- 414 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
İyiliğin Karşılığı Kaç Kat?
Zaman zaman marketler promosyonlar düzenliyorlar. Hatta artık mahalle bakkallarının kapılarına bile üzerinde, "1 ekmek alana 1 yumurta bedava" yazılı levhalar asılıyor. Marketlerdeki promosyonların ise çapı gibi etkisi de daha büyük kuşkusuz. Örneğin 2 kilogramlık deterjan alırsanız 1 kilogram deterjan da marketin size hediyesi oluyor.
İnsanlar bunun gibi bir tanıtımı duyduklarında hemen eşe dosta haber salıyorlar. Duyan duymayana anlatıyor. İşlerini güçlerini bırakıp, koşa koşa marketlerin yolunu tutuyorlar. Amaç, 1 koyup 3-5 almak.
Diğer yandan rahmeti tüm insanları kucaklayan, merhamet edenlerin en merhametlisi Allah, "Kim bir iyilikle gelirse, kendisine bunun on katı vardır" buyuruyor. Biz kullarına, genelleme yaparak bile sayamayacağımız nimet ve güzellikleri Katından lüfediyor. Karşılığında ise yalnızca şükretmemizi ve salih amellerde bulunmamızı istiyor. Bizler, karşılığının yalnızca 2-3 kat olduğunu öğrendiğimiz alışverişi yapmak için hızla marketin yolunu tutarken, yapacağımız bir iyiliğin, on katıyla karşılık göreceğini bildiğimiz halde bunda çekimser davranıyoruz. Allah nimetlerine sınır koymuyor, cömertce bahşediyor; biz ise iyilik yapmada sınır koyuyoruz.
Kuşkusuz söz ettiğim, toplumda yaygın olan iyilik anlayışı değil. İnsanlara güzler yüz gösteren, yoksullara yardım eden her insan “iyi” olarak bilinse de Kur’an’ın tarif ettiği iyilik daha farklı. Allah’ın, her davranışını gördüğünün hatta aklından geçenleri bildiğinin, bir gün Rabb’i karşısında sorgulanacağının bilincinde olarak, vicdanını kullanarak ve yalnızca O’nun hoşnutluğunu gözeterek yaptığı her şey, insandaki iyiliğin göstergesi. Ve birer salih amel. Bu şuurdan yoksun ve birileri “iyi” desin düşüncesiyle yapılanlar ise yalnızca birer “amel”.
“Kötülüğü iyilikle uzaklaştırın” buyurur Allah; kötüyü, güzel ahlaka özendirecek merhameti beğenir. Peygamberimiz (sav)’in bize tavsiye ettiği ahlak da budur. O (sav), iyiliğin karşılığını şöyle hatırlatır:
“Bir kul Müslüman olur ve Müslümanlığı da güzel olursa, Allah onun evvelce işlemiş olduğu her kötülüğü örter. Ondan sonra sıra kısasa (yani mükafat ve mücazata) gelir. Bir hasene (iyilik), ondan yedi yüz kat büyük hasene ile; bir seyyie (yani kötülük) ise yalnız kendi misli ile karşılanır. Meğer ki Allah o seyyieyi affeder”. (Sahih-i Buhari, cilt 1, s. 193-194)
Allah’ın, yapılan iyiliğin karşılığını kat kat kılmasının sırrını, dünya ve ahiret hayatını kıyasladığımızda daha iyi anlıyoruz. Dünyada her insan ortalama 70-80 yıl ömür sürüyor. Ahirette ise yaşam sonsuz. Bu geçici kısacık dünya hayatında insan, Allah’ın sınırlarını korumuş, salih ameller yapmışsa, ahiretteki karşılığı sonsuz iyilik ve güzellik oluyor.
Sonsuz, asla bitmeyen, tükenmeyendir. Hiçbir sayıyla ifade edilemez. O halde Allah, kısacık dünya hayatında yapılan az sayıdaki iyiliklere, 10 kat, 100 kat, 1000 kat değil, sonsuz iyilikle karşılık vermeyi vaat ediyor. Sonsuz yaşam, ruha haz veren sonsuz güzellikler ve nefislerin arzu ettiği herşey; asla bitip tükenmesi olmayan.
Karşılıksız armağan eden Allah. rahmetiyle geniş, iyi kullarını seven, onları rahmet ve rızasına erdiren, sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya tek layık olandır.
Böylece Allah, dünya ve ahiret sevabının güzelliğini onlara verdi. Allah iyilikte bulunanları sever. (Ali İmran Suresi, 148 )