- 567 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
RAPOR XVII
Feryat figan telefonun ısrarlı çalışıyla uyana Kenan telefonu diğer ucundaki Eray’ın heyecan dolu sesiyle kendine gelmeye çalışıyordu.
" Komserim hemen gelmelisiniz! " bir anlık duraklamadan sonra Eray tekrar fikir değiştirir gibi sözüne devam etti.
"Ya da siz durun ben sizi almaya geliyorum komserim daha fazla zaman kaybetmeyelim"
"Hayırdır Eray ? Bu saatte neler oluyor ? "
"Yine bir ihbar gelmiş merkeze bizim intihar vakalarıyla yakından ilgili birini kaçırmışlar."
"Bu ne yahu, bütün bu şehir bizim davaya karışacak neredeyse..."
"Komserim şu an yola çıkıyorum ? Ayrıntıları gelince anlatırım.On beş dakika içinde sizin evin önünde olurum. " demesiyle telefon görüşmeleri sona ermişti. Kenan uykusunun sersemliğini atmak için koridordan geçip lavaboya giderken saçları bir yastığına yayılmış Cansu’ yu bir anlık sesizce izledi.
Yüzünü yıkayıp uykusunu soğuk suyla ıslatan Kenan odasından koltuk altı kılıfını omuzundan takarken silahını yerleştirmesiyle hazırlanmıştı. Kolundaki saatine baktı Eray’ın gelmesine daha sekiz dakika vardı.Evdeki diğer dostu Paşa’ yı unutmadan mutfak tezgahının altındaki köpek mamasının paşanın yem kabına koyarken, Paşa her zaman ki gibi sevinç gösterisini sabahın erken saatide olsa yine yapıyordu.
Kuyruğuyla Kenan’ın baçaklarına ritmik aralıklarla vuruyordu. Kenan ikinci kez saatine bakıp çıkacağı esnada sehbanın üzerinde duran dün akşam ki hediyesi olan eldiveni alırken, gibi küçük bir not yazıp dışarı çıkmıştı. Sokaklar bu saatte her zaman ki gibi sessizliğe bürünmüştü ve hava alabildiğine soğuktu.
Kenan eldivenlerini ilk kez giyerken kanepede yatan saçları yastığa dağılmış çakır gözlü kız,gözünün önüne gelmişti bir anda. O sırada Eray’ın kullandığı resmi araba köşeden çıkıp Kenan’ın bulunduğu yerde durdu. Kenan arabaya biner binmez açıklamalar bekleyen sorularına başlamıştı.
"Bizim vakayla ilgili kayıp kişide kim ? İhbarı ne zaman aldınız ? Bizim davayla ilgili olduğunu nerden biliyorsun ? "
"Komserim bu seferki kayıp değil. Kaçırılan dersek daha doğru olur. Bu sefer bir profösör kaçırılmış."
Kenan sabırsızlanmış ve Eray’ın sözlerini bölmüştü.
"Profösörün bizim davayla ne ilgisi var ? Onu nerden çıkardın şimdi ?"
"Komserim beş yıl önce bizim şu intihar eden tefeci Rıza yakın arkadaşlarmış bir dönem. Galiba hemşericilik bağı falan varmış. O yıllar arada bir görüşürlermiş."
" Eee başka..."
"Ha ! Asıl haberi söylemeyi unuttum. Komserim bir ip ucu daha bulabiliriz bu sefer. Çünkü kaçırılma esnasında bir görgü tanığı var. Hemde kaçırılan profösörün yanındaki kız arkadaşı."
Bu sözleri duyan Kenan bir anda ip ucu bulacağı ümidiyle gözleri ışıldamıştı. Kenan yine soruları sormak için dudaklarını aralamıştı.
