İnsanlığımızın düştüğü batıl tuzaklarından ; Noel

• 28 Aralık 2011 Çarşamba 13:48:33

Ne oldu da bu toplum bu kadar çok çabuk deyişti? Daha dün İngilizler, Ermeniler, Suriyeliler… şunlar bunlar; Ülkemizi dört bir yandan kuşatıp,insanlarımıza zulüm ediyorlardı, insanlarımızı Türklüğünden, Müslümanlığından dolayı hücrelere tıkıp tahrik ediyorlardı. Psikolojik yönden baskılar uygulayıp Türklüklerine hakaret ediyorlardı. Şimdi ne oluyor insanımıza ki bu insanlarla kardeş olmaya çalışıyorlar, onların bayramlarını kutlayıp, onlarla aynı bir ortamda yaşayabilmeyi düşünüyorlar. Asıllarını inkar eden topraklarına sahip çıkmayan, kendi atasının kültürü,şanlı tarihi var iken; batıya ve batıla yönelen bir toplumla karşı karşıyayız maalesef.
Bir Ermeni ölür ; bizim Türkler “hepimiz Ermeniyiz” sloganları atar, bir yılbaşı gelir insanımız ; İsa peygamberin doğumu diye batıl batağına batar, bir AB olur insanımız AB’ye girmek için karısına kızına söz geçiremez, soyadı kanununda onda bunda değişiklik yapar ve insan hakları kadın hakları yalanlarıyla ailelerimizin can damarlarına kadar, yediğimiz içtiğimiz her şeye AB’nin sözü geçer.
Biz kim oluyoruz da Filistin,Lübnan, Irak, Afganistan gibi Müslüman ülkeler de ve Müslüman olmayan,dünyanın bir çok yerinde ki katil,Siyonist toplumların zulmü altında olan kardeşlerimizi düşünmüyor,onların çektiği acıları göz önüne almadan, hem de o katil, Siyonist toplumların bayramıdır, eğlencesidir deyip yılbaşı kutlamaları yapıyoruz? Soruyorum ; bunu içinize sindirebiliyor musunuz ? yapılan bunca vahşete rağmen hala yüreğiniz el veriyor mu; yılbaşı çekilişine,Noel kutlamalarına, Hıristiyan ve Yahudi adetlerini kendi güzel vatanımıza taşımaya? Vatanımızı o pisliklerle kirletmeye hala göz yumabiliyor musunuz?
Kürtler, Türkler diye ayırmıyorum insanlarımızı, fakat BDPli olan Kürtlerin Hıristiyanlaşması ile ilgili haberleri çoğumuz gördük. Özellikle BDPli, ülkemizde yeni bir Kürt devleti kurmak isteyen, Kürt yönetimi isteyen insanlarla aynı topraklarda yaşıyoruz. Bu olayı da bir Hrıstiyan Yahudi olan Siyonizm’ in Türklere Müslümanlara yaptıkları zulmün, perde arkasında ki bir oyunun parçası olarak görüyor ve her Kürt’ün de böyle apaçık bir oyunun kuklası olmadığının da bilinmesini istiyorum.
Evet her Kürt ve Türk kardeşlerimiz de oynanan oyunlarda kukla niyetine kullanılmıyor. Toplumumuz da gerçekleri gören,düşünebilen, ona buna maşa olmayan insanlarımızda var, çok şükür. Türk olsun, Kürt olsun, Laz olsun, dadaş olsun hepimiz bu topraklarda yaşıyorsak bu toprakların hakkını vermek zorundayız ve kötülerin kötü emellerine kullanmalarına izin vermemeliyiz. Eğer insanlarla bir beraberlik içerisinde, kardeşlik içerisinde yaşamak istiyorsak önce kendi kardeşlerimize sahip çıkmalıyız, onları korumalıyız, onların iyi kötü günlerinde yanlarında olmalıyız. Diğer toplumlarla da kardeşçe geçinmeliyiz tabiî ki, ama gerektiğinde duvar örecez araya, gerektiğin de de paspas olacaz ayağa. Ama kime duvar örülür,kime paspas olunur bunun bilincinde olmamız gerek.
Ülkemizde ve tüm dünyada mazlumların kanını akıtan batının, Siyonistlerin eğlencesi bize mi kaldı? Onlar bizim bir Mevlit kandilimizi, bir mübarek bayramımızı kutluyor mu ki, bize bir dostluk mesajı gönderiyorlar mı ki bizde onların saçma sapan,ipe sapa gelmez günlerini kutlayalım….
1 ocak demek Mekke’nin Fethi demek. Fetih coşkusuyla, Kur’an la, aile muhabbetiyle başlanan bir yeni yıl diliyorum; güzel vatanımın sadık evlatlarına…