BİZ AYRILAMAYIZ 11. BÖLÜM
Yok kızım,hoş geldiniz."
"Hoş bulduk anam; bak akşama misafirler var."
"Olsun kızım; ben yemek yaptım."
Zeynep üstünü değiştirip mutfağa gitti. Ali de oradaydı." Yapacak var mı ?"diye baktı
"Kızım senin bu koliyi ortadan kaldırsak..."
"Tabi... diye koliyi açtı. İçini boşaltmaya başladı.
Ali şaşkın "Bak anam; bu kız nelerle besleniyormuş. Biz bunları rüyamızda göremeyiz." deyip Zeynep e yardım ediyordu.
Sucuklar, çikolatalar, reçeller, bazı hazır yiyecekler vardı. Koli boşalmıştı.
Mutfakta işleri bittiğinde hava kararmaya başlamış; yemekler mis gibi kokuyordu
.
Ali "Çabuk gelseler de... Bir an önce yesek. Yemekleri görünce dayanmak güç" diye şaka yapıyor.
Zeynep bir taraftan masa hazırlıyorİ bir taraftan da Ali ye laf yetiştiriyordu"Doktor da olsa erkek değil mi ? hepsi böyle sabırsız işte..Bak biz acıkıyor muyuz?Doğru değil mi Emine Anne?"
Emine kadının yüzü gülüyordu" Doğru kızım" diye Zeyneb e destek oluyordu.
Masa hazırlanmış ; görünümü çok güzeldi. Ali nin getirdiği gül ve karanfilde yerini almıştı.
Ali masayı böyle güzel görünce" Aferin kız sen bu işte de ustasın. Sahi sen kimsin?" diye takıldı.
Zeynep gülerek" Ayşe nin tabiri ile Hızır Zeynep "deyince ikisi de güldü.
Emine hanım" Hızır Zeynep mi; o da nesi?"
Ali açıklama yapmak gereğini duydu.
"Köyde yaralılara hep Zeynep bakmış; yaraları, kırıkları o sarmış.Ben kendimden geçmişim.Biraz kan kaybı,biraz korku; ne bileyim...onları görünce dalmışım işte...Yanlız ağladığımı ve Zeyneb in başıma dikiş attığını hatırlıyorum."Uyanınca onu gördüm karşımda .
İşte Ayşe de ona Hızır demiş. Çünkü Hızır gibi geldi anam."
Zeynep biraz mahçup" O kadar da değil; kızlarda canla başla çalıştı."
"Ama onların yapacağı sınırlı; oysa sen başkasın ve kendinden hiç bahsetmiyorsun."
"Anlatacak fazla bir şey yok... Gezmeyi seviyorum. Çok meraklıyım; her şeyi öğrenmek istiyorum işte... Şimdi buradayım bu kadar yeterli sanırım."
O anda cep telefonu çaldı. Metin di .Numaradan tanıdı ve kapattı.
Ali nin ve Emine Hanımın gözünden kaçmadı bu hareketi. Yüzü değişti; belli etmemek için zorda olsa gülümsedi "Sevmediğim biri; konuşmayacağım."
Tam o sırada kapı çalındı. Emine hanım kapıya gidince.
Ali" Ayıp olmadı mı ?Her kimse ise yüzüne kapattın. İki laf edebilirdin."
"Boş ver" diyerek gelenleri karşılamak için kapıya çıktı. Önde Kamil Bey; arkasında bir kız ve bir oğlan vardı. İçeri girdiler.
Önce Emine hanım" Hoş geldiniz" dedi. Sonra Zeynep ve Ali hoşladı gelenleri.
Odaya girince...Kamil Bey tanıştırdı"Bu eşim Emine;bu misafir kızımız Zeynep;bu da oğlumuz sayılır Ali.Zaten onu biliyorsunuzİ tanıştınız.Bunlar Sema Hanım ve ağabeyi Mehmet Bey."
