- 864 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
Kitaplarım üşümüş anne
‘’Zaman önde mi, Arkada mı, Yoksa yanda mı gider ? ’’ Diye sordu adam.
Bekiro güldü: ‘’Bu soruyu ancak deliler sorar !’’ dedi.
Ben zaten deliyim !’’ Dedi adam.
Bir gülme de adam patlattı.
Bekiro: ‘’Zaman diye bir şey yoktur aslında.‘’ Deyince; adam da:
‘’Ya dün, bugün, yarın ne demeli ‘’ dedi.’’
Bu arada bir kenarda olanları izleyen kitapçı:
‘’Sana bir saat alalım, Bekiro.’’ dedi.
Ve adama dönerek ‘’Bekiro kitap yazıyor.‘’ deyince, adam daha ne tür diye sormaya cesaret edemeden, Bekiro ilk soruyu kesin bir cevapla savuşturdu:
‘’Saatle işim olmaz.’’
Belli ki, Bekiro zaman kavramına inanmayanlardı. Zihin zamanını sıfırlamış her şey ona zamandan münezzeh geliyordu. Bu arada gümüş tabakasını çıkarıp kırma tütünü sarmaya uğraşıyordu ki kitapçı:
‘’Getir ben sarayım.’’ Deyip iki tane sigara sardı Birini Bekiro’ya uzatıp, diğerini kendisi yaktı.
Bekiro, zamanın içine dumanı keyifle üfürdü.
yahya incik/şubat hikâyeleri
YORUMLAR
Tam da saatlerin 1 saat ileri alındığı günde çok güzel bir yazıydı değerli yazarım. İster ileri alsınlar, ister geri zamanla işimiz olmaz, önemli olan o zamanı güzel deyerlendirmek ve bu hayata veda ederken ha üç gün önce, ha beş gün sonra "ben yaşayacağımı yaşadım diyebilmek" Şimdi herkes biraz daha fazla yaşamak ister diyenler olabilir, elbette istenir ama dolu dolu yaşayamadıktan sonra, yaşatamadıktan sonra ne fayda.
Kutluyorum kıssadan hisseydi güzel yazınız, selam ve sevgilerimle.