BİR KADIN KAÇ YALNIZLIK EDER?
Keskin bir iyot kokusunun serinliğiyle gözünü açtığı an ayrımsadı nerede olduğunu.Şaşırdı önce,anlam veremedi.Ne zaman,nasıl gelmişti buraya en ufak bir fikri dahi yoktu.Durdu,düşündü...Allah şahit,can sıkıntısından oturup izlediği sıkıcı tv. dizilerinin birindeki o sahneyi görene kadar aklının ucundan bile geçmemişti buraya gelmek.Yalan! dedi bir ses, sen aslında burdan hiç gitmedin ki..
Gözlerini kısarak ’’Kız Kulesi’’ne baktı.Sonra usulca bıraktı yorgun bedenini -içinin tüm ıssızlığı ve soğukluğuna inat - güneşin ısıttığı kayalıklara. Ne çok severdi bu sahili (eskiden dedi o ses yine çook eskiden) Sahi o günden sonra hiç gelmiş miydi buraya? ’’ O gittiğinden beri hiç’’ dedi o hain ses ’’Hiç fırsatını kaçırmıyorsun’’ diye serzenişte bulundu içsesine.
Birden o son gelişi canlandı hafızasında Salacak’tan buraya kadar elele yürüdükleri gün an gibi aklındaydı. Yine bu kayalıklara oturmuşlar, saatlerce konuşmuşlardı ne ellerini ne de gözlerini bir an bile birbirlerinden çekmeden.Sonra nerden geldiği belli olmayan serseri bir ’’Ahmak ıslatan’’ başlamış ve o sadece erkeklere has bir incelikle üzerinde kısa kollu bir gömlek bulunan kişiyle ceketini paylaşmıştı. ’’Tüm varlığını paylaşıyordun bir ceketin lafı ne ola ki ’’ dedi içindeki çok bilmiş.
Bir anda gözleri doldu gayriihtiyari bir hareketle yanındaki boş kayayı okşadı...Usulca...
’’ Ne çok yalnızım yokluğunda’’ derken gözyaşları akmaya başladı.İşte yine bir şeyi hatırlamıştı çantasından kağıt mendil çıkartırken. Ne zaman ağlasa burnu akardı ve o hep gülerdi bu haline ’’ Ne bahtsızım sümüklü bir sevdiğim var ’’ diyerek..Gülümsedi..’’deliyim ben’’ dedi tezatlığının farkına vararak..
Ne yaman bir çelişkiydi bu böyle. Yokluktan eksildikçe, yalnızlıktan çoğalıyordu..’’Her gün eksiliyorum’’ diye düşündü.’’ Zaman en iyi ilaçtır’’ mı demişti birileri? Peh! Safsatanın ağa-babasıydı bu söz! Geçmiyordu,dinmiyordu sızısı.Eksilmiyordu kahrolasıca eksikliği! Her gün yalanlar söylüyordu kendine, yine bilerek kendini kandırdığını ama olsun seviyordu kendini kandırmayı..Bitti diyordu..Geçti..İçinin o büyük,derin,ince sızısı sol yanında kan(a)mıyordu artık..
Usulca kalktı..Artık gitmeliydi...Acı bir tebessümle son kez baktı denizin muhteşem yakamozlarına ve Kız Kule’sine. Kalk dedi yalnızlığına,kalk gidelim çoğalt beni seninle,al götür beni yokluğunun en dibine....
YORUMLAR
Usulca kalktı..Artık gitmeliydi...Acı bir tebessümle son kez baktı denizin muhteşem yakamozlarına
ve Kız Kule’sine.
Kalk dedi yalnızlığına,kalk gidelim çoğalt beni seninle,al götür beni yokluğunun en dibine....
:) kız kulesi deilmi hep yalnızların sevgilisi.
çok güzel bir anlatım.tebrikler
Hamuş-71
Hoşgeldim..
İlk ziyaretçim sayıyorum sizi ilk yorum bırakan olmanızdan dolayı.Çok teşekkür ediyorum..Sevgiyle