- 1177 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Yalanı SEVMEM.
YALANI SEVMEM…
Kişi yaşadığı toplumda birçok insanla tanışır, bazılarını gerçekten sever, bazılarını ise zamanla terk eder. Bunun başında ise güvendiği kişinin kendisine yalan söylemesi onu aldatmasıdır. İmkânı olduğu halde bizim yapımızda söz vermişse iki eli ateş te de olsa yapması lazımdır. Ben Yalanı sevmem. Dünya hayatı yalan, gerçek hayat ahireti kazanmak olmalıdır.
İdarecilik ve öğretmenlik yıllarımızda ne tür, Öğretmenlerle, çocuklar ve ailelerle karşılaştık. Tamamını yazmak mümkün değil. Merkez ortaokulda müdür yardımcısı iken çocuğunun gittiği yeri, arkadaşlarından aldığımız bilgilere göre kötü yola düşmesin diye çırpındık çocuğu kurtardık lakin Kadının gidemeyeceği bazı mekânlarda vardır. Sorumsuz baba olarak evladını, Ailesini takip etmeyen bir veliyi usulünce uyarmak istedik…
Aman Allah’ım. Kişi ne yalanlar ve ne kıvırmalar yaptı… Allah’ım ıslah etsin. Çocuk perişan oldu, aile yakınları da sıkıntıdan öldü, Kendisi verdiğimiz nasihatleri almadı, Alkole düştü şimdi nerelerde kim bilir?
Yüce dinimizde, dini vecibelere göre belki yuvası yıkılmasın diye yalanın söyleneceği yerler vardır. İSLAM Dininin hoşgörüsü ve insanlık sevgisindeki mükemmelliğinden, hızla artışının nedenlerinin başında; Topluma güven vermek ve yalan söylememek gelir.
Talebeler öğretmenlerini sever ve dinlerler... Lider odur. Bizler, Başarılı olanlardan gurur duyarken bu tür üzücü olayları da, makalemde dile getireyim istedim. Peygamberimiz Hz. Muhammed “Sonra yaparım diyen helak oldu, tövbeyi geciktirenler aldandı.”.Hadisini her zaman anlatırım.
Kıyamette herkes 4 soruya cevap vermedikçe hesaptan kurtulamaz.
1-Ömrünü nasıl geçirdi?
2-İlmiyle nasıl amel etti?
3-Malını nereden, nasıl kazandı ve nerelere harcadı?
4-Bedenini nerede yordu, hırpaladı?
Bazı mümin insanlara ve münafıklara iyi bakarak tahlil ediyorsunuzdur. Biz yaratılanı severiz. Kimseyi suçlamak istemiyoruz lakin Yeşilay ilimizde daha güçlenmesi için arkadaşlarımızla fedakârca çalışan kişiler olarak maddi ve manevi desteklerimizin artmasını talep ediyoruz.
Bazı yetkililer çok duyarlı bazıları ise kendisine göre bizim derneğin, yönetimimizin düşünceleri daha doğru diye hala ısrar ediyor. Yalanla iman bir arada bulunmaz. Kimlere yardımcı olmadık ki. Kulları biliyor onları… Allahım onları da ıslah eylesin…
Daha önce köşe yazılarımda farklı renk sevenleri ve nasıl davranılması gerektiğini yazdım. İnsanların 23 günde unuttuklarını defalarca işledim. Eğitimcilik ve danışmanlıklara ihtiyaçları var diyoruz.Görüşler elbette farklıdır.Hatasını kabul etmelidir.
Kılavuzu karga olanın burnu… Çıkmazmış. Atasözünü asla unutmayınız. Yalanı asla sevmeyiniz. Gerçekleri doğru olarak söyleyiniz ki neslimiz iyi yetişsin. Makamlar geçicidir. Makamımı koruyacağım diye insan yalan yanlış bilgileri neden verir anlayamıyorum.
Ben her zaman doğruları söylediğim için bazıları eleştiriyor diye belki sevmez ama sonradan hocam çok haklıymışsınız der. Dostlarından duyuyor mutlu oluyoruz. Onlar da belki bir gün anlarlar…
Mehmet Akif Ersoy un, Safahat kitabını muhakkak anlayarak her Türk gencimiz okumalıdır. Dünya Tarihine örnek bir neslimizin torunlarıyız. Bazı televizyon dizilerine göre aile yaşantısına hayranlıklar artıyor ve aşırı lüksten ne olur kurtarınız kendinizi…
İlimizde boşanmaların artış nedenlerinin de iyi tahlil edilmesini yetkililerimizden talep ediyoruz…
İsrafı ve yalanı hayatta sevmedim sevmem de mümkün değildir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.