Gelenlerle tokalaşıp tanışma faslı bitmişti.Kamil Bey masayı görünce...
" Bu ne böyle? Padişah sofrası olmuş." diye takıldı.
Ali" Baksana kızının böyle marifetleri varmış. Onun eseri"diye Zeyneb e takıldı.
Zeynep gülümsemekle yetindi.Gelenlere baktı.Kız ne yeşil gözlü; ne de öyle alımlıve güzeldi.Esmerce,siyah gözlü; ufak tefek biriydi.Ağabeyi de öyle...Kendi hallerinde birilerine benziyorlardı.
Emine Hanım" Hani kızlar?" diye doktora baktı.
"Gelecekler... Evlerine uğradılar."
Yemek kokuları mis gibi odayı doldurmuştu...
Zeynep; salataları sofraya getiriken" Bak doktor baba; bu da oğlunun marifeti. Salata yı o yaptı.Nekadar becerikli."
"Yapar benim oğlum; yapar bilirim" diye arka çıktı Kamil Bey.
İyi bir ortam vardı. Oda gibi kişilerde sıcaktı. Kısa bir süre sonra kızlarda gelmişlerdi1 Çok soğuk..." diye içeri girdiler.
Hoş geldin faslı bitince yemekler koyuldu. Sakin ama neşe vardı. Yine birbirilerine takılıyor, espriler yapıp; gülüyorlardı.
Bir ara Sema Zeynep e" Hangi okulda okudun? Neyle meşgulsun?" Böyle bir soru bekliyordu.
"Hayat okulunda okudum. Gezginciyim" diye yanıt verdi.
Sema; o ne demek?" der gibi baktı." Anlamadım?"
Kamil bey lafa karıştı.
"Zeynep Hanım da buraya yeni geldi. Henüz tam tanımadık ama; çok becerikli ve çok iyi biri bunu biliyoruz. Kendinden fazla bahsetmeyi sevmiyor. Bizde onu böyle kabul ettik. Araştırmacı biliyoruz. Neyi araştıracaksa...?"
Zeynep gülümsedi" O kadar çok şey var ki araştıracak... Yarından itibaren başlıyorum. İlk iş olarak şehre ineceğim."
Ali "Hangi yoldan?" diye sordu.
"Kaç yol var?"
"Bir tane de; o da şimdi kapalı."
"Peki Sema hanımlar nasıl geldi?"
"Bize yolu yol arabası açtı.Gelirken çok zorlandık, sıkıldık yolda kalacağız diye. Kar o kadar çok ki..."
"Bende bir yolunu bulurum elbet. Ali bey siz tasa etmeyin" diye manalı baktı
.
Ali gülümsedi" Yok canım niye tasa edeyim? Madem sizin işiniz araştırmacılık; buyurun araştırın."
Kızlar gülümsediler:
Ayşe" O her işe yarıyor. Bak Ali Bey yaranızda hiç iz kalmayacak. Zeynep olmasaydı ; o yara ile haliniz neolurdu?"
"Evet hiç düşünmek istemiyorum doğrusu. Çok çirkin biri olurdum herhalde."
"Aman oğlum; senin gönlün güzel. Yüzün de çirkin değil; yaraysa saçlarının altında kalıyor.
Sana kimse çirkin diyemez.Ama; Zeyneb in eline sağlık; çok güzel dikiş atmış" diye Emine Hanım Zeyneb e baktı.
Yemek neşe içinde geçmiş; herkes mutluydu.Kızlar sofrayı toplayıp bulaşıkları yıkadı.Zeynep kahve ile içeri girdiğinde doktorlar koyu bir sohbete dalmışlardı.
Sema soruyor; Kamil bey cevap veriyordu. Köy hakkında, köylü hakkında, eşya nereden alabilir? öğrenmek istiyordu.
" Fazla eşya getirmedim. Çok şeye ihtiyacım var" dedi.
