- 1340 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
DİP NOT :
Özel mesaj atarak, bazı hikayelerimde acıtasyon yaptığımı ve bu tarz hikayelerin, kahramanlarını küçük düşürdüğünü ve gereksiz olduğunu söyleyen birileri oldu. Birkaç dost yazar arkadaşımın da farklı nedenlerle gereksiz yapılan eleştirilerle kırıldıklarını gördüm. Şahsen çok şaşırıyorum bu tarz insanlara.
Soruyorum size ? Üzüm yemek mi niyetiniz, yoksa bağcıyı dövmek mi?
Hikaye kurgu değil, gerçek ise, kahramanı uğursuz, arsız, hırsız, katil, dolandırıcı değilse, yaşadıkları zorluklar, hayattaki mücadeleleri veya fakirlik günleri anlatılıyorlar ise, niye kahramanı aşağılanmış olsun ki?
Bazı yazılar düşündürtmek içindir, kıssadan hisseler taşırlar.(Anlayana) Okuyan şükretsin eğer iyi durumdaysa. Yok benzer zorluklardan geçerek gelmişlerse bugünlerine, bir sorun yok zaten. O kişi anlayacaktır yazanı ve paylaşır duygularını.
Her hikaye ille ki, mutlu bitsin, aşkı meşki anlatsın, aman Zülfikar’a dokunmasın diye bir kural mı var ayrıca?
Evet, hikayelerin güzel bitmesini, mutluluk dolu anları anlatmasını hepimiz isteriz. Kurgu hikayelerde bunu istediğiniz gibi yaparsınız zaten. Astronot olur mesela kahramanınız, uzayı keşfe bile götürürsünüz. Bir öküz olur mesela, dünyayı boynuzlarında taşıyan, başını salladıkça afetler, tufanlar olur yer yüzünde.
Ama gerçek hayatta öyle mi?..
Keşke öyle olsaydı!..
Gerçek hikayelerin içinde; mutluluk var sevinç, başarı var, hüzün de acı, hayal kırıklıkları kalp ağrıları ve göz yaşları da.
“Silahın namlusundan ve ağızdan çıkan söz, geri dönmezmiş.”
Onun için düşünerek sarf edelim sözlerimizi, incitmeyelim birbirimizi. Eleştirilmekse, her türlü eleştiriye açığım, bir çok aklı başında ve ileri görüşlü, yazar dostlarım gibi. Ama bunu yaparken, çuvaldızı bırakın bir kenara, minik bir iğne alın elinize emi?
Sevgilerimle,
Billur Türkoğlu Phelps
YORUMLAR
Sevgili Edebiyat Sitesi arkadaşlarım,
Çoğumuzun aynı düşünceleri paylaşıyor olduğunuzu biliyorum. Bazı çatlak seslere kulak tıkanması gerektiğini de. Ama aldırma, sus otur tavrı içinde olmak istemediğim için di "Dip not"
Eminim herkes bu siteye, tıpkı benim gibi istediği için geldi. (İyi gelmişsiniz bu arada) Hepimiz birbirimizden ilham alıyor, besleniyoruz. Bu kesin. Böyle güzel bir paylaşım içinde olmak varken, yaralamak, karalamak olmasa çok daha güzel olur ama, dikensiz gül de olmuyor değil mi?
Ayrıca, birileri laf etti diye kimsenin gideceği de yok. paylaşımlara tam gaz devam :))))
En içten sevgilerimle,
Billur T. Phelps tarafından 8/22/2011 12:52:05 PM zamanında düzenlenmiştir.
Cahiliye dönemi her zaman her yerde her ortamda olacaktır.
Zaten olmadığı zaman bilin ki, yeni bir çağ başlayacaktır.
Kimsenin ağzını torba yapıp da büzemeyiz bu vakitten sonra. Hem böylesi çok zahmetli olurdu.
O üye gider yerine başkası gelir. Ama mutlaka cahiliye ekibinden biri , giden arkadaşın yerini doldurur.
