- 3181 Okunma
- 34 Yorum
- 0 Beğeni
BİR DELİNİN İKİNCİ MEKTUBU
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Mermere sıkışmış bir melek gördüm ve onu özgürlüğüne kavuştuncaya dek mermeri oydum -Mikelanjelo
Canım Orson’um,
Kendimden korkayım mı yoksa kendimi seveyim mi bir türlü karar veremedim. Ne zaman Tanrı’ya içten yakarsam dualarımı hep kabul ediyor. Canım yanmaya görsün, bir bakıyorum canımı yakanlar ya sokakta seksek oynarken ayak bileklerini incitmişler, ya da toplum içinde istem dışı gülme krizine girip küçük düşmüşler.
Yoksa Tanrı’m beni çok mu seviyor Orson’um, ne dersin? Umarım öyledir çünkü O’nunla aramı iyi tutmaya çalışıyorum. İlk mektubumda da bahsettiğim gibi; yüzün zihnimde bir oluşsun, alacağım elime en canlı tonlarda yağlı boyaları ve şeffaf tuvali; önce resmini çizeceğim, sonra yüce Tanrı’nın huzuruna çıkıp, seni ete kemiğe dönüştürmesi için yalvaracağım.
Ah Orson’um! Bugünlerde yine sağanak halinde soğuk özlem yağmurları yağıyor üzerime. Güz mevsimim bitti halbuki. Sıcacık karların yağmasına, beyazda kaybolmaya bu kadar ihtiyacım varken ve tam da mevsimi geldi diye sevinirken, yağmurlarda ıslanıyor düşüncelerim. Hayır, hayır! Ben daha geçen hafta yağan kardan, şu an ki bahar havasından bahsetmiyorum. Ben içimdeki mevsimleri anlatıyorum sana. Ne zaman karlarım yağacak da, sonrasında o çok sevdiğim bahar mevsimim gelecek Orson? Belki de sana kavuştuğum vakit duyacağım çiçeklerin kokusunu teninde.
Bu mektubum bir iç döküş. Gülmekle ağlamak arası bu buhranlı hallerimde en yakın arkadaşlarım kağıt mendiller bu ara. Hem mutluyum hem kederli. Aslında tam bana göre bir ruh halli biliyor musun? Tek düzeliği sevmiyorum işte. Dengesizliğimin dengesinde yaşamak hoşuma gidiyor.
Bir ara gerçekten delirdiğimi sandım. Gülme Eros aşkına! Gülme! Biliyorum sen deliliği bir mertebe sayarsın ve benim o mertebeye asla ulaşamayacağımı söylersin. Halbuki ben deliliği bir tercih olarak görüyorum. Sana ulaşmak için deliliğe giden yolda, ilk birkaç adımı kendi tercihimle attım. Hele uzun yolum bir bitsin, göreceksin bendeki değişikliği! Yine o zaman, tüm deliler görecek kaybedeceğim aklımın yerindeki mertebenin en şahını!
Kaç zamandır içimde bir muziplik var, kanım kaynıyor. İskambil kağıtlarıyla oynarken bile en çok jokerle iyi geçiniyorum bu aralar. Ah sorma! O kadar eğleniyoruz ki beraber. Bazen haddini aştığını fark ediyorum. Sanırım benden hoşlanıyor. Açıkçası bu cüretli flörtleri hoşuma gitmiyor değil. Ne bileyim; sen hâlâ çok uzaksın bana. Hem daha seninle ilgili ne bir bakış ne bir gülümseyiş canlandı zihnimde.
Bak yine neşelendim!. Özlem bulutları kalktı sanki, güneşim açacak. Sanırım sana yazıyorum diye
iyi davranıyor bana güneş. Evet, evet, sebebi bu! Sana yazınca varlığını hissediyorum. Dur! Hazır neşem yerine gelmişken kemanımı alayım elime de, senin için henüz bestelenmemiş şarkımı çalayım……………………………………………Duyuyor musun ezgide ki tutkuyu Orson’cuğum? Tralalalaaaa!
Biraz daha keman çalıp, sonra jokeri çağıracağım. Bana önemli bir şey söyleyecekmiş. Çok mutluyum çok! Ama aynı zamanda seni özlediğim için hüzünlüyüm. Ne giysem acaba? Kırmızı elbisemi mi? Yok, o olmaz çünkü keyfim kaçık. En iyisi yeşil bir elbise giymek. Tamam, tamam ! Bal rengi elbisemi giyeceğim. Mutluluktan uçuyorum!
