- 1092 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
Gel Konuşalım !
İnsanlık ne kaybettiyse karşılıklı anlayışsızlık,birbirini anlamamadan çekti.Hep ben haklıyım sen haksızsın anlayışından çekti.Karşılıklı konuşurken birbirini dinleme tahammülsüzlüğünden çekti. Halbu ki " İnsanlar konuşa konuşa,hayvanlar koklaşa koklaşa anlaşırlar" diye atalarımızdan bize aksden bir anlayış ve yaşam tarzı vardır.Bu yerel düşüncenin haricinde,ûhrevi ve dünyevî âleme yönelik olarak iki cihan serveri şöyle buyuruyorlar ; " Din Sohbettir" Dininizi yaşamak istiyorsanız,felâh bulmak,inkişâf yaşamak istiyorsanız sohbet edin diyor.
"Sohbet kelimesinin lügât karşılığı, karşılıklı konuşmaktır. Fakat bu kelime, fiilî konuşmanın ötesinde bir manâya sahiptir. Sohbet, bir olmak, beraber olmaktır. Arkadaş, dost olmaktır. "İrşad etmek, nasihat etmektir." Yani sohbet, ayrıca kalbin bir fiilidir ve kalpten kalbe irtibatı da sağlar. Şüphesiz böyle bir irtibat, sağlıklı sonuç verirse anlamlıdır. Bunun için de, sohbetin uyulması gereken bir adâbı, kuralları var. Hem sohbet edenler, hem dinleyenler için. Sohbet için bir araya gelen topluluk, rastgele toplanmış, şuursuz, gayesiz, sıradan bir topluluk değildir. Aksine duygu ve düşünce birliği taşıyan, birbirlerinin sevinç ve kederlerine ortak olan, gözünü Allah rızasına dikmiş, yüce hedefli bir topluluktur. Bu topluluğun sohbeti, dostluğu, “Kişi sevdiğiyle beraberdir” (Buharî) hadis-i şerifinin sırrınca, öldükten sonra berzâh âleminde ve cennette de devam eder. Sohbetle sahabi oldular Kur’an-ı Kerim’de, Allah Rasulü s.a.v.’in cemaatine, bir gaye etrafında toplanıp sohbet edenler manasına gelen “ashab” kelimesiyle hitap edilmiş.Efendimiz s.a.v. de kendisini görüp, sohbetine katılan müminlere “ashabım” demiştir. Hz. Peygamber s.a.v. Efendimiz, mübarek hali, sözleri ve nazarlarıyla ashabını etkilemiş, onları sohbetle yetiştirmiştir. Kısa bir süre O’nun sohbetinde bulunmak, senelerce seyr u sülukla elde edilemeyecek mertebelere ulaşmaya vesile olmuştur. Efendimiz s.a.v.’den feyz almak isteyen Suffe Ashabı, gece gündüz Mescid-i Nebevî’de kalmışlardır. Tasavvuf erbabının sohbeti de böyle bir sohbettir. Onlar, irşad olmak için kâmil mürşidin sohbetine giderler. Kâmil mürşidler de onlara sohbet eder, ama bu sohbet çoğu kez sözle değil hâlle olur. İlim ve marifetin zirvesinde olan bu mübarek zatların yaptıkları sohbet, mesafe tanımaksızın hükmünü icra eder. Mıknatısın demiri çektiği gibi, dünyanın dört bir tarafından onların sessiz davetine koşan insanlar ıslah olup, hayata bakışları tamamen değişmiş olarak geri dönerler. Kâmil mürşidden aldıkları feyiz ve bereketle de kendi aralarında sohbete devam ederler. " Yunuslar, Mevlânalar, Hacı Bektaşlar, İbrahim Ethemler, Sultanlar,Edipler bu topraklarda hep sohbet ederek büyümüşlerdir.
Böylesine önemli bir yere sahip olan sohbet, yani iki kişinin veya daha kalabalık bir topluluğun karşılıklı meşveretini ne zaman hayata geçiririz sorunlarımız azalır.Dertlerimiz,kederlerimiz darmadağın olur,yerini paylaşma ve sulh alır.
Nice önemli fikirler ortaya çıkar,bu fikirler sonrası önemli ve olumlu gelişmeler meydana gelir. Buraya kadar her şey çok güzel,şöyle şapkamızı önümüze alıp bir düşünelim,bu anlatılanlarla bizim yaşadığımız toplum ne kadar örtüşüyor. Evde karı-koca sohbetsiz, binada komşular sohbetsiz, işyerinde çalışanlar sohbetsiz,ebeveyn-çocuk sohbetsiz...Eee sonuç...sonuçlar gazetelerin üçüncü sayfalarında gizli.
Hâl böyle olunca, insanlar sinir küpüne dönüşüyor.En ufak bir kıvılcımda nice büyük toplumsal vehamet ve infialler ortaya çıkıyor. Konuşmayı,sohbeti azalttığımız müdettçe böyle de devam eder. Ne zaman ki,konuşuruz,paylaşırız o zaman güçlü oluruz.Öyle bir hale gelmişiz ki, bırakın sohbet etmeyi selâm vermekten imtinâ eder olmuşuz.