"Onlar kolay işler; bulunur" sohbet uzayıp gitti.,
Saat ilerlemişti misafirler" Yorgunuz" diye kalktılar.
"İyi geceler" dilenip, uğurladılar.
Ali "Emine Anne ben nerde yatacağım? Zeynep nerde yatıyor ?diye seslendi." Bu gece buralıyım."
Emine Hanım "Biliyor musun; ben yeminimi bozdum oğlum. Zeynep e Yıldız ın odasını verdim" deyince...
Ali şaşkın" Gerçekten mi anam?" diye baktı.
"Evet oğlum; o bana ilaç gibi geldi."
Ali ne diyeceğini bilemedi "Çok iyi anam; iyileştin" diye sarıldı kadına.
"Evet oğlum artık yas bitti. Zincirleri kırdım. Aşk bu mudur ki..Zeyneb i çok sevdim." Gözleri yaşlı idi. Onlar böyle konuşurken Kamil Beyle Zeynep içeri girmişti.
"Neler oluyor?" diye Zeynep yüzlerine baktı.
Emine Hanım "Odayı Ali ye söyledim" diye yanıtladı.
"Evet oğul Zeynep gerçekten bize ilaç gibi geldi. Bu gece ilk defa Yıldız ın sevdiği çorbayı yaptın ve sen geri döndün. Emine m geri döndün" diye göz yaşlarını tutamadı Kamil bey karısına sarıldı. İkisi de ağlıyordu...
Ali ve Zeynep bir şey demeden ağlaşan bu iki insana baktılar.
Kamil Bey" Çocuklar kusura bakmayın bu halimize; sevinçten ağlıyoruz. İki yıldır Emine ilk defa bu gece gönülden yemek yaptı ve gönülden yaşadı."
"Evet doğru.Kamil Bey...çok doğru.yaşadığımı anladım."
Zeynep e döndü "Sağ ol kızım. Senin sayende ben hayat buldum."
Zeynep kalkıp kadına sarılıp; yanaklarından öptü. Yaşlı gözlerl kadına baktı; mavi gözleri gülüyordu.
" Eğer bir şeylere sebep oldumsa ,sizi mutlu edebildimse; bende çok mutlu olurum. Biraz daha sohbet ettiler .
Kamil Doktor "Çocuklar ben yatıyorum. Mutluluk beni yordu. Size iyi geceler" diye çıktı.
Zeynep te izin isteyip odasına gitti.Telefonunu unutmuştu.Ali götürmek için eline aldı.
Emine Hanım" Çok zamandır orada duruyordu."
Tam o sırada" biiibbb" sesi ; mesaj gelmişti.
Ali Emine Hanıma çaktırmadan baktı. Metin di:
Nerdesin? Çıldırmak üzereyim. Niçin kaçtın? Beni ara... diyordu.
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK
YORUMLAR
evlat acısı, özlem, sevgi ,anlayış, yardımlaşma herşey var bu güzel yazıda annem sabah sabah ağladım çok duygulandım kutladım emeğini sevgiler
AYSE 09
üzüldüm ağlamana
belki bende yazarken ağlamışımdır
ve kızmışımdır kendime yazdığın yazıya ağlıyorsun diye
sevgimlesin her daim bitanem
Sevgi ve saygıya dayalı iletişim vardı yazınızda. Kelimenin tam anlamıyla erdem denir bunun adına.Mutluluk vardı, misafirperverlik vardı yazınızda. Hazanı kovan, baharda gül koklayan gönülleri gördüm. Kışları yaz yapan hünerin cana deva şerbetini gördüm yazınızda...Ah,sadece o Metin! Ak renge kara diyen, hak etmeyen bir kalbi üzenlerden galiba! Israrla aradığına göre biraz pişmanlığa sebepleri olsa gerek!
Bütün kalbimle kutluyorum Ayşe hanım. Gönül dolusu selam ve saygılarımla...
