BİZ AYRILAMAYIZ 12. BÖLÜM
Metindi; "Neredesin? Çıldırmak üzereyim. Telefona cevap vermiyorsun; ne olur beni ara."
Kapattı." Kim ki bu Metin? Zeynep niye kaçmış?" içine bir şüphe düştü. Bu genç kızın kim olduğunu daha da merak etmeye başladı."Neyse...öğreneceğim elbette" diyerek yatağına uzandı.
Doğrusu güzel bir kızdı. Ama ne kibir, ne büyüklük hiç yoktu. Çok bilgili, görgülü idi. Oturması ,yemek yemesi, konuşması...belliki iyi bir aile terbiyesi görmüş.Ali bu duygular içinde uyudu...
Uyandığında sabah olmuş; dışarıdan Emine Hanımın ayak sesini duydu.
Gülümsedi" Emine Anam kalkmış" diye içinden geçirdi.
Oda soğumuştu. Kalkıp sobaya odun doldurup yaktı. İçerisi ısınıncaya kadar yatakta bekledi. Yavaş yavaş tatlı bir sıcaklık yayılmıştı.
Telefonu görünce akşam ki mesaj geldi aklıma; kalkıp yine baktı.
Nerdesin? çıldırmak üzereyim; diyordu. Gerilere gittikçe pek çok mesajlar vardı.Ama ayak sesini duyar duymaz hemen bıraktı.
Kapısı hafif tıklayınca açtı.Kamil Bey gelmişti.
"Uyandın mı?Sobayı yakayım diye bakmıştım.Fakat sen yakmışsın."
"Evet; erken uyandım. "deyip yatağını toplamaya başladı.
Emine Hanım elinde çaydanlıkla içeri girdi." Günaydın oğul; uyandırdık mı seni? nasıl rahat uyudun mu?"
"Sağol anam; çok rahattım" diye dışarı çıktı. Elini yüzünü yıkayıp; geri geldi.
Pencereden dışarı baktı; hava açıktı." Güneş çıkacak sanırım. Ama yine çok soğuk" diye
söylendi.
Kamil Bey içeri girdi" Saat geliyor; ben biraz kahvaltı yapıp gideyim."
Emine Hanım elinde kahvaltı tepsisi ile içeri girdi.Bir taraftanda hala " Seni erkenden kaldırdık oğul"diyordu.
"Merak etme anam; bende erken kalkıyorum. Sen üzülme."
Çaylarını doldurup kahvaltı yapmaya başladılar...
"Kamil baba; Zeynep hakkında ne düşünüyorsun?" dedi sessizce .
"Bilmiyorum oğul; onu tanımak çok zor. Yalnız anlamadığım bir derdi var. Bazen hayal gibi yaşıyor. Sanki başka bir dünyanın insanı; dalıp gidiyor.Tıp bilgisi çok; ben onun kurs işine inanmıyorum."
"Bir şey diyeceğim; akşam siz yatınca onun telefonuna mesaj geldi. Açıp baktım. İyi bir şey değildi yaptığım; ama çok merak ettim.Metin diye biri...Çıldırmak üzereyim; nerdesin? Neden kaçtın? Diye yazmış."
"Ahmet te öyle dedi. Kimseye haber bırakmamış. Onlarla gelmiş. İnsan hiç tanımadığı; bir kere gördüğü insanla gitmez. Bakalım oğul; öğreniriz inşallah .Yanlız çok zengin olduğu belli;evi de ,eşyalarıda güzelmiş.Elif i hayli para karşılığında hastaneden çıkarmış.Hemde yarım saat içinde.Bol parası olmasa bunu nasıl yapar?Adamcağız nasıl ödeyeceğim diye düşünüp duruyor.Altında da son model araba Ben bu konularda fazla anlamam ama ..."
Ali şaşkın" Arabası mı var ?"
"Evet; sen bilmiyor musun? O Elif i ve Ahmet i araba ile getirmiş. Bende duydum."
"Ama arabadan haberim yoktu. Nasıl gelmiş o yolları?"
"Çok iyi araba kullanıyormuş. Elif öyle söyledi. Hiç sarsmamış."
"Hayret...? Bu kızı daha da merak etmeye başladım."
"Neyse... Bunları sonra konuşuruz; ben gidiyorum. Emine Hanım bir tepsi kahvaltı hazır etsen de yeni gelenlere veriversen.Daha yeniler;ne yiyecekler."
"Ben götürür, gelirim; anam yorulmasın." diye Emine Hanıma baktı.
"Sağol ; seni tanıdıktan sonra bir oğlum olsun çok isterdim. Ama sen ... iyi ki varsın evlat.?
