- 795 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
UMUTLAR PARÇALI DA OLSA, HEP YAŞANASI!
Kocaman bir yılı daha geride bıraktı insanoğlu. Acısıyla, tatlısıyla, mayhoşuyla, olayıyla, terörüyle, savaşıyla, iç ayaklanmasıyla, depremiyle, fırtınasıyla, yağmuruyla, çamuruyla, velhasılı doğa olaylarıyla, insan olaylarıyla, günahıyla ve sevabıyla 365 günlük periyod sona erdi, insanlar arkasında bıraktıkları anılarıyla, not ettikleri yaşanmamışlıklarıyla, hayal ettikleri bir yaşamın penceresine yaslanarak el salladılar giden yıla, avuç açtılar yeni gelen bir umuda.
Yılın son çeyreğinde oldukça hummalı bir süreç yaşadı Türkiye’m. Şike olayları, iç meselelerimiz, komşularımızdaki vahim durumlar, insanların birbirlerine olan hıncı, liderlerin bu değişim süreçlerine direnci, fotoğraflarda kalan olumsuzluklar, dosyalarda sürecini bekleyen davalarla ve yine de her şeye karşın yeni umutlarla, yeni beklentilerle çalışan yelkovan ve akrebin birlikteliği, yırtılan takvim sayfalarının yerini alan yepyeni sayfalarla, o umut pazarındaki haykırışlarla gelip geçecek yeni bir yıl daha işlendi hayata, içerisindeki meçhul davalarla.
O umut yolculuğuna bir nebze beklenti sürüp yeni yıla farklı dileklerle girdi milyonlarca insan. Şans oyunlarına paralar yatırıldı, milyonda bir umut arandı dönen topların o nazlı yuvarlanışında. Kimisi çeyrek biletle, kimisi o beklentisini yarım ekmek arasına sıkıştırarak, kimi de ‘tam olsun, benim olsun ‘diyerek o umut tenceresinden pay almak istedi.
Yeni yılın ilk ışıklarıyla birlikte bir gece öncenin yorgunluklarına aldırmayarak hayata koyuldu insanlar. Ceplerindeki umut artıklarıyla yeniden yola düştüler, umutlarının karşılığını aradılar bu soğuk kentin sokaklarında, caddelerinde. Yitirdikleri düşlerini aradılar. Numaraları butonlara yükleyerek önce en uç noktadaki umutlarını, ardından teselli ikramiyelerini aradılar. Kimi hüzne sarıldı, kimi ‘Bana ne zaman çıktı ki, şimdi çıksın!’ diyerek kendini pohpohladı, şansına sitemler okudu, kimi de varlığına tutunarak bu kentin kaldırımlarını arşınladı, her şeye karşın umudunu başka bahara sakladı.
Bu ömür hapishanesinde o biriktirilmiş miktarların dağılımı da ilginç oldu. 4 talihlinin biri belli oldu yeni yılın ilk ışıklarıyla. 75 yaşındaki bir çiftçiye isabet eden umut şunları dedirtti birçoklarına, ‘O yaştan sonra çıkacak parayı istemem’, ama yine de ne olur olmaz, yan cebime koy! Dedirtircesine 10 milyon Türk Lirasının dizilimini, hayatımızdaki yerini ve değiştireceği düzeneğini hayal ettirdi bizlere.
Ne yapardık dedik ‘bize çıksaydı!’ Ben kendi adıma farklı bir hayal kurmak istedim örneğin. 10 Milyon TL. 4/1’e de bölünse umut öncelikli olarak bu parayla uzun bir gece uyumak isterdim. Farklı açılardan hatıra resimleri çektirirdim, mutlu aile bireyleriyle. Oğluma, kızıma, damadıma, torunuma, soyuma, komşuma harçlık dağıtırdım, karınca, kararınca!
‘Gören gözün hakkı var’ diyerek, ama o paylaşımın tadını çıkararak, yüreğimdeki paylaşım kriterlerini de aşmayarak bir plan yapardım, ‘Piyango parası kimseye yaramamış’ diyenlere inat. ‘Dünya malı dünyada yenir’ diyerek bir dünya turuna çıkardım sevdiklerimle. Kimse gücenmesin diyerek, kimse darılmasın diyerek ısrar edenleri de bir karavana yükleyerek, ‘Nerde akşam, orada sabah’ yıkıldığımız yere çadırımızı, çulumuzu sererek bu dünya coğrafyasını yerinde izlemeyi, yerinde yaşamaya giderdik.
