- 1177 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Teneke Sesli Yolculuk…
Renkler... Biz hayatın renkleriyiz ve kendi irademizle kendi rengimizi seçer, yaşam coğrafyasında yerlerimizi alırız... Önemli olan hak edilen rengi seçmek...
Bir içsel haykırış ki sesleri dışarı taşar; kalır haykırış sesi duyanların avuçlarında... Yakar avuçları, yüreği taşırır verdiği iç yangını sancıları, sanrıları... Öyle bir sesleniş ki dağlarda yankılanır, çığ olur aniden yapılabilecek bir şey yoktur ya da başlamak yeniden! Çok zordur.
Umut dağlarının eteklerindeki kayaların kamburunda düşmüştür başa bütün sersefilliğiyle... Yolculuk zamanıdır. Her zaman atılacak bir adım ve yapılacak bir şey vardır diye düşünülse de bazen soluk kesilir, hayat durur, gerisi çıkmaz sokak... Ne duvarı aşılır ne de geri dönülebilir cinsten, bırakır ıssızlığın askısında... Bu askı halinde duruştan ara sıra kurtarsa da benlik kendini, yer yer geri dönüşlere sahne olacaktır hayat. Askı olunmuşlukların yaşanmışlığa karıştığı sahnede oyuncular yerlerini alacaktır, o trajedinin yaşanılmaması imkânsızdır...
Yolun hasretini tadar dil. Hani o kemiği olmayan; ne demeli bilmem ki! En büyük derdimiz onunla galiba, bütün savaşımlarımız, yengilerimiz, mağlubiyetlerimiz, kazanç ve kayıplarımız onun akarsuyu ile yükünü almış olarak gelir kum taneleri gibi eteklerimize ve kendi kumulunu oluşturur, ayak bileklerimizden kalbimize, kalbimizden boğazımıza ... Biz bu resmin içinde var olan canlı mahlûkatlarız... Hangi akarsuyun ummana döküldüğü delta da duracağız?
Yolların ardında bırakılan özlem… O büyük tutku koynumuza aldığımız yosma! Hangi “koyun”lardan kalkıp da gelmiştir yatağımıza bilmem, bu ne gelgeçliktir; bir türlü karar veremez kiminle olacağına! Üstünü karıştırma ne sen sor ne de ben söyleyeyim! Diğer adı ihtiras mı ola! Bu cilveli, işvebaz kimleri baştan çıkarmaz; kimleri vurmaz kendi çözülmez kördüğümlerine…
Dünde, dünün yolculuklarında kalan dünya ne barındırır sinek ısırıkları ile dolu böğründe ve kaç şinanay gerekli dünün aşiyanına giden karanlık yolu aydınlatabilmek için… Satır aralarına sıkışmışsa tarifi imkânsız yaşamın duygu selleri ne yapmalı? Coşkunluğunu, bu cenderenin koynunda yitirmişse yararı ve getirisi yoksa ne bugünlere ne de yarınlara; yola çıkmak elzem olur bu gibi durumlarda…
Anılar ırmağının sorgulayıcı akıntıları hala önüne geleni kucaklayıp yolculuğuna katıyorsa arkadan gelen itkiyle karmaşık duygular sayrılığında bir içsel patlama olur, teneke sesleri çoğalır, yol yolcuya odaklanır.
hidayet dal/12.01.2007