- 1042 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
üstüne aşk giydirilmiş insanımsı düş'ünceler
Vuslat’ın ’ biraz daha ayrılık alırmıydınız efendim ’ demesiyle silkindim ve daldığım hayalden çıkıp atladım dünyaya gitmekte olan beşer-i mahlukat trenine...
Ah evet, biraz demli olsun lütfen, açık olunca tadını alamıyorum ayrılıkların... Nerede , nasıl ne şekilde karşılaşacağınızı bilemediğiniz bir insanın hayatınıza bodoslama dalmasıyla başlar genelde bu işler ve adına masal dersiniz... pembe bulutların üstünde uçtuğunuzu sanırsınız onunla birlikteyken, derken bir iğnenin dokunmasıyla pembe dünyanızdan düşersiniz çalılıklar üstüne, ayağınıza batan dikenlerin acısını bile ona yorarsınız, ne güzel bir acın var, ne güzel can veriyor ömrüm seninleyken, lütfen birazda sol yanıma doğru yanaşırmısın,birazdaha, az daha... tamam öyle kal lütfen, kalbimin o köşesi sana pek bi yakıştı, senide orada ölümsüzleştirmek istiyorum izin verirsen... Derken bir gürültü bir şamata, dersiniz kıyamet kopuyor...
hayır hayır , o gidiyor o...
Ne heveslerle, ne duygularla, ne umutlarla başlanmışdır genelde, çetelesini daha yeni tutmaya başlamışsınızdır,senlik ve benliğin olmadığı bizlik günlerinin halbuki, en yakın dostlarınızın tessellileri bile size düşman kesilir,dersiniz hayır gitmedi o, gelecek, biraz zaman versin kendine, belki yeni bir dünya kurmaya çalışacak ama benim pembe dünyamdan daha güzel bir yeri olmadığını anlayınca gelecek... başlarsınız gün saymaya...
kendinizi alıp karşınıza gelecek gelmeyecek diye canfalı tutarsınız yüreğinizle, telefonunuzla yeni bir ilişki içine girersiniz farkında olmadan , her mesajda, her telefonda o diyerek atlarsınız denize balıklama atlar gibi. Gitmiştir bir kere...
Derken kendinizi haftalar sonra yine aynı bahçede Vuslat’ın elinden demli bir ayrılık içerken bulursunuz..
Ömrünüzün geçip gittiğinin farkında bile olmadan tüketirsiniz hayatınızı bir ayrılık bir barışık dünyasında...
iş işten geçmiş olsa bile asıl dünyanızın neresi olduğunu anlarsınız...
..Ve geçte olsa farkına varır insan,
içindeki kalabalıkları tenhalaştıranların,
aslında bir bitiş değil ,bir başlangıç olduğunun...
derken, gece bile kıskanır içindeki karanlıkların aydınlığa dönüşünü,
yeşeriverir en güzel düşleri aklının, bahar verir kalpler..
Gökhan Yalçın