UNUTULMAYAN DAVALAR
UNUTULMAYAN DAVALAR
DAVA : Hukuksal korunmanın bir hüküm ile korunması için yargı organlarına başvurma.
İnsanlık tarihi kadar eski olan bu konu, her zaman insanları, toplumları, siyasetçileri ve hukuk alanını hep yakından ilgilendirmiştir.
Geçen zaman içerisinde belirli davalar iz bırakmıştır. Bugün de devam eden kimi davalar insanlık belleğinde iz bırakacak unutulmayacak ve hukuk fakültelerinde ders olacak ve ders alınarak hukuk tarihine geçecektir.
İnsanlık tarihinde unutulmaz izler bırakmış davaları, avukat Argun BOZKURT’ un önemli bir çalışması olarak “DAVALAR “ isimli kitapta toplayan ANKARA BAROSU, bu önemli eseri hukukçulara ve halka sunmuştur.
Tarih içerisinde geçmişten günümüze uzanan süreçte evrensel boyutlarıyla iz bırakan ve ders alınması gereken davaları burada kısaca anlatarak, günümüze ve geleceğe ışık tutmasını umuyorum.
-Sümer’de Bir Ceza davası :
Binlerce yıl önce Mezopotamya topraklarında yerleşik ve çok gelişmiş bir devlet kuran, halkın huzurunu ve güvenliğini sağlayacak yasalarını tüm ülkede uygulansın ve bilinsin diye kil tabletlere ve büyük levhalara yazarak halkın göreceği önemli noktalara asan SÜMERLER kralı (hukukçu Gudea ) bir gün Fırat kıyılarında dolaşırken küçük bir kız çocuğunun cesedine rastlar.
Küçük yaşta bir cinayete kurban giden bir kız çocuğu ile ilgili dava suçlunun bulunması ve yargılanması seyrini anlatır.
-Orestes’in Yargılanması :
Mitolojik bir efsane olan bu dava,insan bilinçaltında yaşayan karmaşayı Oidipus kompleksini hikâye eder ve hukukçulara felsefi,sosyolojik,hukuki ve psikolojik alanda ışık tutmaya çalışır.
-Eşek Arıları (Yargıçlar ) :
Aristofenes, Eskiden Atina’da mahkeme zabıtları ve kararları tahta üzerine sürülen bal mumu üzerine iğne gibi sivri şeylerle yazıldığı için ,bu oyununda yargıçları anlatmakta ve onlara bal arısı yerine eşek arıları demektedir. Bu bir komedyadır…
-Sokrates’in Yargılanması :
Çağının en önemli düşünürü ve öğreticisi Sokrates, İ.Ö. 399 yılında ,devlet tanrılarına sadakatsizlik ve gençleri zararlı yollara sürüklemek ile suçlanır ve mahkemeye çıkarılır. Sokrates’in burada yaptığı konuşma unutulmadı ve hukuk tarihine geçerek baş tacı edildi. Düşünmenin ne demek olduğunu, özgür düşünceyi ve düşünceleri savunmayı temel ilke edinmiş ve çağlara ve çağlar ötesine damgasını vuracak savunmasıyla Sokrates hukuk ve insanlık tarihinde saygın yerini almıştır.
-İyi Konuşan Köylü ve Mısırlı Hakim :
Tuz ülkesinde yaşayan ve geçimini tuz ve bitkiler satarak sağlayan bir köylünün Mısır’a gideken başına gelenleri hikâye eder. Ve dava sürecinde köylü ,hakime şöyle seslenir:
“ Ey Yüce Hakim! Halk size büyük güven besliyor; onlara zorbalık için değil, siz,adil hükümler vermek için tayin olundunuz” der.
-Hz.Ömer’in Adaleti:
Adaleti,cesareti ve devlet yönetimindeki üstün başarıyla meşhur olan Hz.Ömer, tüm insanlığın örnek gösterdiği ve kullandığı “ Hz. Ömer’in Adaleti” tabiri ile adalet örneği olmuştur. Burada örnek davalar anlatılmaktadır.
-Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’in Yargılanması :
Haksız,yersiz,kanunsuz ve keyfi suçlamalarla,peşin hükümlü, Nemrut paşa başkanlığında düzmece bir mahkeme tarafından ,birilerini memnun etme adına , İstanbul’da İngiliz ve >Fransız askerlerinin tüfekleri gölgesinde aceleyle 10 Nisan 1919 günü idama mahkum edilen Boğazlıyan Kaymakamı Kemal Bey’in davası esas yüzleşilmesi gereken bir dava olarak durmaktadır.
Kemal Bey’in cenazesi başın da konuşan Hukuk Fakültesi öğrencisi şunları söylüyor:
“Kemal ! Sen şu anda toprağa verdiğimiz bir çiçeksin.Orada büyüyecek dalların o kadar dikenli olacak ki,seni bu akıbete layık görenlerin hepsini paramparça edeceksin…”
Geçmiş davalardan ders alarak günümüz davalarına bakmak, öncelikle görevli hakimlerin ve sonra da hepimizin büyük bir insanlık borcu olmaktadır.
YAHYA AKSOY
YORUMLAR
çok aydınlatıcı ve değerli bir yazıydı.
bir toplumdaki düzenin sağlanması, insanların haklarının, canlarının, özgürlüklerinin korunması, mallarının zarar görmemesi gibi... bir çok nedenden dolayı oluşturulmuş bu kurallar toplumun dimdik ayakta durabilmesi bakımından çok önemlidir diye düşünüyorum. bir toplumda hukuk kurallarındaki yaptırımlarda ve işleyişinde bir problem varsa o toplumun temelleri sallanır ve zamanı gelince de çöker bence...
'devletin kağıdının yüzü en keskin kılıçtan bile keskindir'
görevler tam yapıldığı sürece!
emeğinize yüreğinize sağlık. varolsun kaleminiz
saygılarımla
ipekyolu
Geçmişte ,günümüzde ve gelecekte hep gündemde olmujş bir konuya dikkat çekmek istedim.
Teşekkürlerimle selam ve saygılar.