"İhbar ne zaman gelmiş peki ? Bu arada sen bu gece eve gitmemiş miydin ? "
"Komserim ihbar saat 4.30 sularında gelmiş. Eve gitmiştim ancak dava dosyalarıyla ilgili birkaç notu almayı unutmuşum. Sonrasında evraklara dalmışım vaktin nasıl geçtiğini fark etmemişim. Zaten bu esnada profösör ve tefeci Rızanın ahbablıklarını öğrendim. Yoksa şu an bu haberi yarın sabah öğrenecektik yani. Salih komserime söyleyince o da sizi aramamı söyledi"
Kenan, Eray’ın bu özverili ve hırslı çalışmasını içinden taktir ederken tekarar konuşmak için dudakları aralanmıştı.
"Aferin evlat. Bana gençliğimi hatırlatıyorsun sen. İşte bu yüzden seninle çalışmayı seviyorum" derken dar ve tenha sokaktan işlek caddeye çıkmışlardı. Her tarafta yeni yıl kutlamalarından kalan kutlama artıkları ve yılbaşı gecesinden kalma son alkol almış bir kaç kişi dışında kimsecikler yoktu.
Birde sokakları temizlemeye çıkmış olan temizlik görevlileri vardı. Gidecekleri adrese on dakikalık bir yol kalmıştı. Şehrin bu caddesinin hareketsizliğin tersine bir başka caddesinin arka sokağında başka bir hareket yeni başlıyordu. Bu hareketliliği sağlayan kişi ise beyaz önlüklü adamla bir profösörden başkası değildi.
************ ************** *********** ***********
Beyaz önlüklü adam bodrumunda giyindiği beyaz önlük gibi olmasada yine beyaz bir tutul giymişti. Kullandığı minibüsü büyük caddeden ayrılıp sessiz sokağın kendi bodrumuna yakın olan tarafına park ettikten sonra ağzında yine o keyf aldığı ıslığı kısıkta olsa çalmaya başlamıştı.
Minibüsün arkasında duran daha yarım saat önce avladığı profösör hareketsiz bir şekilde yatıyordu. Minibüsün arkasına geçen beyaz önlüklü adam etrafı kolacan etmekten ziyade sakince bakındı soğuk kanlılıkla. Minibüsün arkasındaki profösörü hiç zorlanmadan omuzuna yük taşır gibi atarken ağzındaki ısıkla melodisine devam ediyordu.
YORUMLAR
DİLEK YILDIZI
abim en derin sygılarımla....
Merhaba polisiye karışımı...akıcı ve duru...Okumak yormamakta...Anlatım çok güzel...tebrikler değerli kalem...
DİLEK YILDIZI
saygılarımla...
Bu serinin kitaplaşmış halini okumak isterdim. Gözden geçirilmiş, eleklenmiş, okur sofrasına hazır edilmiş halini...İnşallah mümkün olur.
Saygılar.
DİLEK YILDIZI
yazılarınızı okudum yorumlarınıda. O kadar güzel yorumların üzerine inanın birşey yazmaya cesaret edemedim yazamadım...Kaleminiz kadar yüreğinizin güçlü olduğunu öğrendikten sonra size içtenlikle yorum yazmak istedim. Uzun süredir yazdığınız ve felaket derecede okumuşluğunuz ve kelimelerle düz yazıda oyuncak gibi oynadığınızı görebildim.yazmam iyi değil ama okumam biraz daha iyidir. Siz kelimelere öyle sihir yapmışsınız ki müzikteki notaların birleştiği bir senfoni oluşturmuşsunuz. işin içine bir de mütevazı tarafınızı koyunca mozartın klasik müziklerine dönmüş muazzam eserler yazmışsınız (bunları umarım yağcılık ve iltifat anlamazsınız) bunu bilerek msj yerine yorum olarak herkesle paylaşmak istedim.