Siz bu durumdan kaçamazsınız. Ne böyle sitemsel bir makale yazarak ne de üzülerek.
Zaten arkadaşların eline çuvaldız alam yeteneği olsaydı, tüm bunlar yaşanmazdı.
Sinopsis : Yapacak bir şey yok. Umursamayacaksınız. Kendi şeridinizde ilerlemeye devam edeceksiniz...
Sevgili Billur, meyve veren ağaç taşlanır. Sen yazılarını yaz ve bu tür söylemlere kulak asma. Bu gibi zihniyetler, aramıza nifak sokmaya çalışan zavallılardan başkaları değil.
Biz, el ele verip bu sitede daha güzel yazılar yazacağız ben buna inanıyorum. Hepimiz inanalım ve kimsenin huzurumuzu bozmasına izin vermeyelim.
sevgiler.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Öyküler yaşanmış veya kurgu neticede hepsi hayatın içinden. Biz yaşamamış olabiliriz ama birileri mutlaka yazdıklarımızı yaşıyor. Kalemimiz döndüğünce kendi hissettiklerimiz veya başkalarının hissettiklerine ses olabilmeliyiz. Onun için buradayız. Paylaşacağız üzüntüler azalacak, paylaşacağız sevinçlerimiz çoğalacak. Çünkü biz bir aileyiz burada. Ayrıca yazmak kalemine yakışıyor canım. Uzun yıllar okumak dileğiyle. Sevgilerimle.
Hah hah..
Ablacım sizin sayfanızdan güzel bir söz ederdim, ama ahvalimiz de bulunan ahlaka ve de etik kurallarına uymadığı için susuyorum..
Size ne kardeşim kim ne yazmış, ne etmiş?
Herkes kendi yazdığına baksın...Bir şeye benzemeyen yazılar yazıp, eleştirmek gibisine sinir oluyorum...Site'nin huzurunu da böylesi hareketler bozuyor...
Neyse ablacım, özrümü kabul et; hürmetle her daim..
Size desteğim sonsuz. Tepkisiz kalmamalıyız. Özellikle belli kişilerin üzerine gidiliyor maksatlı olarak. Ve bizden istenen "aman sus yazına bak boş ver". Böyle bir anlayış olamaz. Hiç kimse bu kadar özgür değil. Karala gitsin... Tutarsa tutar, tutmasa bile illa ki üç beş alıcısı bulunur diye siteyi kendi çiftliklerine dönüştürmeye çalışanlar var. Ben çok sabrettim ama en sonunda kendimi kısıtladım. Gitmemle çözülecek olsa giderdim de. Lütfen daha duyarlı olalım. Sitede seçki, çok okunma, yorum alma sadece motivasyon unsurudur. Böyle davarnınca futbol maçlarında ana avrat küfredenlerden farkımız kalmıyor. Hiçbirimizin geçim kaynağı bu değil. Sadece burda alınan "aferin"lerle tatmin duygularımız kabarmıyor. güne düşmeyince "Ya ben düşmemişim ama falanca da düşmemiş şükür" diyecek kadar kıskançlık beslenilecek bir ortam değil burası. Değerli kalem arkadaşlarımın vesilesiyle tekrar rica ediyorum:Yapmayın. Kirli fikirlerinizi ve en çok da yaşınıza yakışmayan dedikoducu tavırlarınızı bulaştırmayın.
Umut Kaygısız
canım benim......biliyorsun ki.....meyve veren agacı taşlar lar...bu yüzden herkesin düşüncemesi kendisine aittir el ne derse desin...bizler seni severek okuyoruz...yorum yapamasamda favori listemdesin her gün takip edip severek okuyorum....herşeyin sonu güzel bitse yeryüzünde ayrılık diye bir şey olmazdı....hadi gülümse bakiimmm.ısparta ovasının gülleri nin kokusunu sana esen rüzgarla yolluyorum.....