Seviyorum seni, seviyorum güneşimi, ayımı, karla yağan beyazı, beklediğim baharı.
Seviyorum şu an içimde hissettiğim mutluluğu ve ağlıyorum canımı yakan özlemlerime.
İmza:
Delin
BANU ULUDAĞ
Yazıma değer verip güne seçen değerli kurul üyelerine, yazımı okuyan, beğenen, yorumlayan herkese ve güne gelmesinde katkıda bulunan tüm Edebiyat Defteri sevenlerine teşekkür ederim.
Ve özellikle en büyük teşekkürüm sevgili ORSON’a :)
YORUMLAR
bu harika yazıyı kaçırmışım...banu kardeşim....en son deniz ada şiirinle sayfalarda buluşmuştuk...şubat 27 sinde eşimin rahatsızlığı için nete pek girememiştim...o güne denk gelmiş.... inan çok üzüldüm ben kendimi bağışlatırım...saygılarım sana ve değerli komutanımadır
BANU ULUDAĞ
Eşinize geçmiş olsun dileklerimi iletin lütfen. Saygımla
Bu mektubum bir iç döküş. Gülmekle ağlamak arası bu buhranlı hallerimde en yakın arkadaşlarım kağıt mendiller bu ara. Hem mutluyum hem kederli. Aslında tam bana göre bir ruh halli biliyor musun? Tek düzeliği sevmiyorum işte. Dengesizliğimin dengesinde yaşamak hoşuma gidiyor.
Her satırı çok güzel biliyorum insan ayrım yapamaz yazdıkları arasında ama en çok da bu satırlarda kendimi gördüm. Yazılarınızı büyük bir hazla okuyorum yüreğinizin sesi hep var olsun, sevgi ve saygıyla...
Bu deli güzel yaziyor güzel b/akiyor yüregine sevdiginin
her yagmurda üsüdügümde bu deliyi buluyorum yüregimde
iyi var
iyi var dedigim delisin desem..
desem ile anlatir miyim bilmiyorum.
Mektup hep yaz olur mu, sen yazdikca yerine ulacaktr haber.
sevgim ve cokca tebrigimle sevgili Banu
deli dedim ama affet,
keske her deli senin gibi yazsa belki insanlik nasiplenirdi duygu denilen bilinmeze dagilan anlamdan.
Kutluyorum güne düşen yazını dost...
Sen bana müjde misin umut musun sevgili
Kim demiş geçti mevsim ufukta göründü kar
Bu kaçıncı bahar sakın sorma sevgilim
Benim yorgun gönlümde aşkının telaşı var
BAHAR GELDİĞİNDE Mİ BEN BÖYLE OLURUM
YOKSA BEN ÖYLE OLDUĞUMDA MI GELİR BAHAR
Sevgili Candanın bu parçasını okurken yazını açtım nasıl örtüştü anlatamam.Bitanem orsonlu baharların bir ömür gönlünde yer etmesi tek dileğimdir.
Her zaman ki gibi muhteşemdi .Tüm içtenliğimle kutlarım gönül emeğini.
Her dem edebi kişiliğine ve nazenin yüreğine saygı yüklü sevgilerimle.
Şükran AY tarafından 3/27/2011 12:47:37 PM zamanında düzenlenmiştir.
Yazıma değer verip güne seçen değerli kurul üyelerine,
yazımı okuyan, beğenen, yorumlayan herkese ve
güne gelmesinde katkıda bulunan tüm Edebiyat Defteri sevenlerine teşekkür ederim.
Ve özellikle en büyük teşekkürüm sevgili ORSON'a :)
BANU ULUDAĞ tarafından 3/27/2011 12:30:26 AM zamanında düzenlenmiştir.
emine erdem
Seviyorum şu an içimde hissettiğim mutluluğu ve ağlıyorum canımı yakan özlemlerime.
Çok güzeldi kutlarım . İnsan her olumsuzlukta bile bir mutlu luk çıkarmalı ki yürekler hep acıya gark olmasın..
Bende severim, güneşi, ayı, baharı, yazı , son bahar hüzün ayıdır yüreğimi acıtır,
Kış yüreğimi ürpertir. kışın başlangıcı ölüm. Sonu diriliş olsada yinede ürperirim adı gibi soğuktur bana..
