- 917 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
aşk' ı ısmarladık
Yalnızdım…
Sonra sen girdin hayatıma, bir anda. Bir umut yeşermeye başladı yüreğimde, bir güneş açtı kara kışın ortasında. Sandım ki bahar gelecek sandım ki bu yalnızlık kuruyacak…kelime bulamamıştım mutluluğu tarif edecek çünkü ben hiç mutlu olmamıştım ve hiç aşık olmamıştım.
Daha aşkı kafamda biçimlendirmeye çalışırken; bir uçurum çıktı karşıma ve sert bir fırtına. Şaşkındım… Oysa filmlerde böyle olmuyordu… olmaması gereken bir yerde bir yalnızlık vardı bense bu yalnızlığın tam ortasında kalmıştım ve nefes alamıyordum.
Ben, daha olan biteni düşünürken sen yavaş yavaş yerleştirdin sensizliği bedenime. Önceleri ellerinde üşümeye başladım, sonra gözlerin uzaklaştı yüreğimden. Kolların beni hiç sarmaz oldu… yüreğin benimle beraber atarken, benimle beraber tek başınalığı yaşamaya başladın. Sanki ben senin hayatında hiç yoktum
Fark edemedim benden gidişini; Gece yatarken sıkı sıkı sarılıyordum sana, sabahları ben yine hep seninle uyandığımı sanıyordum. Oysa yorumsuz kalan rüyalarım sessizce söylüyordu gidişini.
Kabullenmek yerine bahaneler uydurmayı seçti yüreğim; senden bir cevap alamayınca; hala uyuduğunu varsaydım ya da sesimin kısık çıktığını düşündüm. Dedim ki; yorgundur biraz dinlensin ya da yoğundur rahat bir nefes alsın…
Yalnız yemeklerin oldu sonra, yalnız yürüyüşlerin… içinde benim hiç olmadığım saatlerde yaşamaya başladın. Bensizdi uykuların. Hiç biz olamadan, sen sen olmaya devam ettin. Arık rüyalarında da yoktum…
Korkularım oldu; her gece saatlerce titreten yalnızlık nöbetlerim… gözyaşlarım oldu yağmurlara karışan, sevinçlerim, hüzünlerim, yalnızlıklarım, kalabalıklarım… sensiz yaşamaya mahkum olduğum nefes kesintilerim…
Düşüşlerim oldu bedenimde derin yaralar bırakan. Annesini görünce ağlamaya başlayan çocuk gibi ağlıyordum seni gördüğümde. Göğsünü aradım ıslak yüzümü gömmek için, ellerini aradım gözyaşlarım dudaklarıma değmesin diye…
Sürekli bir arayış içindeydim acaba ellerin şimdi nerdeydi? Hep bir hayal kırıklığına sahne oldu yüreğim. Perdeleri sıkıca kapatmıştın. Ne yana dönsem ne yana baksam koca bir karanlık üstüme üstüme geliyordu. Sense benim haykırışlarımdan bihaber…
Fırtınaya direnen koca bir çınar gibi direndim gidişine. Ağaç nasıl kök salıp tutunursa toprağa öyle tutunmak istedim sana ama sen; kanayan yanlarıma aldırmadan kesip attın her bir sarmaşığımı.
Hani aşk emek isterdi hani aşk yürek isterdi? Emeğimi de yüreğimi de esirgememiştim oysa. Ama hayatındaki rolüm mavi kelebekten öteye gitmedi. Hep kanat çırptım senin dikkatini çekebilmek için ve kelebeklerin ömrü üç aydı… Sense hep başrolü oynadın bu aşkta; sevilen adam, çok sevilen adam ve az seven adam…
Daha uzar gider sevgili bu sensizlik… seni anlatmaya kelimeler bulamazken sensizlik sayfalar sürer. Öğrendim artık ısmarlama olmuyor aşk…
İyisi mi? Sen bilirsin…
Aşk’ a ısmarladık… aşk’ı ısmarladık
YORUMLAR
Düşüşlerim oldu bedenimde derin yaralar bırakan. Annesini görünce ağlamaya başlayan çocuk gibi ağlıyordum seni gördüğümde. Göğsünü aradım ıslak yüzümü gömmek için, ellerini aradım gözyaşlarım dudaklarıma değmesin diye…
Sürekli bir arayış içindeydim acaba ellerin şimdi nerdeydi? Hep bir hayal kırıklığına sahne oldu yüreğim. Perdeleri sıkıca kapatmıştın. Ne yana dönsem ne yana baksam koca bir karanlık üstüme üstüme geliyordu. Sense benim haykırışlarımdan bihaber…
sizden seissizce uzaklaşması sizin yalızlığınız
çok harika bir şekilde dile getirmişsiniz kutlarım
selam ve saygıalr...