Emine Hanım tepsiyi hazırlayıp verdi. "Allahaısmarladık diye dışarı çıktılar.
Kapının sesine Zeynep uyandı. Saate baktı" Oh! sekiz olmuş" dedi. Canı yataktan çıkmak istemedi. Bir gün önceyi, geceyi düşündü.
"Emine Hanımın kızını bulmalı; bulmalı ama... nasıl? Okulundan başlasa; kaydı duruyor mu? Önce onu öğrenmeli.Babasının tanıdıkları çoktu.Belki bir çözüm olabilirdi.Bu iyi insanlara yardım etmek boynumun borcu" diye sabahlığını giyip dışarı çıktı.Yüzünü yıkayıp odaya girdi.Emine Hanım pencere kenarında; elinde çayı dışarıya bakıyordu.
"Günaydın kızım kalktın mı?"
"Evet kalktım. Baba gitti mi?"
"Gitti kızım. Gel sen de kahvaltı yap."
"Ya Ali?"
" O da yeni gelenlere kahvaltı götürdü. Bana kıyamadı."
"Onu nerden tanıdınız?"
" Buraya gelince tanıdık.Bu divanda hep yattı. O bizi sevdi; bizde evlat bildik."
"Nereli ki?"
"Uzakmış; Ege gibi."
"Desene sıcak iklimin insanı da sıcak oluyor."
" Çok doğru."
"Bu gün hava açık; kar yağmayacak galiba."
" Evet ama çok soğuk."
"Bu karlar ne zaman kalkar?"
" Uzun sürer kızım. Mart sonunu bulur. Bahar zor gelir buraya."
Zeynep düşünceli "Buralarda yaşam zor olmalı.İnsanlar kış boyu nasıl geçinirler?"
" Yazın hazırladıkları ile. Şimdi artık marketler var.Önceleri bunlarda yoktu.Hepsi dışarıdan geliyordu."
Böyle sohbet ederken kapı çalındı; Ali idi gelen" Dondum" diyerek içeri girdi.
"Günaydın erkencisin."
"E biz çalışan insanlarız . Nasıl tembellik yaparız" diye Zeyneb e baktı.
"Sen niye kalktın? Yatabilirdin."
"Zaten bende hep erken kalkarım; bakma burada bir haftadır bütün düzenim bozuldu,
Her gün ayrı yerde; ayrı bir odada geçirdim. Bundan sonra artık yaşantıma bir çeki düzen veririm.Semalar nasıl; kalkmışlar mı?Nerde yattılar acaba ? Fazla eşyaları da yoktu."
"Bilmem? Ağabayi açtı kapıyı; içeri girmeden verdim."
"Sobayı yakabildiler mi ki? Ben çok üzülüyorum böyle çaresizlere. İçim daralıyor."
"Üzülmene gerek yok. Bizlere bak Yani bana; ne ev var, nede ocak."
"A şuna bak; Açıkta mı kaldın? sıcak odada yattın. Niye şikayet ediyorsun?" diye Ali ye sitemle baktı.Bir bardak çay doldurup verdi.
"İçin ısınsın."
"Sağ olasın."
Ali "Anam hiç sesin çıkmıyor ;sen nasılsın?"
"İyiyim oğlum. sizlerin sayesinde hem de çok iyiyim; şükürler olsun Rabbime."
"Bugün ne yapacaksın?"
" Evimi yerleştireyim diyorum."
"Zeynep nereye?" dedi
Ali yüzüne bakıp "Merak mı ettin?"
"Eh... birazcık... Lojman yok bildiğim kadarı ile; ama bak Sema nın iki odası var. Birinde kalırsın.Sbah kalkınca gözün gönlün açılır.Yeşil gözlü,sarışın,havalı bir hanımla yaşamak iyi olur herhalde."
Ali kahkahayı bastı "Annem gördün mü? Dün söylediklerime nasıl da inanmış."
"Olur niye olmasın.Tabi hayat bu ; arkadaşlık bu.Kızın eşyası da yokmuş.İki odayı nasıl dolduracak?Birinde sen otur.Gayet normal;şimdi büyük şehirlerde böyle oluyor."
Ali manalı bir bakışla "Sen öyle mi oturdun?" diye sordu.
"Hayır; ben yalnız oturdum. Öyle kalabalıkla yapamam.Özür dilerim burayı kastdetmedim.Ev kendimindi; yanıma arkadaş almadığımı söylemek istedim."
Emine hanım "Yooo kızım; ben seni anladım."
Ali lafı değiştirdi" Bu gün ne yapacaksın?"
