KABUL GÖRMÜŞ TANRI KAVRAMI ÜZERİNE
KABUL GÖRMÜŞ TANRI KAVRAMI ÜZERİNE
Sonsuzluğun içinde bir yerlerde bulunabilme imkanın ne kadar ?
Çıkış öykün insanoğlundan kaynaklandığı gibi yeri geldiğinde de kayboluş öykünü tekrar insanoğlu yazacaktır
Sessizliğine gömülmüş bekliyorsun belki de ...
Ama ne için kim için ?
İnsanoğlu için mi?
İnsanoğlu senin suskunluğunu bozacağın günün telaşında
Bu yuzden seninle ayrı düşmüyorlar.
Aslında kabul görmüş olana sarılmaktan başka çareleri olmadıklarını düşünüyorlar fakat dile getiremiyorlar.
Korkunun temelleri üzerine kurulmuş birçok inanç dizileri öngörülmüş olan.
Ya da kendisinde, kuşkuyla bakabilecek bir yön bulamayan insanoğlunun köşeye sıkıştırılma çabası olarak da adlandırabilirmiyiz?
Şöyle ki insanoğlunun genetiğinde yoktur itaat etmek.
Peki nedir bu beklenti çıkmazı?
Bir beklenti çıkmazı yok aslında
Bu insanoğlunun vicdani iç çatışmasına ( alışılagelmiş kurallara aykırı davranma sonucu beliren huzursuzluk) vermiş olduğu rahatlatıcı etkenler adlı yazarlık tecrübesinden geliyor
İnsanoğlu senin olmayan varlığını kendi iç huzurunda keşfetmetmeye çıkıyor.
Fakat farkında olmadan keşfinin sonunda seni beklerken yine kendini buluyor.
Hiç kimse insanoğlunu yaptıkları için sorgulama hakkına sahip olamaz .
Her zaman söylendiği gibi madem özgür bir arade söz konusu, o zaman hiç kimse özgür bir iradenin yaptıklarını yargılayamaz( ölçeklendirmeye gidemez)
Özgür iradeyi doğru yönde kullanmaktan bahsedenlere ise verilcek tek cevap ; kime neye göre doğru veya yanlış?
Bilinmeyenler içinde yüzen insanoğluna kim sınır getirebilir ki?
İnsanoğlu belirli bir düzen içerisinde birtakım kurallar dizinini bir başka insanoğluna sunarken , herşey tekrar tekrar insanoğluna çıkarken kurgudan ibaret olan bir Tanrıya ne derece ihtiyaç olabilir?
YORUMLAR
" Sıfır"...
"0"...
En mükemmel ve en kusursuz sayı. Yokluk ve varlık .İçerisinden her şey çıkaran, içerisine her şeyi toplayan sonsuz tarafsızlık. Hayır ve şer’den nasibini almamış sonsuz boyut. Ne ile toplarsan topla tarafsız, nereden çıkartırsan çıkart etkisiz, ne ile çarparsan çarp kendine çeviren güç. Hiç bir varlığın bölemediği değer. Sıcağın soğuğun olmadığı, iyiliğin kötülüğün barınmadığı yer. Artının eksinin yok olduğu kutsal mekan.. ( Sıfırın Tanrısallığı adlı yazımdan)
İnsani ve algılamaya dayalı kalıplaşmış duygu ve düşüncelerden uzak,sürüden ayrık ve alışılagelmiş tüm inançların dışında kendini özgür bırakanların algısına açık bir yazı ...
Tebriğimle...
insan tüm canlılardan farklıdır; zeka ve akıl...
insan bir duygusal boşluk hisseder... her insan!
bu boşluk; başka bir insanla, hayvanla vs... ya da bu boşluğu doldurabilecek başka
arayışlara girer, aklını ve zekasını kullanarak, kendinden ve herşeyden üstün olan
ilahi bir güç meydana getirir ve böylece insan inanma ihtiyacını
karşılamış olur...
Sonuç olarak insan, hayali olarak kendinden daha da aciz ilah meydana getirmiştir...
diğer taraftan, hiç bir ilahi varlığa inanmayan insan; yine kendisi gibi etten kemikten başka bir insana inanır... Özü, ruh ve düşüncedir...
bir çok örnek verilebilir...
tabiki değişmeyecek olan şey, ne bir kavramdır, ne düşünce, ne duygu, ne tanrı...
O tek yaratıcı olan Allahtır...
agnost; güzel bir yazı okudum... anlamlı ve dikkat çekici
içerik olarak harikaydı ve cümlelerin yalın olması ayrıca hoşuma gitti...
saygılarımmm
agnost
peki size bir sorum olacak izninizle.. bilinmeyenler içinde yüzen bu insanoğlunu kim yaratmıştır?
sıradan boyalarla yapılmış bir resme bile baktığımızda mutlaka bunu resmeden birini düşündüğümüze göre, bu kadar müthiş bir sistemle çalışan insan vücudunu, akıl ve iradeye sahip olan bu mükemmel varlığı kim yaratmıştır?
bir saniye yanlış hareket etse bütün evrenin yok olmasına neden olabilecek yıldızları, gezegenleri bu derece düzenli, intizamlı döndüren güç nedir?
her şeyi anladık ta tüm bunları neye bağlıyorsunuz??
saygılar...