- 568 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
J - neden buradayım?
Tanrı bilir ya 3 gündür uyumamıştı. Gözaltı torbaları kat kat olmuş, morarmıştı. Uyumayı gerekli görmüyordu artık. Sadece boş zamanlarını değerlendirmek için ölmeyecek kadar uyuyordu. Geceleri herkes uyurken ay ışığının altında kitap okuyordu.
Barut kokusunun yoğunlaşmasından sabah olduğunu anlamıştı. “Ne işim var benim burda” diye geçirdi içinden. “Buraya ait değilim ben.”
Üniversitede edebiyat eğitimi alıyordu, bu anlamsız savaşa katılmadan önce. Çadırın girişi birden aralanıverdi. Depeur gelmişti –en yakın arkadaşı- . “Hadi Jacques oyalanma dostum azar işitmeyelim şimdi.” Üniformasını giydi, sırt çantasını taktı, bir yıldan fazladır asker olmasına karşın kullanmadığı tüfeğini omuzladı ve çadırdan dışarı çıktı.
On binlerce genç adamın arasında sadece bir kişiydi J ilk bakışta. Keşke diye tekrarladı içinden. Keşke hiç gelmeseydim buralara. Tüm bu olanlar çok anlamsız.
Tüm gün biri gidip biri gelen omzu bol apoletli amcalar yakında büyük şeyler olacığı fikrini uyandırmıştı onda. Derken top sesleri duymaya başladılar, aralıksız. Güneş top sesleriyle birlikte kaybolduğunda toplanmışlardı. 1500 kişiydiler, ihtiyat birliğiydiler. Sevindi J inanmadığı devrimin uğruna ölmek istemiyordu.
Kısa boylu, yüzü yara ve çamurla kaplı kendini beğenmişliği hemen fark edilen bir binbaşı çıktı karşılarına. “ Merak etmeyin ölmeyeceksiniz, muharebeye girmeyeceksiniz, bu da sizin ayıbınız.” Ve devam etti ukala tavırlarıyla “Baba, Toulone’ da Fransa’yı kurtardığın doğru mu? Hayır yavrum ben ihtiyat birliğindeydim.”
Yağmur başlamıştı ve İngilizler gerçekten iyi savaşıyorlardı Fransız ordusu yenilmek üzereydi.
“Nihayet tarih bizim de önümüzü açtı. Aranızda gelmek istemeyen varsa dert değil ben giderim. O şehri tek başıma fethederim, kader bekliyor olacak. Kurşunlar bana çarpıp sekecek, top gülleleri yön değiştirecek. O şehri sizin almanıza gerek yok. Ama ısrar ediyorum gelin ve ben nasıl fethediyorum görün. İleri çıkarsam takip edin, kaçarsam vurun beni, eğer ölürsem öcümü alın!”
Hızla yürümeye başladılar, durmaksızın yürüyor vurulanlara bakmıyorlardı bile. İki adım önünde duran binbaşıya bakıyordu. Bir mermi vızıltısı işitti ve sol tarafa doğru yığıldı. Görüntü ve sesler kaybolmuştu birden bire.
2 adım önündeki adam, dünyanın kaderini değiştiren Napoleon Bonaparte’ dı imparator olmuştu. Jacques ise kesik sol bacağıyla torunlarına savaş hikayeleri anlatan bir ihtiyar olarak ölümü bekliyordu.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.