Sözsüz Kalmasın Bende Kalışın Gülzen
hayrettin taylan
Bir tek söz söyle, birden fazlalarımı alsın benden.Böyle suskun volkanlar bırakıp gitmeleri sulama dikenli güller bayramında.
Gözlerinin dizelerinde kafiye kalsın kafi olanlar. Artan sevgin redif olsun. Bizim olsun zaman ve aşk.
Anlatamadıklarım dolaşır yüreğimde. Bir bilince aşılanır anlayış.
Hüznün cadısı alır eline süpürgeyi. Benden silinecek çok şey.Kirlenmiş umutlarım , sensizliğin, öylesine gidişlerin. Hüzün çeperinin arkasında saklı yaşansı perilerin devriyesindeyim.
-Gece bilinmez bir vaktin vanası.Akıyorum en tanınmış hasrete. Gözlerinden sözler okuyorum ay şemi eritirken.
Öylece kalakaldığım, öylece tıkandığım bir meram sonrasızlığının ilacıyım.
-Sıkı sıkıya bağladım tutkuyu. Sen artık aşkın rengisin. Siyahın çeşitlerine seni kurban edemem.
-Ürkek arzular yanar uzak kaldığın nadaslarımda. Beni sana toplar, beni sana ekler ehil bir sevda.
-Sıcacık bir sarılışa hayıflanır keşkeciliğim. Amalarımı ama yapan
Sözsüz gözlerin vardı.
-Beni özlemin göğünde kuyruklu yıldız yapan sendin.
-Geçmişin yıldızları söner. Gece ile binbir gece arasında uzar ahdim. O gaddar, o şehvetpeşker , o güzellerin düşmanı benim.
-Cinnetin vurulduğu keskin anlatılmazların dili oluyorum. Dil suskun, dilden gidenler utkun.
-Gün başka güne karanlık. Güneş kendi bitmezliğini ısıtıyor.Gözlerinden sonra doğar güneş bende. Rengini sorar ışıltılar, beklemeler, sarılmalar, anlatılmaz ancak yaşanırlar.
-Haşlanmışım.
-Bir sen eksik bu uzak sofranın ortasında.
- Gizlensin özlemin masumiyetleri. Okunsun yüzünden okunanlar.
Kitaplar kadar olsun bendeki kaderin. Malumun dilemması okunsun
yaşayacaklarımızın maverasında.
-Kana kana yaşamak kalsın.
Pıhtılaşan acıların ininde çıksın bahtımız. Yaksın yeknesakları aynalar.
Gün be gün eridiğim ay yüzünde şemin yanınsın. Romantizmin
Tizleri dile şekva olsun.
Dolu’n’aya yansık kalışlar bekletsin hasretin.
-Esintisinde beni savursun savruk masallar. Klişe sözlerle başlasın periliğe terfi ettiğin yalancı cennetime.
Hasretin ç’ağrısında esrik hülyalara sığınıyorum. Leyla eteği giydin diye eteğine nakışlanmaz belkilerim.
-Sustukça anlam içinde anlama dokunuyor dokunuşların.Tebessümlerime gelen hacizi bir gülücükle kaldırmalısın gayrı.
-Hatırıma, hazırlıksız gelen hatır şinas yaşamların seyrindeyim.
Sen dedim.
-Senden dedim aşka kavruk özüme.
Varlığım , ağırılığıma künye oluyor.Yokluğunu sınıyor keder.
Soyuyorum kaderi.Çıplak kalıyor yaşanacaklar. Örtmen gerek, öğretmen gerek henüzleri, anları, demleri, öteleri.
Görmelisin diyor, diyemediklerin.
-Yakışıyorsun mistik nazarıma. Yapışıyorsun sonrasız kalan özlemlerime.
Biçareliğim babadan oğla geçer gibi sultanlığını yaşıyor. Bir oğlu olmalı naçarlığımın. Sana giyinik aşklar giydirmeli isteyişim.
-Ben’e doğru hafif müzik hoşluğunda sen çalmalı.
-Seslendiriliyorsun özümden, son sözümden.
Gelmelere dair, içrek bir huy seriliyor can yatağıma.
Uzun uzadıya seni sevmeye yatı kalıyorum bilesin.