Dostlar, bizler müslümanız.Her müslüman; müsamahalı, anlayışlı, basiretli, ilim sahibi, imanı tam kişidir. Yine, Rasululah efendimiz "İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız." buyuruyor.Sohbete girmenin,birbirimizle konuşabilmenin yoluda bu hadiste gizli ey güzel dostlar.
Ne olur, kendi gerçeklerimizden,geçmişimizden,doğrularımızdan,kültürümüzden,inancımızdan,
dinimizden öcü gibi korkup kaçmayalım.
O yüzden "Gelin, sevi de olalım,sevici olalım,sevilen olalım..." Son cümle olarak şu dörtlükler döküldü gönlümüzden gönlünüze, kabûl buyurun;
Gel Konuşalım
Ne derdin varsa,söyle de bileyim
Bir selâm gönder,koşarak geleyim
Sen ağlarken söyle, nasıl güleyim
Dosta yakışan,yanmak değil mi?
Aşalım dağları,gel konuşalım
Yıkıp ikiliği, bire koşalım
Kimsin,ben kim’im ?,özümüz toprak
Suya kavuşmayan,tozumuz toprak
Ayrılık olmasın, sözümüz toprak
Dost’a yakışan,sunmak değil mi ?
Aşalım dağları,gel konuşalım
Yıkıp ikiliği, nura koşalım
Selim selâm ver,öyle sohbete gir
Kalksın gayrılık,yok olsun böyle kir
Derman bulunur,çok olursa fikir
Dosta yakışan,yunmak değil mi?
Aşalım dağları,gel konuşalım
Yıkıp ikiliği, sura koşalım
YORUMLAR
İbrahim ERZURUMLU
Selamün Aleyküm İbrahim Kardeş. Artık sohbetlerimizi bile bilgisayarla yapabildiğimiz şu fani dünyada bir gün ya senin İstanbul'a gelmen, Ya da benim Erzurum'a gelmem ve şöyle yüz yüze oturup bir sohbet yapabilmek dileklerimle -kalem tutan ellerine diyeceğim kalem tutmayı da unuttuk -. Klavye tıklayan ellerine sağlık diyorum. Allaha emanet ol.
İbrahim ERZURUMLU
İbrahim ERZURUMLU
İnsanlar konuşa konuşa da insan nerde be arkadaş
Menfaatleri-çıkarları olmadan kimse kimseyle konuşmuyor artık.ÇIKARI OLUNCADA DEFOLUP GİDİYOR.!
İnsan denilince benim aklıma insan olmayan şerefsizler geliyor.
Çok görmüyorum onlara...kanları bozuksa onlar ne yapsınlar.Birde ortalıkta insanız diye geziyorlar ya çok gülüyorum doğrusu.
On numara yazı- Can-ı gönülden kutlarım
İbrahim ERZURUMLU
Acayip konuştum(pardon yazdım) şimdi içten içe gülüyorsundur..:)))) hade be diye...o ğedder
Ülviye Yaldızlıı
elbette kaybeden onlar.Bize bol malzeme çıkıyor:)
öğreniyoruz en azından -tanıyoruz insanları vede olmayanları
Rabbim Hayırlı insanlarla karşılaştırsın.Hayırsız olanlar zaten bir şekilde kendilerini belli edip, ilistirin üzerinde kalmaya ve atılmaya mahkumlar
oğaderr!:)
İbrahim ERZURUMLU
Selamlarımla ....
Ülviye Yaldızlıı
Bizim oralarda tabi eskiden babaannemlerin zamanında ama hala kullanırlar.Bende o an geldiği gibi söyledim.
Şimdi ki deyimiyle.Kevgir-süzgeç... ama çelik veya bakır olanından:)
İbrahim ERZURUMLU
Ülviye Yaldızlıı
ilistirin derken cümleyi tamamlamak için dedim..
ilistir... olacak:)
İbrahim ERZURUMLU
bak şimdi örneğe;
-Ali benim ilistirinim 8 Megabayt senin ki?
-Benim ilistirinim kendi kendine çamaşır bile yıkıyor?
-Hade be?
neyse ...saat kaç Sultanım?...
Ülviye Yaldızlıı
2-İlistir markalı tam otomatik, kendinden kurutalı makina:)
Saat: 16.32
İbrahim ERZURUMLU
"İlistir" marka tam otomatik çamaşır makinalarında süperrr indirim...İLİSTİR mağazalarında...Bonus Carda taksit öteleme yapılır...Neyse fazla uzatmıyorum ve haddimi biliyorum...Allaha Emanet Olunuz...Selamlarımla
Selam Sevgili Dadaş'ım,
Gönlünüzdeki özlemleri düz yazı ve şiir olarak çok güzel bir şekilde bizlere aktarmışsın.Yürekten kutluyorum. Sohbet sözcüğünün yerine yarenliği kullanırım. Yarenlerin; arkadaş ve dost canlısı olmaları, yarenliğin de; yakın arkadaşlık,
dostluk, muhabbet,tatlı şakalaşma ve yaren meclislerinde gördüğüm saygı ve sevgi, bu sözcüğü bana daha çok sevdirdi.
