Sn Alkan hiç müsade ederlermi uyanmanızı uyandırmanızı isterlermi.
en kolay yönetilen topluluklar sürüleşen toplumlardır.
Çok teşekkürler sizin gibi cesur aydınların sayılarının artması dileğiyle.

BİR MİLLET UYUYORSA UYANDIRMAK KOLAYDIR.UYUMUYOR DA UYUYOR GİBİ YAPIYORSA NE YAPARSANIZ NAFİLE, UYANDIRAMAZSINIZ (İNDRA GHANDİ

Söylediğiniz olursa toplumu nasıl uyutacaklar?
İstedikleri buydu zaten. Başardılar.
Bilinçli toplum olmak istiyorsak, bize dayatılanlara itibat etmeyeceğiz.
Ancak toplumun bir bölümünün de bilinçlenmeye, aydınlanmata istekli olduğu görünmüyor.
İmmanuel KANT bakın ne diyor;
Aydınlanma, İnsan’ın kendisinin sorumlu olduğu gelişmemişliğinden kurtulmasıdır.
Gelişmemişlik, bir başkasının yönlendirmesi olmadan, kişinin kendi aklını kullanamamasıdır.
Eğer bunun nedeni akıl yoksunluğu değil, bir başkasının güdümü olmadan aklı kullanma kararlılığı ve cesaretinin yokluğuysa, o halde, gelişmemişliğin sorumlusu kişinin kendisidir.
Aydınlanmanın şiarı şudur; “ Sapere aude!”
“Kendi aklını kullanma cesaretini göster!”

Yazınızı beğenerek okudum. Tebrik eder, saygılarımı sunarım.

Kendi eşini idare etmekten acizlerin toplumu, ailesini idare etmekten acizin devleti idare etmeye kalkmasını şöyle bir düşünürseniz.
Tuncay Günay gibi herkesin deli diye topa tuttuğu adamın attığı taşın halkalarına bir bakınız.
Atatürk'ün kurduğu partinin kimlerin eline geçtiği ve kadrosunun kimlerden oluştuğunu ve hâlâ iskeletinin değiştirilmekte olduğunu bir düşününüz.

Bazan diyorum o sözünü ettiğiniz programlara tesadüfen takılan toplumumdaki sözünü ettiğiniz konulara yabancı insanlarımıza, imreniyorum.

Bu toplum, ne zaman siyasîlerin kuklası olmayacak, onlara el-pence divan durmayacak duruma gelecek, o zaman bunları takip etmekten haz alacağım. Yoksa dedesinin miras bıraktığı partide körükörüne partizanlık yapan bir toplum haz vermiyor.

Fransa'nın şu son alacağı karar öncesi, olur olmaz şeyler için meydanlara toplumu çeken kuruluşlar, neden:
"-Fransız mallarına hayır!" diyemiyor?
Onun için kimseyi suçlamayınız.
Bırakınız o bilinçsizler bari eğlensinler. Bilinçlilerin elinden birşey gelmediğine göre...

Keşke ben de bilmeseydim.

Paylaşım için teşekkürler.

Değerli şair ve yazar Arkadaşım,
Her şey istiklal Savaşından sonra başladı. Bu güne kadarda 80 kusur sene geçti. Tabiki yılan bile seksende zehirini zerk eder, kinini çıkarır, intikamını alır. Bunlar yeni değil derken, hastalığınseyrü sülüku hekim için önemlidir. allah tanımayan , peygamberini bilmeyen, ehlibeyt denen kandillerden haberi olmayan,insandan ne beklersin. Hele birde ceddi, İstiklal harbinde samanlıkta saklanan bir nesil Kalkıpta İlk Cumhurbaşkanı Veya Son cumhurbaşkanı kim isim mi billir. İnsan merak eder google.de araştırır bakar kim bu sevmedikleri insanlar. Buna bile tenezzül edilmiyor.

Salimen şunu arz etmek isterim ki; Nufusumuz 13 milyon iken bulaşan hastalıkların mikroplarının kaynağıyendien tesbit edilmelidir. Ve o zamanda , bu zamanda gerekli tedaviyi ve tıbbi uygulamayı yapmayanları, görevlerini ihmal edenleri, veya görevlerini kasten suistimaledenleri tanımalı ve millete arz etmeldir. Hala geç kalınmış değildir.

Çalışmalarınızı tebrik ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum..
Saygılarımla,


Mustafa Mesut DURMUŞ

SAYGILARIMLA,