Beş Damla Bir arada / 008

• 5 Mart 2012 Pazartesi 14:05:13

Niçin yaratıldığını düşünmeyenlerin,
Nasıl yaşayacaklarını varın siz düşünün!..

________________________________________
Damlalar!..

Aşk ve Aşık.

Gerçek aşık! .
Kaderi zan ettiği mecazi maşuka değil,
Aşkıyla kaderini yazan mahbub-i hakikiye aşık olandır.

Gerçi aşka akıl ermez,
Gönül de ferman dinlemez yaa! ..

Allah sonu hayır olmayan,
Yaş ve yakışanı sormayan,
Kar ve zararı görmeyen ve göstermeyen,
Sadece acı bir his yanılması olan,
Cinnete eşdeğer mecazi aşklardan muhafaza buyursun.
________________________________________

Mana ve Muhteva.

Değer ve kıymet sayısal çoklukla,
Kitlesel büyüklükte değil.

Kıymet ve azamet Keyfiyetin,
İfade etmiş olduğu mana ve muhteviyattadır.

Marifet çoklukta! ..
Değer cismani büyüklükte olsaydı! ..
Bakteriler ve sivrisinekler,
Balina, fil ve benzerleri hayvanlar insandan daha önemli ve değerli olurdu.
________________________________________

İnsan Kalbi.

İnsanlar hakkındaki düşünce ve kanaatlerimiz hale göre şekillense de!
Hiç kimseyi gelecek adına mahkûm etmek doğru değildir.

Kara bulutlar arasından güneşin gülümsemesi mümkün, muhtemel, hatta mukadder olduğu gibi,
Çöplüklerde de gönüllere güzellik müjdeleyen, gül yetişmesi her zaman mümkündür.

Yeter ki siz,
Şartlı bakmadan,
Peşin hükümlü olmadan,
Ayrım yapmadan.
Yorulup bıkmadan çevrenize gülfidanı ekmeye,
Gül tohumu serpmeye devam ediniz.

Mevsim bahara dönünce,
şartlar müsait olunca,
tohum ektiğiniz topraklarda gülzara dönecektir.

tüm mahlukattan süzülerek kudret elinde şekillenip,
Mahbub-i hakikiye makam olma yeteneğine sahip olan
İnsan kalbi kara topraktan daha katı ve kabiliyetsiz değildir.

Kara toprak mis gibi kokan rengarenk güller verirde! ..

Allah’ın zatına, muhabbetine marifetine arş olma yeteneğinde yaratılmış,
sonsuz sevgiler ile donatılmış olan insan kalbi, gül güzelliğini gölgede bırakacak güzelliklerin kaynağı olamazmı?
________________________________________

Düşünemezler.

Herkes hilkatindeki mükemmelliğe bakarak,
nasıl var olduğu ile hayatı tüm sıkıntılarına, zorluklarına rağmen,
neden ve nasıl yaşadığı ve yaşaması gerektiği üzerinde düşünse!

Sanıyorum hayata daha farklı bir pencereden bakacak.
Gerçek manada mutlu olacak,
daha anlamlı,
amaçlı bir hayat yaşamanın yollarını arayacaktır.

Hayatı anlamlı kılmanın tek yolu!
insanın zaman zaman gaflet perdelerini aralayıp kendisine aşağıdaki soruları sorması ve bu sorulara makul ve mantıklı cevaplar bulabilmesine bağlı olduğunu sanıyorum.

Bu dünyaya nereden geldim?
Burada neciyim?
Kim tarafından gönderildim?
Benden ne isteniyor?
Ve nereye, nasıl, gidiyor,
Neler götürüyorum?

Niçin yaratıldığını düşünmeyenlerin,
Nasıl yaşayacaklarını varın siz düşünün!..

Tabi hayatı sadece oyun ve eğlenceden ibaret zan edenlerin,
sonunda kendilerini neyin beklediğini düşünmemeleri ve düşünmek istememeleri doğal bir reflekstir.

Düşüncesiz davranan mahlûklar gibi yaşamaları,
kazançlı gibi görünmelerine rağmen onları bekleyen acı sonu daha da acılaştırıp durumlarını daha da zorlaştıracağını da düşünemezler.

Sonunu düşünüp,
Buradaki son ve sonraki sonsuza gerekli hazırlık içinde olan talihliler bu sözlerin muhatabı değildir.
________________________________________

Başka Bir Adı Varmı? ?

İnsanoğlu üzerinde yaşadığı dünyayı hırs ile tahrip ederken!
Kendi sağlığını tehdit eden,
adına Kanser dediği,
ölümcül hastalığın sebebi vampir hücre olan virüs konumuna düştüğünün farkında değil.

Akıllı geçinen İnsan!
Varlığını varlığına borçlu olduğu,
Nimetlerinden istifade ettiği,
dünya bünyesine yapmış olduğu tahribat ihanetinin kendisi ve nesli içinde bir intihar olduğunu ne zaman anlayacak.

Dünya bizim değil.

Dünya Yaratıcının ilim,
sanat ve marifetinin tezgâhı ve teşhirgahı.

İnsan ruhunun ebedi saadet arzusunun temin ve tatmin edileceği ahiret yurdunu kazanmanın ticaretgâhı,

Halık’ın sonsuz esma ve sıfatlarının aynası olan yeteneklerinin geliştirildiği, nefis ıslah talimgâh-ı, olmakla beraber;

En azından her aklıselimin müştereği olan,
geçmiş aslımızdan devralıp alıp gelecek neslimize koruyarak bırakacağımız bir emanet değimli?

Farklı düşünmenin sorumsuz davranmanın,
Yaratana, yaratılmışlara, İnsan’a ve insanlığa ihanetten başka bir adı varmı?
________________________________________

Ya S E N..! !

Ben!
İnsanı düşünüyorum,
Niçin yaratıldı,

Kainatı düşünüyorum,
Nasıl var edildi,

Hayatı düşünüyorum.
Neden yaşanıyor.

Ve düşünceyi düşünüyorum.
Mahiyeti, hikmeti hakikati nedir?
Evet ben bunları düşünüyorum.

Ya SEN!
Bunlar seni hiç meşgul ediyormu?
Gündeminde bir anlık bile olsun yer alıyormu?
________________________________________

Sonunu düşünmeyenin,
Sonundan korkulur.

Necdet EREM.