- 955 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
SORUNUMUZUN KÖKENİ OLANLAR!
Hoşgörü..
iyi şey ama nereye kadar?
Kimler bizden ne istiyor?
Öncelikli derdimiz olanlar ise, devletin köküne dinamit koyanlar, bölünmez bütünlüğümüzü ayrımcılıkla bölmeye çalışanlar, aidiyetlerinin farkında olmadan farkedilmeyi bekleyenlerdir.
Asıl statikoculardır.
Cumhuriyetimizin tam bağımsızlık ana kuralına ihanet eden bölücülerdir bunlar aynı zamanda. Birinci ve ikinci diye ayrılanlarla, meclisteki terörist vekiller ve onların yandaşı olanlardır. Bunlar 6-7 eylül olayları ve sivas olayları edebiyatı ile emekli askerlerin yapılan yanlışları söylemelerini örnek vererek yapmaktadırlar bunu.
Bizler çok safız ya ! Bunların o yalaka ağızlarından çıkanlara hemen inanıyoruz zaten.
UYANDIK artık UYANDIK!!!
Hemde çok acı uyanış oldu bizim için bu durum. Bu konuda ödediğimiz bedeller dağ olup sarsıldı adeta bizi uyandırmak için.
Baktılar ki sesimiz yükseldi ve mahalle baskısı arttı, hemen her zaman yaptıkları gibi çark ettiler gidiş yollarından...
Bizler de yedik bunu!
Demokraside farklılıkların bütünlüğünden bahsedenler, farklılığı bize bölücülük olarak yutturmaya çalışıyorlar.!
Burası TÜRKİYE CUMHURİYETİ ! Bedevi çadırında, mağarada kurulmadı bu cumhuriyet!
Ne kavimler birleşkesi, ne de ümmet dergahları fetvası oluşumu değiliz anlıyacağınız.
Farklılıklarımız, ayrılıklarımız sosyo ekonomik düzeyde bizim sadece.
Değişmez değerlerimizi taşıyarak geldik bu günlere biz.
O değerlerin başında gelen Vatan aşkı, bayrak sevdası dalga dalga!
Baş başka ayak başka olunca bir vücuttan söz edilebilir mi bu durumda?
Akan bunca kanın hesabı verilmedikçe, kanlı katiller hapse girmedikçe, meclis eski saygınlığına kavuşmadıkça, silahlar susturulmadıkça geceden sabaha erişmemiz rüyalarda kalır sadece.
Demokratikleşme yalanları ile baskı ve zulüm yapan radikaller ve emperyalistlere ceddimizin verdiği dersi vermedikçe tam bağımsızlık ancak rüya olur bizim için!
Her etnik kökeni farklılık rengi diye anlayacak olursak ta, özerklik istemlerini kabullenme zorunluluğumuz dayatılır sonra.
Oysa biz onların farklılıkları yerine, onlar bizim büyük devletimizin sıcak kucağında, bizim kanun ve kurallarımıza uyarak yaşamayı öğrenseler daha kolay olmaz mı acaba?
İşte size gerçek demokrasi!
Seçimlerde seçilenler çoğunluk değillermiydi hani?
Diğer seçilmişlerde o beğenmedikleri kurallar ile oraya girip şimdi bu isteklerini dile getirmiyorlar mı?
Mademki bizim kanun ve kurallarımızı kabullenerek girdiler oraya, bunlara uyarak yaşamayı düşünsünler de okumayalım canlarına.!
O kanlı ellerini pakayacak su değil, kanunlarımızdır bizim.
Emirlerini, bağlı oldukları yemini düşünerek almasınlar bebe katilinden.
Oradan çıkışları VATANA İHANET olur sonra!
Hele emperyalistlerin istekleri doğrultusunda alınan karar ile kalkan idam cezamızı bir geri getirelimde bakın görün bu düşük çenelilerin sesleri solukları çıkıyormu bir daha...
TEK CUMHURİYET bunu gerektirir. Sayısı çoğaldıkça cılkı çıkar!
Gardrop ATATÜRKÇÜLÜĞÜ’nü bıraksınlar da, açtığı aydınlık yolda kokusuz, naftalinsiz kalsınlar.!
ANADOLU HEPİMİZİN FAZLASINI ÜSTLENMİŞ TOPRAKLARDIR!!!
MİSAK-I MİLLİ HUDUTLARI İÇİNDEKİLERE VATANDIR !!!
TÜRK OLMAKLA, VATANDAŞI OLMAYI ÖZDE KABULLENMİŞLERİN
ve BUNUNLA GURUR DUYANLARIN ONURUDUR TÜRKİYE!!!
*Kraz çiçeği*
Gönül Ersin Gürsu
2007-11-16
YORUMLAR
Çok güzel bir yazı olmuş kutlarım.
Devletimiz aşiret devletide değildir çadır devlette değildir ama bunu faredemeyen körlere SOPA yakında kafalarına inecektir.
AB ye girme yalakalığımız bizi bu hallere soktu ama buda aşılacak.
AB nin dostumuz olmadığını bazı gerzeklerde sonunda anlayacaklar.
Almanya ve Fransaa asla tarih boyu bizim dostumuz olmamışlardır olmucaklarda bundan sonra.
Almanların Goben ve Breslav kazığını Osmanlı zamanından biliyoruz, Fransız kapitilasyonlarını da unutmadık.
Şimdi ise Almanlar şeriatçi KARASES lerin hamisi olmuş, Fransa da ayrılıkçı kürtlerin koruyucusu.
Bu zındık iki devlet asla bizim dostumuz değildir.
AB demek de Almanya ve Fransa demektir.