Ankara Gecesi 2 Sezon 3 Bölüm
Acil serviste kalabalık ağlaşanlar bağrışanlar ve itiş kakış devam etmekte hastalarla yakınlarını ince bir cam kapı ayırmakta poliste bu kalabalık yanındaki küçük bir odada oturmaktadır.
Ama şimdi kendi arkadaşlarından birisi yaralı olduğundan ve baş komiserin bir tanıdığı da aynı saldırganın saldırısına maruz kaldığından teyakkuzda idiler.
O sırada sıradan görünüşlü suratında hafif ve anlamsız bir gülümseme bulunan doktor sakince Fulya ya müdahale edilen odanın önünden geçip tam karşıda tomografı için yatırılan ve sıra bekleyen beyhanın ın yanına geldi. Beyhan doktor un maskesinden dolayı yüzünü tam göremiyordu
Geçmiş olsun dedi doktor canınız çok acıyor mu çok büyük bir tehlike atlattınız .
Beyhan doktora bakıp benim canımdan ziyade dedi o sapık ruhlu adamın arkadaşıma yaptıkları beni deli ediyor o adamın bir karısı ve 2 çocuğu vardı. Ama bu şerefsiz sapık a adamı havaya uçurdu ya o masum kızlara yaptıkları lime lime edesim geliyor o iti
Doktor sakin olun memur bey dedi. Sesi derinden geliyordu. Beyin hasarı olabilir sinirlenmek bunu daha da artıracaktır. Sonra arkasını dönüp az ötede duran sehpa üzerindeki bazı enjektör ve şırıngalar ile ilaçlarla oynamaya başladı. Sizi sakinleştirecek bir ilaç vereceğim bu tomografide sizi rahatlatacak ve damarlarını açarak incelememizi kolaylaştıracak dedi doktor.
O sırada fulyaya müdahale eden doktor odadan çıktı. Fulya da arkasından tekerlekli sandalyeye oturtulmuş olarak bir hastabakıcı tarafından dinleneceği odaya götürülmek üzere ilerliyordu
Fulyanın gözü doktora takıldı. Doktor sarı dişleri ile fulya ya göz kırptı ve arkasını döndü fulya kafasındaki hayaller ve kabuslar içinde sanki o canavarı yeniden gördü sandı ama emin de değildi yoksa emin mi idi ardına bakmaya çalıştı adam tekrar ona göz kırpıp elindeki şırınga ile odaya girdi.
O sırada Nihat ta yanındaki polisle aşağı inmiş Beyhan ın olduğu bölmeye ilerliyordu. Fulya yı görünce ona doğru döndü nasılsın fulya demek üzere iken fulya éo burada o sapık katıl burada Beyhan ı kurtarın diye çığlığı bastı
Doktor kılıklı adam o anda elindeki şırıngayı yere attı ve odadan acilen koşarak acil giriş kapısına seğirdi Nihat dur diye bağırırken yanındaki üniformalı polis tabancasını çekti insanlar ve doktorlar sağa sola kendilerin atıyorlar çığlık çığlığa bağrışıyorlardı.
Adam o sırada kapının önüne koşan polisleri gördü aniden geri döndü ve cebindeki küçük özel yapım tabanca ile bir el ateş etti kursun üniformalı polisin tam göğüsünde patladı çocuk sarsılıp yere yuvarlanırken Nihat polisin tabancasını aldı ve kendini sağ tafra doğru yere atıp yerde yuvarlandı adam nihata iki el daha sıktı Nihat kıpırdamıyordu adam dondu ve hızla Nihat ın yanından fulya nın tekerlekli iskemlesini devirdi fulya yere düşerken suratına bir tekme attı kız çığlık atıyordu burnu kırılmıştı ama adam asansöre doğru koşuyordu arkadaki polisler kapıyı açtılar ateş etmek için pozisyon alıyorlardı o anda Nihat yerde döndü ve tetiğe bastı 7.65 lik tabanca mermisi dönerek ilerledi asansöre girmekte olan adamın tam sırtında kırmızı bir gül gibi bir yara açtı ama asansör kapısı çoktan kapanmıştı diğer mermiler kapının sağına soluna çarptılar.
Diğer polislerden biri yukarıya anons geçti telsizden birisi Beyhan a baktı doktorlar koşup geldiler Fulya yı hastabakıcı yerden kaldırdı bir doktor hemen burnuna pansuman yapmaya başladı Nihat ın yanındaki polis üstünde kurşun geçirmez yeleğe şükrediyordu. Beyhan ın durumunun iyi olduğunu söylüyordu doktor ama adam asansörde idi hala.
Adam 1 kata gelince kapı açıldı asansör tahmininden hızlı çıkmıştı ve kimse daha buraya erişememişti dışarı koştu sırtından kan geliyordu ama önemli değildi sıyırmıştı kursun çünkü dışarıda bir ambulans vardı şoförü suratında yumruk patlayıp yakasından bir el onu dışarı çektiğinde ne olduğunun anladı ama adam çoktan araba ile uzaklaşmakta idi.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.