Günün Önemi
Yeryüzündeki bütün mesleklerin ayrı ayrı zorlukları vardır.Biri maaşından şikayet eder diğeri işinden.Bütün mesleklerin ortak bir noktası vardır o da insanların gereksinimlerine cevap verebilmektir.Başka bir meslek bizi kötülerden ve kötülüklerden korur,diğer meslek ise bizi iyileştirir,başka bir meslek barındığımız evleri üretir.Böyle saymaya devam ederiz sonu gelmez mesleklerin.Vasıflı-vasıfsız ayırt edilmez edilemez aslında her bir mesleğin insanlık için önemi büyüktür.Peki insanlar ne için meslek seçer,en önemlisi seçtiği mesleği neden seçer?İnsanların yaşamlarını devam ettirebilmesi ve toplumsal yaşantısındaki statüsünü oluşturabilmesi için çalışması gerekir.Devamında ise meslek seçimi vardır ki bu çok zor bir durumdur.Bir birey genç yaşlarda hayatında oluşan imkanlara göre meslek seçimi yapabilir.Örneğin; hukuk fakültesini okumayı aklına koyan bir genç hayatında oluşan imkanları sayesinde okula girebilip,mezun olabiliyor.Başka bir örnek verirsek hiç okula gidemeyen insanları düşünelim.Ya da tahsilini yarıda bırakanlar ve bırakmak zorunda kalanlar...Diyorum ya hayatımızda oluşan imkanlar sayesinde birşeylere sahip olabiliyoruz.Sadece istemek yetmeyebiliyor bazen.Gelelim meslekten sayılmayan,millet olarak önemini kavrayamadığımız,her adını duyuşumazda başka birşeylerle karıştırdığımız mesleğe.Tiyatro!Tiyatro sanatın en önemli unsurudur.Çok eski tarihlerden beri insanı insana anlatır.Canlı canlı,birebir,karşılıklı,herşey insanın gözünün önünde gelişir.Çoğu insan bu sanat dalının önemini kavrayamaz.Tiyatrocu olmak isteyen bir genç bunu dillendirdi mi,önce yakınları ’artist mi-aktör mü olacaksın başımıza?’ Diyerek bir kavram kargaşasına girer.’Tiyatrocu olmak istiyorum,ne aktörü-atristi?Tiyatrocu!’Diye diye dilinde tüy biter artık,kimseye anlatamaz kendini kimsede anlamak istemez aslında.’Delirdin mi ne tiyatrosu aç kalırsın,git doğru düzgün meslek seç kendine!’ gibi cümleleri çok duyar tiyatrocu olmak isteyen çocuk.En ağır hakaretlerden biri budur tiyatro için söylenen.Ama ne yazıktır ki ülkemizde tiyatronun yanlış algılanmasından dolayı bu cümle doğrulanmıştır.İnsanlar bir oyunu canlı olarak karşısında izlemek yerine başka bir aktivite yaparak eğlenir.Oysa her tiyatrodan kaçışımızda aslında yüzümüzü aynadan kaçırmış oluyoruz.O aynaya bakmak istemiyoruz.Böylesine eğlenceli,öğretici bir sanat türünü sıkıcı bulabilenleride anlamaya çalışıyorum fakat anlayamıyorum sadece onlarada saygı duymakla yetiniyorum.Seyircinin hali böyleyken birde oyuncusunu düşünmek gerek.Tiyatro oyuncusu hiç bir zaman yılmaz çünkü büyük,başka bir aşkla yapar işini.Zaten bu işin aşkı olmazsa insan daha yolun başında pes eder.Bugün pes etmeyenlerin günü işte,tiyatronun günü.İnsanın aynası olan tiyatronun günü.Bu aşka gönül veren,değer veren,önem verem en önemlisi emek veren bütün tiyatrocuların ve oyununa,oyuncusuna yani tiyatroya değer veren seyircilerin 27 mart Dünya tiyatrolar gününü kutlarım.Aslında 6-7 yıldır tiyatro seyircisi tiyatroya daha çok sahip çıkıyor.Bu sevindirici bir gelişme insanların daha çok önem duymalarını diliyorum.Herkese bu güzel ve anlamlı günde sevgiler,saygılar.Yüreğinizdeki tiyatro sevgisinin bitmemesi dileğiyle...
ÖZLEM ERYILMAZ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.