti konusunda anlaştı. Ve cenaze aracımız kasabamızın meydan yerine getirildi ve halka gösterildi. Yardım konusu ise halkımızı birazı yaptı birazı yamadı gere kalan kısım ise belediyemizin kaynaklarından karşılandı. Araç gelmesine gelmişti ama halkın arasında bir dedikodu almış başı yürüyordu. Kimileri ciddi ciddi bu konuda tartışıyor kimisi birbirine şaka yapıyordu. Acabalar havada uçuşuyordu. Hatta iltifat ve beddualar bile değişmişti. Allah sana o yeni cenaze aracında yıkanmayı nasip etsin emi gibi bir sürü iltifat ve beddualar halk arasında şaka vesilesi olmuştu. Acaba bu araç da yıkanmak kime nasip olacaktı. Söz aramızda araç bile konuşmaya başlamıştı kendi kendine acaba bende önce kim yıkanacak diye. Valla ben gece bekçisinin yalancısıyım bana da o söyle gece bu araç konuşuyor diye. Uzun bir bekleyiş başlardı kasabamız da. Kimin evinde yaşlı insan var kimin evinde hasta var diye insanlar artık araştırır oldu. Kimileri insanlar üzerinden iddiaya bile girenler oluyordu. Hem kasabalı hem cenaze yıkama ve nakil aracı merak içinde bekliyorduk.
Bir sabah karşı köyden bir sela sesi duyuldu. Kasaba halkı pür dikkat cami imamının verdiği selayı dinlemeye başladılar. Sela sonunda bütün kasaba halkı oh diye derin bir nefes aldı ama bu haber cenaze aracının pek hoşuna gitmişe benzemiyordu gece bekçisinin anlatışına göre orasını bilmiyorum ama…….
adem aydınlı