KIRMIZI GÜLLER BÖLÜM 3

• 15 Kasım 2011 Salı 22:58:30

Genç adam, arkadaşlar ben buraya Amerika’ dan geldim .
Sizin buradaki çalışma düzenine alışıncaya kadar eski müdürünüz yine sizlerle olacak. Bu süre bir ay da olur on beş gün de olur. Bu bu sizlerle tanışıp işlerle ilgilenmeme bağlı. İnşallah iyi anlaşırız. Hadi şimdi işimize bakalım .

Herkes işinin başına döndü, o gün öylece geçti gitti.

Akşam mesai bitimi Selmacık yine ceketine sıkıca sarılıp çıktı, dışarı buz gibiydi. Hızlı adımlarla durağa gitti. Bereket fazla araba beklemiyordu onun gideceği düzerga ha çok sık araba vardı.
Genç müdür pencereden görmüştü Selma yı bir gün önceki hali aklına geldi yine gülümsedi ne çok ıslanmıştı kız .

Selma akşam anlattı olanları yeni müdürümüz geldi deyince babası aman kızım dikkat et bu insanlara güven olmaz müdürüz diye olmadık işler ister.Biliyorsun şirkette bir bekar sensin onun için çok endişeliyim.

- Aman kızım dikkat et,
- yok babam sen merak etme ben kendimi korurum önce Allaha sığınıyorum beni korusun diye
- Biliyorum kızım sana güvenimiz sonsuz dedi.

Selma’nın işleri iyi gidiyordu yeni müdür şimdilik sadece gözlem yapıyor işleri takip ediyordu
Geldiğinin üçüncü günüydü Selma ‘yı odasına çağırdı,

- Selma hanım iki gündür düşünüyorum kendimi size nasıl af ettireyim diye bir kırmızı gül ü verdi özür dilerim o gün sizi biraz ıslattım .Ama kazara oldu bilerek değil çok kötü oldunuz özrümü kabul edin lütfen .deyip kusura bakmayın aklıma geldikçe gülesim geliyor.

- Selma gülü aldı demek aklınıza gelince gülüyorsunuz öylemi elindeki gülü çop sepetine atıp gülün o zaman dedi dışarı çıktı. İşten atılmayı göze almıştı. Kendini ne sanıyor şımarık serseri deyip masasına gitti ağlamak için kendini zor tutuyordu .

.
.

O gün akşam olmak bilmedi çok sıkılmıştı kesin işten atar bu adam beni Allah’ım sen yardım et diye dualar ederek geçti günü...

Aradan üç dört gün geçti müdürden hiç ses çıkmamıştı sessizce gelip gidiyor ama hiç konuşmuyordu sadece günaydın demek olmuştu sözleri.
Hafta sonu maaş günüydü Selma da maaşını almış işten çıkmıştı otobüse binmeden yürüdü gitti.
Müdür maaşı alınca ne yapacak diye takibe başladı uzaktan çünkü hep mantosuz gelip gitmişti.

Selma büyük bir markete girdi.Eve erzak alacaktı hep böyle yapıyordu .Aylık almaya çalışıyordu.
Markette annesi ile buluştu.

- Geldin mi kızım ?
- Evet anne neler lâzım ?
- Ben biraz aldım kızım bak arabada vardı zaruri ihtiyaçları .Biraz daha dolaştılar aldıkları makarna ,un mercimek ,pirinç, şeker, patates,kuru fasulya türü şeylerdi biraz çamaşır deterjanı falan, filan oldu.

Selma et reyonuna yöneldi,
- ayda bir tavuk bari alalım dedi annesine,
- sen bilirsin kızım.

Çocuklar seviyor diye bir paket büskivi ve küçük bir çikolata aldılar.
- Annem bu günlük yeter, zaten zor taşıyacağız, deyip kasaya yöneldiler.

Metin uzaktan takip etmişti onları...

Annesinin üzerinde de eski bir manto vardı.
Bunlar iyice fakir galiba diye düşündü.
Marketten çıkıp durağa kadar zor geldiler elleri dolu doluydu .Çok beklemeden otobüs geldi çok kalabalıktı ite kaka zar zor bindiler.
.
.

Eve geldiklerinde çocuklar çok sevindi aldıkları çok önemli değildi ama başka çareleri yoktu.
Yıl başında maaşlarına zam verirlerse biraz daha iyi olur diye dua ediyordu Selmacık.
Metin uzaktan takip edip evlerini öğrenmişti gece kondu da oturuyorlar ama çok gururlu bir kız
Deyip döndü.

AYŞE KARAN