Ayrılığın Bir Fakiri Doyurmaz Bennara
hayrettin taylan
Ayrılığı seçtin mi kendini götürmeyi öğrenmelisin.Bende kalışının anketini yaptım.
-Birisi neden gider?
-Ayrılık kimi en çok etkiler?
-Sevgiliden ayrılmak mı eşinden ayrılmak mı zor?
-Aşık olanların için aşık olanlara soruldu. Tutku anketörleri sonuçları can evime teslim ettiler.
-Sonuç hala senli izlerin kalemiyim.Bilmesen de yürek bu sonuçları tümler.
-Fuzuli’ye sormuşlar:” Sevmek mi sevilmek mi? Sevmek demiş.En azından eminim demiş.”
-Geride bırakılanlar aşk kadar yürekte etki bırakıyor. Söylenmiş, hatta söylenmemiş cümlelerin kitap kitap dünyamda okunuyor.
-En çok ben varken, ben sana aşkken, ben sana eriyorken sağda solda söylediklerin bazen aşk bazen içsel kurşun olarak geri dönüyor. En çok bensiz söylediklerini duyuyor,en çok onlarla dirilip sende ölüyorum.
Dedim ya giderken kendini bende bırakarak gitmemeliydin.Bende kalışları alevlendiren eylemlerini alıp gitmeliydin. Mecbur, meçhul karşılaşmalarımızda gözlerine dikkat etmeliydin Bennara.
-Nemli gözlerin, damlaların , bende gidişleri bitirmiyor,tam aksine bende kalışların his bombası.
-Kalışların mı büyük gidişlerin mi büyük anlayamadım. Bu bilinmezliği toplayan sende kalışım yazıların yazgısı oluyor. Yazıyor ve yazılıyor yüreğim.
Ayrılık ‘yok olan’ın ılık iklimidir, yeniden gelmenin baharıdır, hiç gelmemenin kara kışıdır.
Vuslat, ‘var olan’ın varmış gibi iç aynalara yansıtılmasıdır.Var olanı hiç yokmuş gibi içinde mumyalaştırmaktır. Beklemeyi beklemektir.Ona emekleyerek gitmenin çocuksu iç büyümesidir Bennara…
Aşktan değil, aşksızlıktan, senden değil sensizlikten korkmanın ecel defterindeyim.
• Ayrılık içinde bütün acıları barındıran içsel bir isyanın aynasıdır;ama benim aynam kırıldı.Kedersizliğimin kırışık saçlarını tarayamıyorum.
• Her aşk, bir ayrılığa payda. Her seven, kendi yüreğinin kelimelerini söyletmiş yaşananlara. Her aşık bir demagog gibi kendi içsel çıkmazlarını sunmuş , kabul ettirmiş, benzerine doğru özne olup kabullenişinde kalmış.
• Ayrılık ,yaşanmayacak kaderi onarmak,yeni bir aşka aşkcık adaları oluşturmaktır. Büyük bir aşktan sonra aşkcık adaları olur gidenin ya da kalanın.
• Özlem, yokluğunun yıldızları geceleri daha çok dünyamda.
• Tutkum, gönül ormanda uyuyan penguen. Karakışlarını bitmesini bekler.Uzaklardan gelecek olan bin bir gecesini yaşayan canı için aşkı anlatan Şehrazat’ın şemidir gelişin..Öyle sevdim ki seni kimseye sevmesem yetecek ;ama daha çok sevmek için daha çoklara ok(u)yanus oluyorum.
Çöl Mecnun’a ,Bisitun Dağı Ferhad’a ,Hoş şehri Kerem’e ,İstanbul da bana yetmiş. En zor yetmeler, en zirve yetmeler, en yetim etmelerin sonrasızlığındayım.
Bakışın, ruhumdaki suyun gölgesi. Dalga dalga içim. Algı algı beynim. Sevi sevi kalbim. Yani muhteremlerim , kutsanmışlarım, metafiziklerim, ötelerden sonra ötesizliğimi sunan yakarışın öznel yansıması.
Ve aşkın, gönülden gönüle aşina köprü, asırdan asıra sıralanmış sıradağlarım,gözlerinde akan pınarım,kendimi sende bulduğum içsel bulguların merkezi, sonsuzluğun dev aynası, iç çocuğumun doygun masalı ve adem-i mutlaka taşıyan bir ben arayışıdır gerisi teferruattır Bennara.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.