Kışta hem ölüm vardır, hemde dirilişe gebelik vardır. Ama ben yinede kışı pek sevmem,
Bence her insanda bira delilik vardır diye düşünmüşümdür..Güzel bir çalışma olmuş kutlarım sizi.. Sevgiler Selamlar..
Yazıya yorum yazdım bir türlü gönderemedim bende buraya yazdım hoşca kalım..
emine erdem
Seviyorum şu an içimde hissettiğim mutluluğu ve ağlıyorum canımı yakan özlemlerime.
Çok güzeldi kutlarım . İnsan her olumsuzlukta bile bir mutlu luk çıkarmalı ki yürekler hep acıya gark olmasın..
Bende severim, güneşi, ayı, baharı, yazı , son bahar hüzün ayıdır yüreğimi acıtır,
Kış yüreğimi ürpertir. kışın başlangıcı ölüm. Sonu diriliş olsada yinede ürperirim adı gibi soğuktur bana..
Kışta hem ölüm vardır, hemde dirilişe gebelik vardır. Ama ben yinede kışı pek sevmem,
Bence her insanda bira delilik vardır diye düşünmüşümdür..Güzel bir çalışma olmuş kutlarım sizi.. Sevgiler Selamlar..
ıstanbul yorgunuyum bu gün sevgili Banu...
Üsküdar deniz çamlıca sevdası derken iyiden bahar tokatını yedi suretimiz...yordu yüreğimizi ıstanbul...birde üstüne bu derin yazı...
güzeldi(: sevgilerimle dua üzre kal...
BANU ULUDAĞ
dalga sesleriyle martı seslerinin büyüsü de dinlendiremedi ruhumuzu
sevgimle
tolstoy diyorki: nasıl kafa sayısı kadar düşünce çeşidi varsa....kalp sayısı kadarda sevgi çeşidi vardır....sevgi her kalemde değişik belirlenir değişik anlam kazanır.uludağ kardeşimde sevgiyi ....uludağ gibi azametli nakşetmiş...saygılar
BANU ULUDAĞ
sevgi ve saygılarımla
Hayali bir kahramana yazılan mektup. İnsan hayal gücünü kullanabiliyorsa, yarınlara dair umutlu demektir.
Deli de olsa, umutlu...Yüreği sevgi dolu.
Onlar ne düşünür, hangi ruh halindelerdir? Bilemiyorum.
Ya da hepimizde birazcık delilik yok mu? Ya da ben de :)))
Bazen evde kendi kendime konuşurum. Sanki karşımda oğlum varmış gibi.
Rahatlarım ama...Ben de deli miyim?:)))
Sevgili Banucuğum, yazını keyifle okudum canım. Kalemine, yüreğine sağlık.
Bandırma dan kucak dolusu sevgiler.
BANU ULUDAĞ
hepimizin içinde vardır mutlaka bir delilik...hayatı kolaylaştırır, orası kesin:)
Sevgi ve saygılarımla Sevgi Hanım..
Ankara'dan kucak "delisi" sevgilerimi yolluyorum size:)
Banu'cuğum yürek kalemin ne kadar dolu. Akmalı satırlara çünkü yazdıklarını okumak hayat veriyor. Bir solukta okudum ve çok beğendim. Tebrik ederim. Sevgilerimle..
BANU ULUDAĞ
Sık sık yazmalısın mektuplarını Banu. Bu kadar ara verme.
Bu arada bir kadının içindeki duygusallığın mektuplarını görebilmek iyi geldi. Ümit Meriç'in mektuplarını hatırlatıyor. Bir seri halinde sürebilir bi müddet daha. Hep merak ederim, bu hassas, duygusal mektupların cevaplarını.
BANU ULUDAĞ
Teşekkürler
"...yüzün zihnimde bir oluşsun, alacağım elime en canlı tonlarda yağlı boyaları ve şeffaf tuvali; önce resmini çizeceğim, sonra yüce Tanrı’nın huzuruna çıkıp, seni ete kemiğe dönüştürmesi için yalvaracağım."
Bütünüyle farklı ve mükemmel...Severim mektupları. Kim kime yazmış olursa olsun. Hele edebi mektupları...Severek okudum. Daha bugünün hiç bir yazısını okumadan bu mektubu favorilerimin başına koydum.
BANU ULUDAĞ
Sevgilerimle