AYSE 09
bu güzel iltifata
evet metin var bakalım
neler olacak saygılar benden
AYSE 09
uzunca biraz
çok teşekkür ederim sağ olun
Ooo final süpermiş..:))
Ali ve diğerlerinin gönlüne girdi Zeyneh..Bakalım bundan sonrasında neler olacak:)
Metin gelecek mi?
Zeynep şehre yalnız mı gidecek?
Blaa blaaa balaaa:)
Öpüyorum gül kokulu göynünden annem hemde koccccaaaman:)
AYSE 09
beğendiğine çok sevindim bitanem
sevgilerimle her daim
Bazen hüzün olsa da hep mutluluk ve huzur var bu öyküde.Mutlu olmak insanların ellerinde ve bunu çok güzel yansıtıyorlar. Okurkan huzur veren bir öykü. Özlediğimiz samimiyeti,dostluğu, karşılıksız arkadaşlığı ve insanların doğallığını görmek çok güzel.
Yüreğine sağlık.Sevgiler
AYSE 09
saygılarımşla her daim
bende aranızda çok mutluyum canım
başladımmı bitiririm kaçırdığım bölümleri....tekrar okurum....yazıdanda anlaşılıyor...ilk bölümüyle şu anki bölüm arasında o kadar çok mesafeler katettinizki...tebrik ediyor devamını bekliyorum....saygılar
AYSE 09
bana güç veriyorsunuz saygılarımla her daim
Sabah sabah güzel bir yazı okuttun bize. Dediğim gibi hep iyimser bir hava var satırlarında. İnsanlar ne kadar üzülürse üzülsün sonunda gülüyorlar. Emine Hanım gibi...
Umarım bu pozitiflik seni okudukça bana da geçer:)
Sevgiler anne yüreğine...
AYSE 09
sizi seviyorum
Zeynebin karşısına kalbi güzel insanlar çıkmış.Günümüzde ard niyetsiz iyilik yapan bulmak oldukça güçleşti.
Ne sıkıntısı var ki Zeynep aileyi evini, okulunu bırakıp kaçmış uzak illere, ileriki bölümlerde öğreniriz inşallah.
Ellerine, gönlüne sağlık arkadaşım, çok zevkle okuyorum, selam, sevgi, dua ile...
AYSE 09
sevgilerimle sizleri çok seviyorum
saygımlasın
AYSE 09
sayılmayacak kadar az
sevgilerimlesiniz her daim
bende sizlerin arasında mutlu oluyorum
Mutluluk beni yordu. Size iyi geceler, bu ayrıntıyı yakaladım yazının sonuna doğru. Yorgunlukların hep mutluluktan olmasını dilediğimden galiba,
bu güzel seri yazıyı tebrik ediyorum ve devamında başarılar diliyorum
sevgilerimle
AYSE 09
sevgilerimle her daim
bana güç veriyorsunuz seni seviyorum
Öykünü okurken çocukluğum aklıma geldiablacığım. O zamanlar babam daha bisiklet almamıştı ve yan dairemize ilçeye yeni tayin olan vergi dairesi müdüleri geldi. Kapının girişinde bir bisiklet duruyor fakat kimse binmiyordu. Meğer evlatları veafat etmiş, hatıra diye saklıyorlarmış ve kimseye dokundurmuyorlardı. Ama beni sevmişler,birgün beni çağırdı müdür amcam "bisikleti istediğin zaman alıp, binebilirsin" demişti. Dünyalar benim olmuştu, tabi o zaman evlat acısı nedir bilmiyordum, yıllar sonra öğrendim. Vefat ettilerse ruhları şad olsun.
Emine anne de evladının odasını verdi, ne güzel.
Ablacığım beğenerek okudum. Sevgilerimi gönderiyorum ablam
AYSE 09
sevgilerimlesin
sizin varlığınız beni mutlu ediyor