- 728 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Başarının Anahtarı Nerede Gizli?
Hepimizin rolleri vardır hayatta. Bunların bir kısmını kendimiz seçtiğimiz gibi bir kısmı da dünyaya gözlerimizi açtığımız anla birlikte başlar aslında. Örneğin bir bebek dünyaya geldikten sonra neleri seçebilir, neleri seçemez diye fikir yürütürsek kolaylıkla buluruz onları. zaten bilim insanları, hukuçular, tıpçılar böyle yapmıyorlar mı ? Dünyaya yeni gelmiş o yavruya ağlamasın diyebilirmiyiz? Neden ağlıyorsun diye sorarmıyız? Tersine ağlamadığı zaman anormal bir durum olduğunu anlamıyormuyuz?
İşte doğumla birlikte gelen Roller hayatımızın temelini oluşturur. Gereklerini yerine getirmektir bizden tek beklentisi hayatın. Aslında öyle mükemmellikte beklemez kimse doğallıktan başka.
Öğrenci çalışmalı, At dolu dizgin koşmalı çatlayıncaya kadar. Anne çırpınmalı yavruları için, Gök gürlemeli, Şimşek çakmalı, Yağmur yağmalı, toprak gül bitirmeli, gül mis gibi kokmalı, bülbül güle türkü söylemeli değilmidir?
"Ya kudurmalı deniz ya durulmalı" demiyormu şair.
Herkesten herşeyden kabiliyetleri ve yaratılış gayeleri çerçevesinde değilmidir? beklentilerimiz.
Beklentiler değilmidir? davranışlarımızı belirleyen.
Alışkanlıklarımız değilmidir? davranışları ortaya çıkaran.
Davranışlar değilmidir? hayatımıza yön veren, kaderimize dönüşen.
"Sözlerinize dikkat edin, davranışlarınıza, davranışlarınıza dikkat edin alışkanlıklarınıza, Alışkanlıklarınıza dikkat edin kaderinize dönüşür" demiyorlarmı? Doğruluk payı yokmu? Söylenenlerin, Yazılanların, Çizilenlerin.
Daha somut örneklere bakacak olursak bir babadan nedir beklenilen. Kükremesi mi avazı çıktığı kadar. Onu aslanlar yapmıyor mu? Çatık kaşlarıyla bu hanenin tek hakimiyim mesajları mı? Yada Mütemadiyen asık suratımıdır? Kara bulutlar gibi görmek iztediğimiz.
Bir babadan beklediğimiz en temel duygu "GÜVEN" değilmidir? Onun kollarında güvende hissettiğimizde kendimizi gülmezmi yüzümüz. Şakımazmıyız bülbüller gibi. Okul hatıralarımızı, derslerimizi, hayallerimizi, sevinçlerimizi, kedermlerimizi paylaşmazmıyız onunla.
Bir anneden beklediğimiz en temel duygu "ŞEFKAT" değilmidir? Onun şefkati sarmaz mı her yanımızı. Dua dua olup imdadımıza koşmaz mı? Sarıldığımız zaman sıcaklığında bulmazmıyız dertlerimizin çaresini.
Hakimden "ADALET", Öğretmenden "İLİM", Doktordan "ŞİFA", Ayakkabıcıdan "İYİ TAMİR.", Pideciden nar gibi kızarmış "PİDE" değilmidir beklentimiz?
Bozacıdan Şıra, Şıracıdan Boza bekliyor muyuz? Onların birbirlerinden bekledikleri “YALANCI ŞAHİTLİK” değilmidir? Bilmem ki başarının anahtarını aramaya gerek var mıdır ?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.