Bazılarına hayal gelen, bazılarının bu hayali yaşama şansı var iken hep erteleyen olmazdım anlayacağınız. Allaha şükür sağlığım yerinde, yüreğim aşka sevdalı ve imkanım var iken o poz poz aldığım para destelerinden yaşama serperek, o para destelerinin üzerine varlığımızı yükleyerek kilometreler aşıp, o mutluluk çorbasını kaşık kaşık yutup ve nerede yorulduk uykulara dalıp, nerede uyandık yeniden hayata karışıp uzun bir yolculuk yapardık hep birlikte. Kavga etmeden, dargınlıklara düşmeden, su borcu, telefon borcu, kredi kartlarımızı denizlere atıp, kredi borçlarımızı sıfırlayıp, ertelenmiş hayallerimizi ucu ucuna ekleyip bu hayal okyanusunda kürek çekerdik. Birimiz yoruldukça diğeri dümene geçer, hep sevgiyle, hep mutluluk türküleriyle o yaman denizleri heybemizdeki umutlarla bir çırpıda geçer, sevginin adalarında şölenler kurardık.
Hayal içinde umut aramaktı belki yaptığım. 75’lik çiftçinin yerinde olmak istemezdim. O yaştan sonra bile olsa insanın yapacağı çok şeyler olmalı aslına bakarsak, ancak ben yine de kapımı çalmamış bir umudun peşine takıldığım için kendime kızdım. Nedenine gelince! Hayat üç boyutlu bir film. Doğum, yaşam ve ölüm. Ben 2’nci perdede kalıp, bize biçilen o ömür mintanına daha bir sarılıp, yedeğimdeki umutlarla mahmuzluyorum hayat atımı bundan sonraki sürece. Ocağımda aşım, yatağımda aşkım, odamda ışığım, penceremde güneşim ve yüreğimde yaşamak ateşi var iken hala, yaşamayı çok seviyor, umutların mor boyalı dağlarından mutluluğa el sallıyorum.
Selahattin YETGİN
YORUMLAR
Güzel bir yazıydı.. Güzel hayaller, iyi niyetli düşüncelerinizle hep var olsun..
İkramiye dedinizde, kendimi düşündüm.. İçimden bir ses bu yıl, bir bilet al dedi.. Tam karar verdim, alacaktım.. Vazgeçtim.. Yani para insanın hayallerine kavuşmasını sağlayacak tek şey değil ki, para yalnızca onları kolaylaştıracak bir araç.. Ne anlamı varki, böyle gerçekleşmiş hayallerin.. Herşeyin emek verip, kazanılması güzeldir.. Kolay olanın bir kıymeti kalmaz insanın gözünde..
Ne çok gevezelik yaptım ama kırılmazsanız size samimi bir itirafta bulunmalıyım..
Ben yakıştıramadım bu yazıyı, bu sayfaya, hep o aheste, aheste akan kalemin sihirli cümlelerinin yerini birgün olsun aldı diye belki :)
Saygılar..
Selahattin YETGİN
Teşekkür ederim.
düş evi perisi
Ondan huysuzlanyorum, siz bakmayın bana rotanıza bakın.. Aslında iyide oldu, uzun zamandır yorum yapmak istiyordum yazılarınıza, hemen sonra uykuya dalmasam bugün bu yazı ilede bu düşüncelerimi size iletmiş oldum.. Kaleminiz baki olsun efendim..
Klasik yazılarınızın dışında ama çok isabetli tespitlerin olduğu hoş yazınızı okudum. Çok sınırlı zamanım olduğu için siteye uzak kalıyorum bu aralar. Yorum yapmasam da ara ara uğramadan da edemiyorum.
Böyle de güzel yazıyorsunuz. Kutladım.
Sevgi ve selamlar.
Selahattin YETGİN
sevgiler, selamlar.
Selahattin YETGİN
Yürek teşekkürlerimle.