"Ben bu gün ne mi yapacağım? Çamaşır yıkamam lazım. Yıkayabilir miyim Emine Anne?"
"Tabi kızım; ama makinemiz var. Koy yıkasın çamaşırlarını."
" Elde yıkayacağım makine bozuyor da...Ben bu işlerle uğraşacağım bugün."
Ali "Bana yardım edersin diye düşünmüştüm ."
"Sahi senin eşyaların nerede? Nereye yerleşeceksin?" deyince...
Emine Hanım "Kızım bizde fazla oda çok. Birinde de o kalır. Yalnız kapısı dışarı açılıyor; yan terafta küçük bir mutfak ve banyosu da var. Ali orada kalacak."
Ali minnettar" Sağ olsun anam,bak beni sokakta bırakmadı."
"Orası nedir?" diye sordu Zeynep.
"Orası eski lojmandı. Biz de burayı kendimize biraz daha büyükçe olsun diye kendime yaptık. Yani bize ait.Kalabalık misafir olunca; ya da böyle gelen orada kalıyor. Şimdi de sen oğlum.İçersi temiz; eşyası da hazır.Bir tek valizini yerleştir.Baban odunlarını da ayarlattı.Sana fazla iş yok.Yemeğini burada yersinİ çamaşırlarını makinede yıkarız."
"Sağ ol anam; zaten haftanın bir kaç günü köylerde olacağım. Diğer günler burada böyle idare edeceğiz."
AYŞE KARAN
YORUMLAR
evet değerli arkadaşım çok güzel hayranlıkla okudum hikayenizi. ikimizin hikayesinde zeynep kayıp birinci benzerlik bu ama benim hikayemdeki zeynep isimi dilberdi fakat yaşadığı olayı benim çevremde herkes bildiği için isim olarak kendi kızımın isimini kulandım.yaşadıkları çok derin acısı vardı.tekrar geriye dönüş olacaktı.olayı daha bir farklı yaklaşmak istedim.canım arkadaşım ben elimde geldiği kadar yaşanmış hikayeleri yazayım diyorum. kurgulama hoşuma gitmiyor zaten herkesin bir hikayesi var bunu cevremizdeki insanlarıdan başlarsam çok ama çok güzel şeyler yazacağımda garanti ediyorum.
sayfan binlerce selam bırakıyorum takip edeceğim artık sizi. heyecanladım konu çok güzel kaleminiz varolsun
saygılarımla
zaralıcan
AYSE 09
beni kırmadın ve sayfama geldin
seni seviyorum benim için çok değerli dost kardeşsin
sevgimlesin
AYSE 09
saygı selamlarım uzaklara
iyiki internetin acizliğine uğruyorum merakla sonunu beklediğim bir öykü bakıyorum yazmışsın iyi geliyor canım ...ilhamın kaybolmaması dileği ile sevgilerimle..
AYSE 09
sağ ol
evet devam ediyor
sevgimlesinher daim
NE KADAR HEYECANLI SANKİ FİLİM İZLEDİM MERAKLA SONUNU BEKLİYORUM BAZENDE ANNEME SORSAM SONUNU SÖYLERMİ DİYEDE KENDİMİ ALAMIYORUM :)) ÇOK GÜZELDİ YÜREĞİNE SAĞLIK HOŞ KAL ANNEM BENİM
AYSE 09
yalnız uzunca biraz ve hep heyecanlı
mavi gözyaşları
GÜZEL BİR ÇALIŞMA AYŞEM YETENEĞİNİ KUTLUYORUM.GENİŞ BİR ZAMANDA SERİNİN HEPSİNİ OKUYACAĞIM.UMARIM BUNU BİR KİTAPTA TOPLAMAYI DÜŞÜNÜYORSUN,ÇOK GÜZEL TEBRİKLER.BAŞARILAR .BİRTANEM YOLUN AÇIK OLSUN.SEVGİLER...
AYSE 09
tabiki kıtap düşünürüm inşallah bir gün olur
sevgilerimlesin
çok merak uyandırmaya başladı!!!harikaaa
kutladım yürektennnn..sevgimleeee
AYSE 09
HADİ BAKALIM DAHA NELER OLACAK
Ya çok güzell..:))
Ne sıcak bir anlatım anneciğim yaşadım inan ki...Bu arada ateşbacayı yavaştan sarmaya başşladı ne dersin..:D
AYSE 09
seni seviyorum
Öykü gitgide meraklı hale geliyor, neler olacağını kestiremiyorum.
Ellerine sağlık arkadaşım, devamını takipteyim, kolay gele, sevgimle.
AYSE 09
evet biraz farklı konu
takiptesin sağ beni mutlu ediyorsun sevgilerimle her daim