- 586 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
RAMAZAN FIKRASI--BAYRAM ŞİİRİ
Ahmet AYAZ
…….Bu gün de siz değerli okuyucularıma bir Ramazan fıkrası anlatacağım ama, şunu her zaman söylerim. İki kahkaha bir pirzolaya bedelmiş derler ya; Bu fıkrası okuyanlar şimdiden bana bir pirzola borçlu olduklarını sakın unutmasınlar. Ramazan ayında günün birisinde bir bektaşı gayet çok acıkmış ve eve gelmiş. Eşine çok acıktığını söyleyince hanımefendi sofrayı kurmuş ve bizim bektaşı kardeşimize buyur etmiş. Fakat adacağız yemek yerken hanımefendi başlamış. “Bey, ağzını şapırdatma, kaşığını çatırdatma, bardakları çıkırdatma. Çünkü Ramazan Ayıdır. Komşular duyarsa çok çok ayıp olur” sözlerine devam etmiş. Bizim bektaşı kardeşimiz iyice sinirlendikten sonra “Allah Allah bu ne haldır yaho; Helal kazandığımız malımızı, harammış gibi hirsızlıkla yiyoruz. Yeter be hanım” demiş ve yemeğini yemeğe devam etmiş. Bu fıkrada kahkaha atmayanlar bir pirzola borcundan muaf tutulacaktır, duyurulur. Şimdi aşağıya bir de “Bayram” şiiri alıyorum. Nasıl olsa bayram da yakındır. Hoşça kalınız.
B A Y R A M
Gelişin fakirin bağrına taştır,
Yokluğun kökünü kaz da gel bayram.
Bana dostlarımdan selam ulaştır,
Bütün düşmanlığı boz da gel bayram.
…
Bayramlar Bosna’da kanlı savaştır,
Kerkük’te, Musul’da gözlerde yaştır.
Halbu ki her yerde insan gardaştır,
Bütün gönüllere yaz da gel bayram.
…
Kadın, yaşlı, çocuk büsbütün yasta,
Titreyip dururlar yağmurda pusta.
Aç çıplak gezerler hepside hasta,
Şifa dağıtarak toz da gel bayram.
…
Ayaz’ım sevdanın sırrına erdim,
Muhabbet bağından goncalar derdim.
Karda kışta geçen ne günler gördüm,
Birgün de baharda yazda gel bayram
Ahmet AYAZ