Ünlü Aşk Yamacısı Mir Aşıkettin ‘in Yeri-2
hayrettin taylan
-Kırık Kalpler Durağının Mimarlığı
Can kentinden canan kentine giden yalnızlık yollardaki levhalardan ismimi ezberler .
-Pişmanlık mesnevilerimi okur aşk yolculuğunda. Uğruna bağrımın ipekböceklerinin yaptığı ipek yolunda yol bitmezlere şiir olur.
-Beni okur can kırıklarının mahzenlerinde büyüyen bülbül.
-Kangren olmuş senli yaramın aralarına bal yapar utkunun arıları.
Güzel periler çiçek olmuş ruhunun gezdiği her yeşilliğe. Beni sevmenin ceylanları ürker bu sana olan saplantılı kalışlarda.
-Haykırmak isteyen bendim. Hayıflarımı ütülemek için kırık mızrapların bam teliyim, aşktan kopan yar eliyim.
-Kaçakçılık yapıyorum güzeller kentinde. Ucuz sevdalar alıp ağır yaraların can durağında sensizliği satıyorum.
- Aşk yolcularına aşk gerekmez.
Bıraktıkların sevi sermayesiyle gönül zenginiyim. Dedim ya ben sevdim , sen sevmelerin kedisi oldun. Yumak yumak umutlarımı sardın ,oynadın kendi bahtının ahlarında.
-Aşk yağmurlarında ıslanmış hülyalarım vardı. Kurumayan bir ıslayancım . Uslanmayı bilmeyen usun aç tilkisiyim. Gönül kümeslerinde yaşamayı sevdim. Hep gizil hatta çevrimdışı sevdalar yamaladım yarama.
-Duraklar yapıp durdum sana gelmek için. İç mimarlığım iç çocuk üstüne.
Ve sana söylüyorum; sevilecek başkası yok. Her şey senli bir anın anılarında. Varoluş, “anda” toplanmıştır. Bu anın içine sığdıramadıklarımız içimizdeki çocuğu aç bırakır.
-Yaşamak akmaktır, sulardan daha berrak, sulardan daha hızlı;ama aşklardan daha yavaş akmaktır. İnsanoğlu her şeyde çok hızlı akarken sevda yolculuğunda hep yavaş, hep yaralı, hep can acıtıcı, can alıcı , ali cenap özlemlerle gitmiştir.
-Bu yüzden aşkın Fırat’ıyım sen içimde Dicle olarak akarken. Ve hep Mezopotamya
Hayalim büyüyecektir. Hani iki ırmağın orda bir birine sarılışı gibi tek ırmak olmağa aşk kalmaktır hayalim.
-K/anıtsız sancı bıraktın. İlacı olmayan bir hastalığın hastabakıcılığını yaptırıyorsun. H/ekim ben. Yeşeren senin yokluğun.
Kırılmışlığı deste deste yapıp dest malime verme Dilnaz.
Dest-i izdivacından izlerim ve özlerim saklı.Aşkın kaçkın yolculuğunda beni çevirdi aşk ehli olmayan sevi tüccarları.
-Seni sordular. Kim bu D/ili/naz.
Sen eş ruhunun eşkıyalığını neden gönlün dağlarında yapıyorsun.
- Eşruhun ummanında olmalısın. Yunus olmalısın. İki Yunus arasında, balık olup Halık’a sığınıp beklemelisin.
Yakup’un son hırkasını giymelisin. Yakup gibi özlemler yaşamalısın.
*Her güzelin yüreğine durak yapmalısın. Çeşmelerin olmalı.
-Dilnaz’ın gözyaşları akmalı ,kana kana içmeli y/aram.
Ben ötesi ben’e taşıyor senli sevdam H.Mansur durağındayım.
“Gönlümde bütün düşünceler senin üzerine döner
Dilim başka bir şey söylemez, senin Aşkından başka.
Doğu’ya dönsem baksam, batıdan doğarsın bana.
Batıya dönsem baksam, gözlerimin önünde durursun.
Yukarıya baksam, oldugundanda daha yüksek olursun.
Aşağıya baksam, burada her şey sensin
Sen benim kalbimsin, benim vicdanim, düşüncem, ruhumsun
Nefesimin ritmiği,kalbimin düğümüsün.”
Utkularımı zincirledim uğruna.Çırpınışlarımın can dilinde sustum. Canan özün yansıdı yansık uğraklarıma. Kendimi gördüm gözlerinde. Renginin şifresini vermeye mecalim yok.
Bilumum düşlerim yürür ,sözlerim üşür, k/ayıpların ayıklanır. Seni arar sensizliğimin son aynası. Kırık bir mazinin durağını görmek için diklenir saçlarım suçlarımı örtmek adına.
- Bütün gidişlerin film karesinden son sahneler betimlenir.
-Dünlerin yari varmış ,yarınlar gelinlik halinde beklermiş maşuğu.
Kalakalış parantezini açar, “Pan” ben,Perişan sen. Ve aşk durağına kısalır yolum.Abı-aşkı çeşmemden akar gözlerinin sözleri ve kitap olur son durağın…
-Beni kendime yamalar y/aranın ar düşleri. Yakılıp kül olmadan gülüne kızıl aşk ermişi olurum Dilnaz.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.