- 553 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
RUHUM GECEYİ İÇİNE ALSIN
Bir yerlerden geçip sonraları geceyi sevemediğimiz yine o tepesini göremediğimiz sokaklar.Defalarca kadın olan...
Teslim olmam için acıya dönüşmem yeterliydi bu bölye bir kuralmıydı?Etraf sonra bu dışlanmışlığına ne derdi bunu düşündün mü?Hani beni kandırdığın o yalanlarından sonra birkezdaha sana olan (aşk diye bir şey yok ) burada bir zaaf’ım mı?
Bu tutamadığım uzaklığımı nereye sen savurduysan yeniden kendinisiyle barışık olmayan bir güne uyandı.Sensiz,acındırmaların yok,sadece geceden kalmış biraz kadınlığın ve ben bunu hiçe saydım çünkü kiminle yattıysan yine benim yanıma geldin ve aynı sözcükleri söyledin...
Anlaşılmazlığım bu yüzdendir, senin yine seni sevmen ben bu tellerden kendime yeni bir karakter yarattım,kimseye güvenmeyen ,sadece uydurduğu acılarla(sadece boşluk) kendini kandıran biraz’da o gece kandırmalarına kanan.
Sonu ne olsaydı ben seni unutamazdım,ayrılık ve ölümsüzleşirdin bende ama bunu yapmadın sen defalarca kadın olduğun takdirde ben’de kalıcı olmadın ,gecede benden arda kalanla(pencereden dışarı bakmak) yetindin.Hep iyidin (ya da değil) ama ben daha küçüğüm,üzerimi örtmeni beklerim,gidip kadın olmanı değil.
Ruhum’un bedeninde temizleyemediği bir mutsuzluk var dedimiştim,işte o bu gece haz’larımın mutsuzluğu ve hiç bir defter aynasında ağlayamayan.Tek suçu süslerin bu yoksul burjuvasında sesini duraksatmak.