Sizin de vurguladığınız gibi, yarenlik önce selamlaşmayla olur. Benim bu siteye girişimimden bu uyguladığım da hep bu
olmuştur. Yetmemiş, Nisa Suresinin 86.ncı ayeti ve bir hadisle bunu, yazıları çok okunan bir hanım kalemin yazısına yaptığım bir yorumda açık seçik belirtmiştim. İzninize sığınarak bunları yine yazacağım. Nisa Suresi ayet 86. "Size selam verildiği zaman, ondan daha iyi bir sözle selam verin veya aynısıyla karşılık verin. Şüphesiz Allah her şeyin hesabını gereği gibi yapandır." Kutlu peygamberimiz de şöyle buyurmuştur. "Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olamazsınız. Sevmenin amentüsü de selamdır."
Başarılarınızın devamı dilerim. Saygılarımla.
İbrahim ERZURUMLU
ASLM GÜZEL VE ÖGRETİCİ YAZINIZI YÜREKTEN KUTLUYORUM ÇOK HAKLISINIZ HERŞEYİN YAVAŞ YAVAŞ UNUTULDUGU DÜNYAMIZDA ÜLKEMİZDE SÖLEDİKLERİNİZE KULAK TIKAMAK ÇOK MANTIKSIZ O YÜZDEN Ç.OK ESKİDEN DEDEMDEN DUYDUGUM BEN ÇOCUKKEN Bİ KELİME VARDI ..KULAKLARINIZDA PAMUK VARSA ÇIKARTIN.. TEBRİKLER ..SAYGILARIMLA
Hz. Peygamber s.a.v. Efendimiz, mübarek hali, sözleri ve nazarlarıyla ashabını etkilemiş, onları sohbetle yetiştirmiştir. Kısa bir süre O’nun sohbetinde bulunmak, senelerce seyr u sülukla elde edilemeyecek mertebelere ulaşmaya vesile olmuştur. Efendimiz s.a.v.’den feyz almak isteyen Suffe Ashabı, gece gündüz Mescid-i Nebevî’de kalmışlardır. Tasavvuf erbabının sohbeti de böyle bir sohbettir. Onlar, irşad olmak için kâmil mürşidin sohbetine giderler. Kâmil mürşidler de onlara sohbet eder, ama bu sohbet çoğu kez sözle değil hâlle olur. İlim ve marifetin zirvesinde olan bu mübarek zatların yaptıkları sohbet, mesafe tanımaksızın hükmünü icra eder. Mıknatısın demiri çektiği gibi, dünyanın dört bir tarafından onların sessiz davetine koşan insanlar ıslah olup, hayata bakışları tamamen değişmiş olarak geri dönerler. Kâmil mürşidden aldıkları feyiz ve bereketle de kendi aralarında sohbete devam ederler. "
Böylesine önemli bir yere sahip olan sohbet, yani iki kişinin veya daha kalabalık bir topluluğun karşılıklı meşveretini ne zaman hayata geçiririz sorunlarımız azalır.
Nice önemli fikirler ortaya çıkar.Buraya kadar her şey çok güzel,şöyle şapkamızı önümüze alıp bir düşünelim,bu anlatılanlarla bizim yaşadığımız toplum ne kadar örtüşüyor.Evde karı-koca sohbetsiz, binada komşular sohbetsiz, işyerinde çalışanlar sohbetsiz,ebeveyn-çocuk sohbetsiz...Eee sonuç...sonuçlar gazetelerin üçüncü sayfalarında gizli.
Hal böyle olunca, insanlar sinir küpüne dönüşüyor.En ufak bir kıvılcımda nice büyük toplumsal vehamet ve infialler ortaya çıkıyor. Konuşmayı,sohbeti azalttığımız müdettçe böyle de devam eder. Ne zaman ki,konuşuruz,paylaşırız o zaman güçlü oluruz.Öyle bir hale gelmişiz ki, bırakın sohbet etmeyi selâm vermekten imtinâ eder olmuşuz.
Dostlar, bizler müslümanız.Her müslüman; müsamahalı, anlayışlı, basiretli, ilim sahibi, imanı tam kişidir. Yine, Rasululah efendimiz "İman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız." buyuruyor.Sohbete girmenin,birbirimizle konuşabilmenin yoluda bu hadiste gizli ey güzel dostlar.
Ne olur, kendi gerçeklermizden öcü gibi korkup kaçmayalım.
kim istemez böylesine güzel sohbetlerin içinde olmayı.....
kutluyorum...
sevgiyle kalın....