Kibirinizi öldürmüşsünüz yüreğinizdeki ışıkla herkese bir zerre ulaştırmanın peşinde olan güzel kalbinizin ucuundaki kalemle yazdığınızı biliyorum. Benim gibi imla özürlü ve rast gele yazan bir amatörü okumanız bile verdiğiniz değerin göstergesi zaten...
eğer bir amatörü azda olsa yetiştirebilecek zamanınız ve sabrınız olursa her zaman görüş ve önerilerinizle eksik ve hatalarımı düzeltmek isterim. her zaman dediğim gibi USTA olamam ama en azından kalfa olmak isterim. Bunu öykü alanında yapmak isterim tabiki....
tekrar değerli yorumunuz için teşekkür eder. her zaman da yardımlarınızı beklerim..... ( SELAM VERDİK BORÇLU ÇIKTIK DA DEMEYİN SAKIN :-)
bir amatörden en derin saygılar.....
Aynur Engindeniz
Bu öykü şu ana kadar sitede okuduğum en sürükleyici seri öykülerden biri. Bazen ufak tefek yazım hatalarımız oluyor. Ama bunlar yazdıkça aşılacak şeyler. Önemli olan kurgunun sağlıklı ve sürükleyici bir şekilde ilerlemesi. Ayrıca sabrınıza da hayranım:) Ben asla bu kadar uzun yazamazdım. Bir roman başlamıştım 300. sayfaya geldim hem sıkıldığım hem de beğenmediğim için bir tuşla siliverdim altı aylık çalışmayı:)
Tekrar güzel sözleriniz için teşekkür ediyorum. O sizin güzel bakışınız bence. Burada hepimiz aynı düzeydeyiz. Hepimiz edebiyat aşığı ve öğrencisiyiz.
Sizi listeme almıştım zaten.
Saygılar.
DİLEK YILDIZI
Bir şeyden çok sızı duydum. Bakın bir çöpünüz olursa bana verin ne olursunuz silmeyin bir tuş değil o bastığınız silme tuşundaki kantiryoların sığacağı kadar süre sizin çöplerinizi toplamaya hazırım. Çok üzüldüm keşke öncesini görebilip dur diyecek bir büyücü olsaydım ....
Ben şu an A harfindeyim ve sizin mütevazı yanınız ben V deyim desede siz Z yi geçip lafabeyi incelemktesiniz bana göre.
Bugün bana öğrettiğiniz cümle içinteki zaman kipleri için herkesin huzurunda size teşekkür etmek bir onurdur benim için... Ve en azından belki de becere bilirsem serinin bundan sonrasında zaman kiplerine daha dikkat edeceğim sıfıra inidiririm demesem de aza indiririm en azından...
Bu benim güzel bakışım değil.ben kör değilim. ben körsem eğr gördüğüm o yorum zincirini yapanlarda kör demektir. O zaman karanlıkta bir birini görenler kör yada güzel bakıyor denemez..( körlük gözle alakalı konuşmadım zaten biliyorsunuz ama parantez açmak güzel yorumu okuyana)
sizin hem gönül kaleminiz hem yazan kalemeniz hattat olmuş ( iltifat anlamayın )
tesadüf diye birşey yok onu bilirim....Gecenin gündüzle gündüzün geceyle kalemin kağıtla tesadüfü olmadığı gibi....Ruminin Şemsle karşılaşması gibi...hiç birşey tesadüf değil....
hoş bulduk ne güzel...
SAYGILARIMLA...
Aynur Engindeniz
Söyleyebileceğim tek şey, size sonsuz ve hayırlı başarılar dilemek. Elimden geldiğince takipçi ve destek olacağım inşallah.
Saygılar.
Roman ya da uzun hikaye gibi.
Anlatım akıcı ve hızlı. dilerim içerik de dolu dolu olur. Şok bir final de çok yakışır.
hızlı anlatılan olaylar uzarsa tez unutulur. Okuyucu kopabilir.
Kaleminizden güzel şeyler çıkacak inşallah.
Başarılar dilerim.
selamlar.
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI
o yorum yazan ellerine sağlık.
ellerinden öptüm...